1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Mağusa Kaleiçi’ni yaşatmalıyız”
“Mağusa Kaleiçi’ni yaşatmalıyız”

“Mağusa Kaleiçi’ni yaşatmalıyız”

Mağusa Kaleiçi’nde yeni girişimde bulunan işletmeciler, bölgenin gerek tarihi gerekse otantik havasıyla güzelliğine vurgu yaptı, “Kaleiçi’ni unutturmamalıyız” mesajı verdi.

A+A-

Dila ŞİMŞEK
Mağusa Kaleiçi’ne yatırım ve gençlerin ilgisi artıyor. Kaleiçi’ne yeni mekan açan işletmeciler, duydukları memnuniyeti dile getirerek, “Kaleiçi, ruhu olan, tarih kokan, turistin ve yerli halkın harmanlandığı bir bölge” diye konuştu.

İşletmeciler, Mağusa’nın kalbi olan Kaleiçi’nde çok güzel bir ortam yaratıldığını belirterek, bölgeye olan talebin yoğun olduğunu söyledi.

Girişimciler, bölgenin unutulmaması gerektiğini vurgulayarak, herkes tarafından sahip çıkılmasına işaret etti. İşletme sahipleri, “Kaleiçi son zamanlarda tekrar sahiplenilmeye başlandı… İnsanlarımızın burayı unutturmaması, yaşatması gerekiyor. Kaleiçi tarih kokan, herkesin anısının olduğu bir bölge ve burayı korumak bizlerin görevidir aslında” şeklinde görüş belirtti.

İşletmeciler, öğrenciden turiste, yerli halktan göçmene herkesin Kaleiçi’ni severek gezdiğini ve bölgenin canlandığını aktardı, “Kaleiçi Mağusa’nın kalbiyken, senelerce ‘hayalet şehir’ hale gelmişti. Ancak artık buraya olan yatırımlar artıyor ve Kaleiçi sadece turistin ziyaret ettiği bir yerden ziyade, turistinden yerli halkına, öğrencisine herkesin geldiği ve sevdiği bir yere dönüştü” diye konuştu.

Lefkoşa Surlaiçinin gelişiminin kendilerine olumlu bir örnek olduğunu kaydeden işletmeciler, ülkenin tarih kokan, otantik ve değerli bölgelerinin korunması gerektiğini savundu.

İşletmeciler, “Bugün Mağusa’nın en işlek bölgesi olarak Salamis Yolu görünüyor ama biz ses, görüntü kirliliğinden ve hayatın yoğunluğundan uzak, sakin ve otantik bir yerde olmayı istedik” dedi.


İşletmeciler ne dedi?

Ravelin Gate’in işletmecisi Ayşe Elibol:  “Kaleiçi tarihi bir yer ve insanlarımızın burayı unutturmaması, yaşatması gerekiyor”

“Ben Kaleiçinde daha önceden bir acente işletiyordum. Ancak artık buna talep olmadığı için, değişim yapma kararı aldım. Restorancılık zaten sevdiğim ve hayalim olan bir meslekti ve böyle bir girişimde bulundum. İnsanlardan çok iyi talep ve ilgi görmeye başladım. Müşteri profilim hem turistler hem de yerli halktan oluşuyor. Kaleiçi son zamanlarda tekrar sahiplenilmeye başlandı. Ben mekanımı burada açtığım için çok mutluyum. Kaleiçi tarihi bir yer ve insanlarımızın burayı unutturmaması, yaşatması gerekiyor. Kaleiçi tarih kokan, herkesin anısının olduğu bir bölge ve burayı korumak bizlerin görevidir aslında.”

