Maraş’a dair yol haritası nedir?
Kapalı Maraş ziyaretinde, Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’ı da dinleneme fırsatı bulduk, sorularımıza yanıt verdi.Dört başlık öne çıktı.
Kapalı Maraş (Varosha) Notları / Cenk Mutluyakalı
“Maraş açılımı” yoksa “açılamayan Maraş” mı?
Kapalı Maraş ziyaretinde, Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’ı da dinleneme fırsatı bulduk, sorularımıza yanıt verdi.
Dört başlık öne çıktı.
- “Maraş’ın askeri bir bölge olmasını artık makul ve mantıklı bulmuyoruz.”
- 2- “80’lerde olduğu gibi Maraş’ı eşdeğerci ya da kuzeye taşınan nüfus için İskan’a açma niyeti yoktur.”
- 3- “Kıbrıslı Rum liderliğini değil Maraş’ın eski sahiplerini muhatap kabul ediyoruz.”
- 4- “Maraş’la ilgili Birleşmiş Milletler ya da Kıbrıslı Rum liderliği muhatabımız değil.”
…
Dikkat ettim “uluslararası hukuka yaklaşma” tanımı özellikle seçiliyor.
Birleşmiş Milletler’i muhatap almadan…
Çok heyecan var, düşünce var da…
“Ne” olacağına ya da “ne zaman” olacağına dair çok net yanıtlar yok.
Maraş’a dair yol haritası nedir?
Kapalı Maraş gezisi ve Bakan Özersay’ın söylediklerinin satır aralarından izlenimim şu:
- Ortada “takvimlenmiş” net bir eylem planı yok.
- Kapalı Maraş’ın önce “askeri bölge”den çıkarılması isteniyor.
- “Kademeli” deniyor, ancak, gördüğüm askerin de pek Maraş’ı terk etme niyeti yok.
- “Taşınmaz Mal Komisyonu”nun önünü açmak gibi bir çaba var.
- Düşünülen şu: Kıbrıslı Rumlar gelsinler, Taşınmaz Mal Komisyonu’na başvursunlar.
- “Birleşmiş Milletler’e iade” hiç akılda yok.
- Komisyon’un “Takas – Tazminat – İade” formülleri var.
- “Maraş’ı askeri bölge statüsünden çıkartmakla, iade formülünün önünü mü açacaksınız” sorusuna Bakan Özersay net yanıt veremiyor.
- Bu konuda elleri açık değil.
- Evkaf, Maraş’ın sahibi olduğu iddiasına bu ülkenin yöneticilerini dahi inandıramamış.
- “Bu binaların hangisini Evkaf yaptı” diye soruyorum, bir yetkiliye… “Hiçbirini” diyor.
- Maraş’a dair bir niyet var da, UBP’de başka sanırım, HP’de başka…
- “Yol Haritası” da henüz yok.
Çok açık sordum: Türkiye sermayesine mi peşkeş çekilecek
“Kapalı Maraş’taki mülkleri Türkiye’den yatırımcılara satacak ya da devredecek misiniz?”
Bakan Özersay “insan hakları”na ayrıca “uluslararası hukuka saygılı olmaya” işaret etti.
Aslında “bunu yapamayız” demek istedi.
Ama şu açık kapıyı da bıraktı: “Yasal sahipleri, satabilirler…”
…
Soruma şu yanıtı verdi:
“Maraş’ın sivil bir bölgeye dönüştürülmesiyle birlikte tabi ki yatırımlarla ilgili olumlu bir yaklaşım ortaya konacaktır. Ama vurguluyorum, gerek eski sakinlerinin gerekse Evkaf’ın mülkiyete dair haklarına halel gelmeksizin… Dolayısıyla, mülkiyeti eski sakinlerine veya Evkaf’a ait olan bir yer için, bir başkasına gel, al, bu senin olsun diyeceğimiz bir yaklaşım olmaz. Ama bir taşınmaz bir kişiye veya bir kuruma iade edildiğinde… O noktadan sonra ne yapılacağı o coğrafyadaki kurallara bağlıdır.”
Sözle pratiğin sınavı
Siyasette sözle pratiğin sınavını çok önemsiyorum.
Genelde, söz başka oluyor, pratik başka.
Örneğin Özersay aynen şunu dedi:
“İnsan hakları kurallarını, ilkelerini, mahkeme kararlarını dikkate alarak, 21’inci yüzyıla uygun, askeri bir bölgenin muhtemelen kademeli olarak sivil bir bölgeye dönüştürülmesi yönünde bir duruşumuz vardır.”
…
Öyle midir sizce?