Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Mahsusçuktan

A+A-

“Türkiye’ye güven vermedik” demişti, yeni hükümetin her iki ortağı...
Adanın kuzeyinde “demokrasi” hecelenirken işin temeli bu:
“Türkiye’ye güven vermek.”
Kıbrıs değil, Türkiye!
Varlık sebebine dönüştü.

*  *  *

Son dönemde solcusundan sağcısına, liberalinden muhafazakarına, en ateşlisinden en safına nicesine sordum.
“Adanın kuzeyini biz yönetiyoruz, seçtiğimiz insanlar yönetiyor” diyen, buna samimiyetle inanan tek bir kişiye rastlamadım.
Gel gör ki, Avrupa Parlamentosu’na seçilmiş ilk Kıbrıslı Türkü, geleneksel partiler ve siyasi elitler “görmezden” geliyor.
Mahsusçuktan hükümet ve meclis oyunları ise pek bir önemseniyor.
Yine tam bir demokratik sefalet ve siyasal aşağılık kompleksi döneminden geçiyoruz.

*  *  *

Eski Eğitim Bakanı dedi ki;
“Bunu ilk kez açıklıyorum.
TC Eğitim Bakanı bize ‘Hala Sultan Koleji’ni bize devredin, siz da kurtulun biz da kurtulalım’ dedi. Kuşkusuz bunu yapamazdık. TC Eğitim Bakanı’nın bizimle görüşmemesinin nedeni bu...”

Bilmiyorduk, öğrendik.
Tam da bu sözler dile gelirken, bir Avrupa Parlamenteri sanırım kuzeyde ilk kez basın toplantısı düzenliyordu.
Niyazi Kızılyürek’i dinlerken iç çektim; tek bir siyasi partimiz dahi niye kutlamadı bu barışsever insanı, niye kucaklamadı?

*  *  *

“Kıbrıs ülkesine inanıyorum ve bu ülkenin birleşmesini isteyen bir insanım. Bu ülke birleşmeden, huzura kavuşamayacak” sözlerini not ettim.
O’na sığ bir dille saldırılar vardı.
Sahip çıkması gerekenler suskundu.
Saldırılara karşı “sıradan ırkçı bir dünya görüşü” dedi, “Onlar, şeytanlaştırdıkları ötekinin yüzüne bakamazlar, çünkü bakarlarsa eğer bir insan görecekler.”

*  *  *

Her gün duyduklarım, gördüklerim ve anladıklarım karşısında çok daha fazla üzülüyorum, içim yanıyor.
Yine de Kıbrıs ülkesine dair inancım kaybolmuyor.
Toplum gerçeği görüyor, henüz, sesini yeterince yükseltmese de!
Henüz “bireyci menfaatler” daha öncelikli gelse de görüyor.

*  *  *

Gerçeğin yüzüne bakamıyorlar.
Eğer baksalar “alt yönetim”i de ayan beyan görecekler.

 

 

 

Bu yazı toplam 2285 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar