Tam bir “şımarıklık” hali!..
GÜNEYDEKİ kriz üzerinden ancak bu kadar ‘ukalalık’ olur yani.
Duydunuz mu, bizim bakanlar çağrı yapıyorlar, “Türk Lirası kullanınız, geleceğinizi garantiye alınız” diye...

***

Şimdi Kıbrıslı Rum bakanlar da dese ki, “Fenerbahçe’yle maç mı yapmak istiyorsunuz, o halde Kıbrıs Cumhuriyeti forması giyiniz” ne olacak?

***

Biliyor musunuz, Kıbrıs’ın güneyinde inşaat işçileri de, gazeteciler de, turizm çalışanları da ÖRGÜTLÜ...
SENDİKALI tümü...
Duyar gibi oluyorum, “O nedenle battılar” dediğinizi!..
İyi de, bugün Kıbrıs’ın kuzeyinde, özel sektörde bin kusur lirayla yaşamak zorunda kalan insanlar “batmadı” da ne yani?

***

Dünya Bankası Raporu’nu da okuduk, kuzeye dair!..
Sigorta fonu da emekli sandığı da çöktü, çökecek...
Bütçe açığı sürekli büyüyor!..
Ve “taşıma su”yla dönüyor bizim değirmen...
Ama buna karşılık “tasarruf şart” diyenler, KURULTAY hatırına iki haftada 400’ü aşkın İSTİHDAM yapabiliyor...

***

Evet, güneyde ciddi bir kriz var...
Öyle de, meseleye “mal bulmuş mağribi” edasıyla yaklaşmak ciddiyet mi, basitlik mi yoksa...
Ne bu “alaycılık...”
Ne bu “kendini beğenmişlik...”
Ne bu “şımarıklık...”
Öyle ya biz “uçuyoruz” nasılsa (!)
Havalandık, ayaklarımız yerden kesildi, geleceği de “aydınlık” görüyoruz ha!..
Çıkınız bir sokağa da konuşunuz gençlerle...
Kaçının umudu var yarınından...
Bu siyasi atmosferden, bu başıboşluktan, bu ‘yalan rüzgarı’ndan tiksiniyor insanlar artık...
Kıbrıs’ın kuzeyinde, insanların kendilerini yönetenlere olan güveni yerin dibinin dibinde...
Ne bir saygı var yönetime, ne de inanç...
Bunu görmüyor mu hiç kimse...

***

Meclis’teki örnek gibi, siz, karşınızdaki insanın ‘fermuarı’ açık diye dalga geçiyorsunuz ya...
Bir de ‘ardınıza’ baksanız göreceksiniz ki, ‘mal’ meydanda...
Öylece geziyorsunuz ortada...