‘Mali Protokol’den daha önemlisi ‘kur koruması’
Mali protokol için “apar topar” Ankara'ya uçuldu.
Maliye Bakanı ve müsteşarlara “geliniz” dediler, gittiler.
Başbakan “eli kulağında” diyor, “yeni protokol imzalanacak.”
İçeriğini bilmiyor!
***
“Apar topar” dedim çünkü geçtiğimiz hafta Maliye Bakanı Sunat Atun’la buluştum, görüştüm, konuştum.
Hatta dertleştim!
Mali protokolle ilgili böylesi bir takvimden bilgisi yoktu.
Seçim öncesinde Maliye Bakanlığı bürokratlarının biz hazırlık yaptığını biliyorum.
Türkiye’de ne piştiğini ise sanırım kimse bilmiyor.
***
En son imzalanan mali protokole uyulmadı.
Türkiye de uymadı, KKTC de!
Sunat Atun’a bunu sormak haksızlık olurdu.
O dönem Maliye Bakanı Dursun Oğuz’du çünkü…
Mesele bakanlar da değil, son üç dönemdir Türkiye’yle imzalanan hiçbir protokole uyulmadı.
Üç yazıldı, bir verildi, gözümüze beş sokuldu.
Yine de “Ulusal” siyaset sırtını buna yasladı.
“En iyi parayı biz alırız” dedikçe, ezildi.
Talimat üstüne talimat aldı.
Kendi bakanını bile atayamadı, kabinesini bir ay olmadan bozdu.
Sözünü yuttu Başbakan!
***
Gelelim Sunat Atun’la sohbetimize!
“Üç başlık önemli” demişti.
1- Mali Protokol.
2- Kur koruması.
3- TL ile ticaret.
Mali Protokolü göreceğiz.
“Kur Koruması” önemli.
Çünkü Türk Lirası mağduruyuz.
“Kur koruması talep ettik. TC Cumhurbaşkanı Erdoğan kur korumalı mevduatın Kıbrıs’ta da uygulanması için talimat verdi. Merkez Bankası Başkanı ile de görüştük. Takip önemli. Sonuç almamız gerekiyor” demişti Atun!
Bunun üzerine İhtiyat Sandığı yatırımlarını gündeme getirdim.
On binlerce insanın alın teri, birikimi, yatırımları eriyor ve korumaya muhtaç!
Çünkü Türk Lirası…
Suçumuz yok.
“Doğru” dedi Sunat Atun…
Daha fazla yorum yapmadı.
***
Üçüncü başlık ise “TL ile ticaret.”
Yine Maliye Bakanı Sunat Atun örnekledi…
“Örneğin demir Türkiye’de üretiliyor, ülke içinde Türk Lirası ile satılıyor ancak Kıbrıs’a ihracat yapılırken dolar üzerinden işlem görüyor. Türkiye’de TL satılan bir ürünü biz döviz alıyoruz. Talebimiz adaya yönelik ticaretin de Türk Lirası üzerinden olmasıdır.”
***
Sonucu birlikte göreceğiz.
Umudum var mı, derseniz eğer…
Yok elbette…
