“Mali Protokol, Mart’tan önce imzalanacak”
Maliye Bakanı Serdar Denktaş, Mali Protokol için tarih verdi
Fayka Arseven KİŞİ
Maliye Bakanı Serdar Denktaş, Türkiye Cumhuriyeti ile Mali Protokol’ün Mart ayından önce imzalanacağını ve para akışının sağlanacağını açıkladı.
Denktaş, Türkiye’deki muhataplarının TC Resmi Gazetesi’nde yayınlanan genelge ile TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu ifade ederken, “Bize günlük işlerin takibi için bir isim verecek veya bir heyet oluşturacaktır. Ya da kendisi başka bir sistem bulacaktır. Ona göre işler rayına otursun” dedi.
Kamu Reformu için Teknik Komite’nin geçtiğimiz gün çalışmalarını tamamladığını belirten Denktaş, Bakanlar Kurulu’nda siyasi boyutunu da tartışıp Meclis’e göndereceklerini, hedeflerinin 2019’un ilk 6 ayında Kamu Reformu’nu hayata geçirmek olduğunu dile getirdi.
Denktaş, sendikalara da birkaç hafta içerisinde protokol masası için davet yapılacağını açıkladı.
Maliye Bakanı Serdar Denktaş, YENİDÜZEN’in sorularını yanıtladı.
- YENİDÜZEN: Geçen yıl yaptığımız röportajda kayıt dışı ekonomide 83 milyon TL hedefiniz vardı. 2018’de hedefinize ulaştınız mı?
- Denktaş: 40 milyon da artımız oluştu. Dolayısıyla o hedefte başarı sağlandı. Ekstradan geçen yıl yaşanan aksiliklerin bu seneye yansıması da 875 milyon TL gibi bir açığı ortaya çıkardı. Bazı şeyler bir sonraki yılı etkiliyor. Bu geçen yıl 83 milyondu bu yıl 875 milyon…
- YENİDÜZEN: 2018 dövizde yaşanan artış nedeniyle zor bir yıl oldu. Hükümet de biraz hazırlıksız yakalanmıştı buna… 2019 için öngörünüz, hazırlığınız nedir?
- Serdar DENKTAŞ: Geçen dönem aldığımız 24 maddelik bir takım mali önlemleri devam ettirme kararı aldık. Bunun üzerinde çalışıyoruz. Buna ek olarak bilanço affı gündeme geliyor. KDV iadesi geliyor. Dolayısıyla hem açıklarımızı kapatmak için hem piyasayı rahatlatıcı önlemleri önceden gündeme getirmek suretiyle bir hazırlık safhasına geçilecek. Bankacılıkla ilgili yeni yaklaşımlarımız var. Ama bunun meyvesini toplamak 1-2 yılı alacak. Ama ciddi bir proje, Merkez Bankası ve Bankalar Birliği ile görüştük. Hepimizin heyecanlandığı bir proje oldu. Ama bunun meyvesi, otomasyona geçirilmesi, programın hazırlanması en az 1 yıl alacak. Uygulamaya girmesi ve meyvesinin toplanması da en az 1 yıl. Dolayısıyla 2 yıllık bir projeden bahsediyoruz. Maalesef bazı şeyler hemen ertesi gün meyve vermiyor. Ama bileceğiz ki kamu maliyesi açısından oldukça iyi bir duruma evirildi işler. Otomasyona geçişimizin son derece de buna katkısı oldu. Bu zorlukların altından kalkacağız.
Özel sektöre hayat pahalılığı
- YENİDÜZEN: Kamu maliyesi ile ilgili projelerin yanı sıra özel sektör için hükümet olarak hangi adımların atılması gerekiyor?
- Serdar DENKTAŞ: Hayat pahalılığını nasıl ki kamuya yansıttık, özel sektör çalışanlarına da yansıtılması yaklaşımımız var. Bu yıl geçen yılki düzenlemeler nedeniyle hayat pahalılığının biraz üzerinde artış yansıyor piyasaya, bu aynı şekilde özel sektör çalışanlarına da yansıtılacak. Esas olan özel sektördeki çalışma koşullarının daha iyiye gitmesidir. Özel sektördeki çalışma koşullarının daha iyiye gitmesi için işverenlerin güçlenmesi gerekir. Ticaret Odası ile görüştük. Çarkın büyümesi için hangi adımların atılması gerekir onları konuşuyoruz. Her türlü girişim var, önemli olan bunların fiilen hayata geçirilmesidir, meyvesinin toplanması ise zaman alacaktır. Ertesi gün alınacak önlem varsa birilerinin bildiği ve biz bunu görmüyoruz, bize söylesinler dinlemeye hazırız.
