Mağusa’da, Glapsides Plajı ile Silver Beach isimli plaj arasındaki 3 kilometrelik sahil şeridinin, asker tarafından Anayasaya aykırı şekilde “askeri bölge” ilan edilip sivillerin geçişine kapatılması, kamuoyunda büyük tepki topladı.

Bu kapsamda Mağusa İnisiyatifi, sahil şeridinin tekrardan kamusal bir alana dönmesi adına tüm örgütlere ortak çağrısında bulundu.

Açıklama şöyle:

Kuzey Kıbrıs anayasası sahillere erişimin anayasal bir hak olduğunu ifade eder. Buna rağmen Kuzey Kıbrıs’taki sahillerin bir kısmı ya özelleştirilmiş yada kalıcı müdahaleler ile erişilemez duruma getirilmiştir.

Mağusa’da ise durum adanın kıyaya erişimi olan tüm bölgelerinden çok daha kötüdür. Kilometrelerce sahil kesimi askeri varlıkların işgali altındadır. Çoğu bölgede plajlara özgürce erişim mümkün değildir. Bunun bir sonucu olarak da Mağusa kenti sırtını denize dönmüş durumdadır.

Asker tarafından işgal edilmiş alanların sosyal ve ekonomik kalkınmaya engellenmiş olması yetmezmiş gibi bu yıl Glapsides Plajı'nın bir bölümü askeri otoriteler tarafından haksız yere işgal edilmiştir. Böylelikle Mağusa’da halkın kıyıya erişebileceği bölgede hareket özgürlüğü kısıtlanmıştır.

Glapsides plajı, Mağusalıların doğal mirası, adayla kurdukları ve değer verdikleri bir sahildir.

Yaşanan bu duruma Mağusa İnisiyatifi olarak sesimizi yükseltiyoruz.

Ortaya çıkan durum kent sakinlerinin ve tüm yurttaşların haklarının görmezden gelindiği bir durum yaratmaktadır.

Biz, askeri otoritelerin gerçekleştirdiği bu eylemi kabul etmeyeceğimizi belirtmek isteriz. Aynı şekilde bu konuda yetkili olan yerel ve merkezi otoriteleri bir an önce hareket etmeye çağırırız.

Glapsides plajı, Mağusalıların deniz ile bağının bir sembolü ve herkesin eşit şekilde erişim hakkı olduğu bir kamusal alan olmalıdır. Buna rağmen, askeri otoritelerin bu alana müdahalesi, halkın haklarını gasp ettiği anlamına gelmekte ve adaletin temel ilkelerini çiğnemektedir.

Ayrıca, Mağusa İnisiyatifi olarak Halk plajlarının olduğu yerin hangi saikle Askeri Bölge ilan edildiğini anlamakta zorluk çekiyoruz. Halkın sahip olduğu plajlarda  askerin hangi güvenlik sorununa çare olarak oraya konuşlandırdığını soruyoruz.

Cevapsız soruları görmezden gelenlere rağmen bu duruma sessiz kalmayacağız.

Mağusa İnisiyatifi olarak, Glapsides Plajı'nın asker tarafından işgal edilmiş bölümünün sivil halka iadesi için tüm gücümüzle çalışacağımızı belirtmek isteriz. Ancak bunu tek başımıza başaramayız.

Bu nedenle, adada konu ile duyarlı tüm sivil toplum örgütlerini, söz konusu hak arayışında bize katılmaya davet ediyoruz.

Ancak, birleşik bir sesle, halkın haklarını savunabilir Glapsides Plajı'nda gasp edilen bölgenin halka geri verilmesini sağlayabiliriz.

Bu, yalnızca bir plajın özgürlüğü için değil, aynı zamanda ortak değerlerimize sahip çıkmak için yapılmış bir harekete geçme çağrıdır.

Ne olmuştu?

Mağusa’da, Glapsides Plajı ile Silver Beach isimli plaj arasındaki sahil şeridi, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) bağlı Kıbrıs Türk Barış Komutanlığı (KTBK) tarafından askeri bölge ilan edildi; kumsaldaki 3 kilometrelik alan, “ATV’lerin askeri personele zarar verebileceği” gerekçesiyle sivil kullanıma kapatıldı.

Söz konusu 3 kilometrelik alan içinde bulunan ve önceleri “TSK Eğitim Vakfı’na bağlı Erkek Öğrenci Yurdu” olarak kullanılan binayı, “ordu evi ve sosyal tesise” çevirme kararı alan askerin, denizi ise tesisi kullanacak askeri personele özel bir plaja çevirme kararı aldığı ifade ediliyor.

Konuyla ilgili YENİDÜZEN’e konuşan Mağusa Kaymakamı Özden Keser, yetkili komutanla konuyu görüştüğünü ve “sahil şeridinden geçen ATV’lerin, plajı kullanan askeri personelin güvenliğini tehlikeye sokabileceği” gerekçesiyle bölgenin, “sadece ATV’lere kapatıldığı” bilgisini aldığını söyledi.

Ancak bölgeye giden YENİDÜZEN muhabiri, sahil şeridinin her iki taraftan da, “Maraş’a girişi Palm Beach bölgesi itibariyle engelleyen dikenli telleri andıran tellerle” sivillerin kullanımına kapatıldığını, her iki yana da nöbet kulübesi yerleştirildiğini ve sivillerin girişine izin verilmediğini gözlemledi.

2020 yılında, ‘vatandaşların sahillere girişi engelleniyor’ diyerek, özel plaj işletmelerine karşı mücadele başlatan ve denize ulaşımın ücretsiz hale getirilmesine ilişkin mücadelede büyük bir rol üstlenen avukatlardan Ahmet Said Sayın, dikenli tellerle halkın girişi engellenen sahil şeridine ilişkin “Bakanlar Kurulu kararı yoksa, Anayasa’ya aykırıdır” yorumunu yaptı.