Tatlı Hayat’ın işletmecisi Fatime Dinç:  “Mağusalılar için, Kaleiçi’nin yeri bir başkadır, herkesin mutlaka burada anısı vardır”

“Ben eşimle birlikte dokuz senedir pastane işletiyorum. Kaleiçine mekanımızı yaklaşık iki hafta önce açtık. Öncesinde, Gülseren bölgesinde aynı isimle bir dükkanımız vardı. Müşterilerimiz bize hep, ‘Biz sizin pastalarınızı çok seviyoruz ama hep alıp eve götürüyoruz. Keşke burada oturup, kahve içerek bir dilim pasta yesek’ diye bir talebi vardı. Ama o dükkanımız bunun için uygun değildi ve bölge de pek güzel değildi. Biz müşterilerimize peki yeni mekanı nereye açsak dediğimizde neredeyse herkes Kaleiçi dedi. Mağusalılar için, Kaleiçinin yeri bir başkadır, herkesin mutlaka burada anısı vardır. Biz de onların tavsiyesine uyarak mekanımızı buraya taşındık ve iyiki de böyle bir karar almışız çünkü çok güzel tepkiler ve yoğun bir talep aldık. Kaleiçi Mağusa’nın kalbiyken, senelerce ‘hayalet şehir’ hale gelmişti. Ancak artık buraya olan yatırımlar artıyor ve Kaleiçi sadece turistin ziyaret ettiği bir yerden ziyade, turistinden yerli halkına, öğrencisine herkesin geldiği ve sevdiği bir yere dönüştü.”

Tatlı Hayat’ın işletmecisi Nazim Dinç: “Kaleiçi ruhu olan bir yer ve insanlar buraya çok değer veriyor”

“Eşimle birlikte müşterilerimizin de tavsiyesiyle buraya taşınmaya karar verdik ve çok güzel geri dönüşler aldık. Gencinden orta yaşlısına, herkesin sevdiği bir yer burası. Biz duyuru ve açılış yapmamamıza rağmen, çok güzel bir talep gördük. Burası, yıllardır yaşanmış, ruhu olan bir yer ve insanlar buraya çok değer veriyor. Kaleiçinin sur kapılarından girdiğinizde hayat yavaşlar… Çünkü burası sakin bir hayattır, trafiği gürültüsü olmadan, herkesin sadece keyifli zaman geçirdiği bir bölgedir. Bize burada doğum günü organizasyonu, kahvaltı servisi gibi talepler de geliyor. Ancak biz yapacağımız bir işi tamamen, en iyi bir şekilde yapmak istediğimiz için, en iyisini yapana kadar başka bir şeye girişmek istemiyoruz. Bu yüzden dikkatli ve yavaş adımlar atıyor, servisini verdiğimiz ürünlerin kalitesinden emin olmak istiyoruz.”

Plus One’ın işletmecisi Enes Obuz: “Sakin ve otantik bir yerde olmayı istedik”

“14 Haziran’da resmen açılışını yapacağımız mekanımız, TOGEH derneğinin bir projesidir ve işletmeciliğini ben yapacağım. Kafemizin adını Plus One (Artı bir) koymamızın sebebi, down sendromlu çocukların da, okul dönemlerinde gelebileceği, hatta iş dünyasına atılabileceği bir ortam yaratmak ve onlara destek olmaktır. Kaleiçi’nde gençler odaklı bir mekan hedefleyerek, onların çalışabileceği, kitap okuyabileceği bir ortam yaratmak istedik. Bugün Mağusa’nın en işlek bölgesi olarak Salamis Yolu görünüyor ama biz ses, görüntü kirliliğinden ve hayatın yoğunluğundan uzak, sakin ve otantik bir yerde olmayı istedik. Kaleiçi’nde hala değerli korunan esnaflar ve üreticiler var ve biz bunu da yaşatmayı istediğimiz için burayı seçtik. Lefkoşa Surlaiçinin gelişimi de bizlere olumlu bir örnek oldu. Hedefimiz, turistin, yerli halkın, öğrencilerin ve özel gereksinimli bireylerin hep birlikte kendilerini mutlu ve rahat hissederek Kaleiçi’nde olmasıdır

Bu haber toplam 3374 defa okunmuştur
Etiketler :