- YENİDÜZEN: 2018’de ek mesaiyi ile ilgili de hedefleriniz vardı. Özellikle rotasyon sisteminden bahsetmiştiniz. Nedir ek mesailerdeki son durum?
- Serdar DENKTAŞ: Rotasyon sistemi yeterli değil tabi, o işin bir ayağıdır. Bunun yanında başka eklemelerde yapmalıyız. Şimdi arkadaşlarımız onun üzerinde de çalışıyor. Bunu ekonomik protokol tartışmaları sırasında da gündeme getireceğiz. Çünkü geçici bir süre ek desteğe ihtiyaç ortaya çıkabilir. Ama şunu söyleyebilirim düşündüklerimizi bütünüyle hayata geçmesini sağlayabilirsek sadece rotasyon meselesi değil, diğer önlemleri de birlikte hayata geçirirsek, 2020 bu anlamda rahatlayacağımız yıl olacak.
- YENİDÜZEN: Şuan ek mesai giderleri ne kadardır?
- Serdar DENKTAŞ: 2018’de 175 milyon. Bu nedenle yüzde 30 civarında tasarruf yapma hedefini koyduk bu yıl için. Çünkü her kalemi yüzde 30 artırırken, bunu artırmadık. 2018’de çıkan sonuç ne ise o noktada bıraktık. Kendi içerisinde yüzde 30 tasarruf öngörüsü var. Sıkıntılı ama bunu başarmaya çalışacağız. Tek bir adım atmakla çözümlenmeyeceği ortada.
“Kamu Reformu için geçtiğimiz Cuma teknik komitede son rötuşları yapıldı. Teknik komitenin ardından siyasi tarafını düşüneceğiz ve Bakanlar Kurulu’ndan geçirip Meclis’e havale edeceğiz. Meclis’ten öncelikli tartışılmasını istediğimiz konulardan biridir. Ümit ederim bu yılın ilk yarısından önce artık sonuçlandırmış oluruz.”
“Hedef daha verimli çalışma ortamı”
- YENİDÜZEN: Kamu Reformu da yıllardır söyleniyor, 2019 kamuda reform yılı olacak mı?
- Serdar DENKTAŞ: Geçtiğimiz Cuma teknik komitede son rötuşları yapıldı. Bir müsteşarım mesaisini bir süredir Başbakanlık’ta harcıyor. Teknik komitenin ardından siyasi tarafını düşüneceğiz ve Bakanlar Kurulu’ndan geçirip Meclis’e havale edeceğiz. Meclis’ten öncelikli tartışılmasını istediğimiz konulardan biridir. Ümit ederim bu yılın ilk yarısından önce artık sonuçlandırmış oluruz.
- YENİDÜZEN: Kamu Reformu içerisinde sizin için en önemli noktalar nelerdir?
- Serdar DENKTAŞ: Performans değerlendirmesidir. Üst kademeye kadar 360 derece performans değerlendirmesini gündeme getirmiştik. Ana hedef daha verimli çalışma ortamının yaratılmasıdır. Eğer onu koruyacak yöntemler geliştirilmişse, hayata geçtikten sonra nerde ne eksiklik olduğunu göreceğiz. Bazı şeyler çünkü pratikte ortaya çıkıyor.
“Kamu Reformu için olumsuz tepki olacak. Her ne kadar sendikalarla konuşsak da, alışkanlıktır kapı içinde anlaşırız, kapı dışında bağırırız. Artık sineye çekeceğiz.”
Sineye çekeceğiz
- YENİDÜZEN: Kamu Reformu hazırlanırken, paydaşlarla paylaşıldı mı? Olumsuz bir tepki bekliyor musunuz?
- Serdar DENKTAŞ: Olumsuz tepki olacak. Her ne kadar sendikalarla konuşsak da, alışkanlıktır kapı içinde anlaşırız, kapı dışında bağırırız. Artık sineye çekeceğiz.
“Sendikalara, protokol masası için önümüzdeki birkaç hafta içerisinde davet yapılacak.”
- YENİDÜZEN: Sendikalarla protokol masası ne zaman kurulacak?
- Serdar Denktaş: Önümüzdeki birkaç hafta içerisinde davet yapılacak.
“Mali protokol ile ilgili kendi çalışmalarımızı bitmiş durumdayız. Mutlaka Mart’tan önce Mali Protokol imzalanmış olacak. Para akışı sağlanacak”
“Mart’tan önce Mali Protokol imzalanmış olacak”
- YENİDÜZEN: TC ile yapılacak Ekonomik Protokol için hazırlıklar tamamlandı mı? Neler ön plana çıkarıldı?
- Serdar DENKTAŞ: Ekonomik Protokol için teknik heyetteki arkadaşlar çalışmalarını bitirdi, teknik taslak bize sunuldu. Bakanlar Kurulu’nda görüştük, üzerinden geçilmesi gereken hususlar var. Pazartesi, Salı biz bunun siyasi yönünü de çalışacağız ve müzakereye hazır hale geleceğiz. Türkiye’de de son şeklini vereceğiz. O biter bitmez biz mali protokol ile ilgili kendi çalışmalarımızı zaten bitmiş durumdayız. Mali Protokol ile de görüşme yapıp, imzalayacağız ki en geç Şubat sonuna artık para akışı olsun. Normalde Türkiye bütçesi Mart’ta açılır, bizim Ocak sonu Şubat başı… Aradaki 2-3 haftalık süre Mali Protokol’ün imzalanması için geçen süredir. Ama illa ki canlı imza töreni ile bu yapılmaz. Zaman zaman biz burada, onlar orada imzalar. Ama mutlaka Mart’tan önce Mali Protokol imzalanmış olacak.
- YENİDÜZEN: Programları kendimiz hazırlamıyoruz eleştirileri de geçmişte çok yaşanmıştı. Şu an durum ne?
- Serdar DENKTAŞ: 3 dönemdir biz kendi düşüncelerimizi ortaya koyduk. Doğru düşünceler olduğu için çok fazla bir değişikliğe gerek kalmaksızın onaylandı, geçti. Yine farklı bir düşünce olacağını zannetmiyorum. Orada bazı müzakerelerimiz olacaktır.
- YENİDÜZEN: Reformların gerçekleşmemesi nedeniyle TC ile olan ilişkilerin de sarsıldığı iddiaları ortaya atılmıştı…
- Serdar DENKTAŞ: Yok… Biz de bu iddialara karşılık demiştik ki Türkiye’de sistem yeni olduğu için muhatabımız belli değildi. Kimse bize inanmadı. Ama nihayet geçen hafta TC Resmi Gazetesi’nde yayınlanan bir genelge ile muhatabımızın kim olduğu meydana çıktı. Aslında meydana çıkmadı, hükümet olarak bizim söylediğimiz doğrulandı. Bunun altını çizmek isterim. Çünkü muhalefet hep, ‘reformlar gerçekleşmedi de onun için’ diyordu. Hele geçen yıl ortaya çıkan beklenmedik krizlerle uğraşmaktan, beklenmedik kuraklık sorunlarıyla uğraşmaktan yapacak başka bir şey bulamadık. Bir meteor yağmadığı kaldı. Ama ondan önceki yıllarda son 6 yıldır reformları yazıp da hayata geçirmeyenler eleştiriyor bizi geçen yıl reformları gerçekleştirmedik diye. Maliye Bakanlığı olarak üzerimize düşen yükümlülükleri ek mesai hedefi hariç diğerlerinin tümünü biz tamamlamışız. Dolayısıyla diğer bakanlıklarla ilgili konularda eksiklikler var mı? Evet var, ama koşullar bazı şeyleri hayata geçirmemize engelliyorsa bunun da karşı tarafça anlaşıldığını göreceğiz.
Ama yıllardır yazılan ve hayata geçirilmeyen bir şeyler varsa onların nedenleri de Anayasamız ise, ülkenin genel alışkanlığı ise ve bu denenmiş olmasına rağmen hayata geçirilemeyeceği ortaya çıkmışsa, bunları ortaya koyup, yapılamayacak şeyleri oraya koymadığınızda aynı hedefe bizi götürecek başka yöntemleri saptamak ve onun üzerinde mutabık kalmak gerekiyor. Hükümetin de genel yaklaşımı budur. Bugüne kadar Türkiye ile yaptığımız temaslarda muhataplarımızın da yaklaşımı bu.
- YENİDÜZEN: TC Cumhurbaşkanı artık Kıbrıs İşlerinden sorumlu… Resmi olarak size bu bildirildi mi, ya da resmi olarak bildirilir mi?
- Serdar DENKTAŞ: Resmi olarak bildirilmez. Geçmişte de böyleydi. Kıbrıs İşlerinden Sorumlu Bakan atandığında bize ayrıca ‘Kıbrıs İşlerinden Sorumlu Bakan şudur’ diye bildirilmezdi. Artık muhatabımız belli, bu muhatabımızla işlerimizin nasıl yürüyeceği gittiğimizde herhalde bize izah edilecektir. Geçmişte muhatabımızla haftada 10-15 kez görüşmekteydik. Sigaraya zam yapacağımızda dahi Türkiye’deki Maliye Bakanı ile konuşurduk ki aynı anda zam yapıp, kaçakçılık olmasın. Şimdi TC Cumhurbaşkanı Erdoğan bir taraftan Suriye ile uğraşırken, ya da Trump ile uğraşırken, herhalde bu tür işleri onunla konuşacak değiliz. Bize günlük işlerin takibi için bir isim verecek veya bir heyet oluşturacaktır. Ya da kendisi başka bir sistem bulacaktır. Ona göre işler rayına otursun.
“Dome Otel’in yıkılıp oraya başka bir yapının çıkmasını düşünemiyorum. Kıbrıslı Türkler için Ada’da bir Mare Monte, bir KTHY, bir de Dome Otel simgeydi. İkisi gitti, bir tek bu kaldı. ‘Buna bu kuruluş yatırım yapamaz, gücü yoktur’ diyorsak, o zaman Vakıflar’ın bu yatırımı da sağlaması gerekir. Çünkü casino gelirleri de ona bağlı.”
Dome bir simgedir
- YENİDÜZEN: Dome Otel hakkında sizin düşünceniz nedir?
- Serdar DENKTAŞ: ‘Bir gecede Serdar Denktaş ‘U’ dönüşü yaptı’ diye bir gazete yazdı. Bazı akıllara şaşıyorum. 10 yıl önce Dome Otel’in bu şekilde çalıştırılmasına karşı çıktım, doğrudur. Bunun çalışır olmayacağını düşünmüştüm. Ama aradan geçen 10 yıl içerisinde adadaki tek oteldir içinde KKTC vatandaşlarının çalıştığı. Üstelik en basit görevden en üst göreve… Evet bir sermaye birikimleri yok, o oteli soyup baştan giydirsinler ama gerekli yatırımları yaptıklarını gördüm. Vergi ödemeleri hususunda bir takım eksiklikleri ve bilgisizlikleri vardı. Gelir gelmez ilk yaptığımız işlerden biri oldu, ödemelerini düzelttik, ödemelerimizi aldık. Dome bir simgedir. Dome Oteli’in yıkılıp oraya başka bir yapının çıkmasını düşünemiyorum. Kıbrıslı Türkler için bu adada bir Mara Monte, bir KTHY, bir de Dome Otel simgeydi. İkisi gitti, bir tek bu kaldı. ‘Buna bu kuruluş yatırım yapamaz, gücü yoktur’ diyorsak, o zaman Vakıfların bu yatırımı da sağlaması gerekir. Çünkü casino gelirleri de ona bağlı. Casino gelirlerini yatırım için kullanılmasını sağlamalıdır. İdari yapılanmada Başbakan’ın bir takım tespitleri var. O düzenlemeler yapılmalıdır. Her şey aynı kalsın noktasında değilim. Sözleşmenin içeriği de değişebilir, kira mutlaka artmalıdır. İdari yapılanmanın nasıl olacağıyla ilgili eksiklikler aksaklıklar varsa onların düzeltilmesi için öneriler koyup, bir süre tanıyıp, bunların yapılması sağlanabilir. Bu simgeleştirdiğimiz yere belki de yatırım maksatlı devlet katkısı da yapmak suretiyle oranın albenisinin yükseltilmesi için bir şeyler de yapılabilir. Ama ‘hayır bu ihaleye çıksın’… peki bir demir tüccarı gelsin en yüksek parayı yatırsın, orayı alsın, yıksın baştan bir şey yapsın. Bu mu istediğimiz? Bu da olmamalı. Köklü yatırım ayağında eksiklikler varsa bunu devlet, vakıflar birlikte bir çözüme ulaştırır. Casino kirası zaten vakıflara kalmaktadır. O kirayla diğer yatırımlar da rahatlıkla yapılabilir.