1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. MASUMİYET MÜZESİ'NDE BİR AN(ı)
MASUMİYET MÜZESİ'NDE BİR AN(ı)

MASUMİYET MÜZESİ'NDE BİR AN(ı)

Masumiyet Müzesi, romanın başlıca kahramanları olan Füsun ve Kemal’in yaşanmışlıklarından yola çıkıyor.

A+A-

Zafer Kodan

Aslında Yıldız Parkı'nı dolaşacaktık. O gün, sabahtan öğlene kadar hiç durmayan yoğun yağmur 'gidilmesi gereken yerler' arasında bulunan Orhan Pamuk'un romanı ile aynı adı taşıyan, İstanbul'un Çukurcuma semtindeki Masumiyet Müzesi'ne gitmemizi sağladı. Damla ve Dilek her şeye rağmen parka gitmemizde ısrarcıydı ancak her ne kadar parka gidememiş olmamıza üzülseler de, müzeyi dolaştıktan sonra beynimizde aynı keyif duygusu ile bir kafede oturup müzeye dair konuştuk.

Masumiyet Müzesi, romanın başlıca kahramanları olan Füsun ve Kemal’in  yaşanmışlıklarından yola çıkıyor. 1975 yılında başlayan hikâyede varlıklı bir ailenin oğlu olan Kemal’in uzak akrabası Füsun ile yaşadığı aşk ele alınıyor.

83 Bölüm, 83 Vitrin

Müze, 1975 yılında başlayan 2000’li yıllara kadar uzanan aşk hikâyesinin kurgusuna dair objelerin yanı sıra 1950’li yıllardan itibaren gündelik hayattan pek çok sayıda obje ile bezenmiş. Bir bakıma sevgilisi Füsun'a takıntılı bir tutkuyla bağlılığı sonucu topladığı objeler (an(ı)lar), her bir obje ile yaşanmışlıklar ise Kemal'in toplam hayatı aslında... Müzede  ilk kattan son kata kadar birbiriyle bağlantılı, içi objelerle dolu 83 vitrin bulunmaktadır ve  bu da  kitabın 83 bölümüne denk geliyor.

Müzenin giriş katında yerde Aristocu zaman anlayışını simgeleyen 'zaman spirali' yer alıyor. Karşı duvarda ise roman kahramanı Füsun'un içmiş olduğu 4 bin 213 sigaranın bir panoya özenle yerleştirilmesi hemen dikkatimizi çekiyor. Kemal, her bir sigara izmaritinin altına o güne dair duyumsadıklarını, Füsun'un sözlerini, tepkilerini tarihleriyle birlikte birer ikişer cümle ile not düşmüş.

Buradaki ince işçilik ve hikâye ilk andan itibaren sizi alıp üst katlara bir izin peşinden gidercesine heyecanlı bir merakla sürüklüyor... O andan itibaren gerçek ile kurgu arasındaki ilişkiyi çözmeye çalışan meraklı bir dedektife dönüşüyorsunuz. Hikâyedeki gerçekliğin peşinden objeler arasında meraklı, hüzünlü, duygusal bir zaman yolculuğuna çıkıyorsunuz.

“Bir Anı İle Yaşam Kazanan Şeyler”

Müze, klasik anlayışın dışında, hem yaşamın içinden hem de bir o kadar kendinizi bulduğunuz mekâna dönüşüyor. Hangimizin evinde  bir anı ile yaşam bulan değer kazanan sakladığımız bir "şey" yok ki!.. Bu kimi zaman bir fotoğraf, bir yaprak, birlikte dertleştiğimiz bir kumaş bebek ve hatta sıradan bir taş olabilir... Kemal'in müzesi böyle bir yer işte... Ancak bir dönem müzesi aynı zamanda, Türkiye'nin bir dönemini, çeşitli objeler, fotoğraflar, videolar, ses ve ışık efektleri ile birlikte izleyebiliyorsunuz.

Zaman Algısı

Roman'daki kurgunun çıkış noktasını Aristo'nun zaman anlayışı müzenin girişinde 'zaman spirali' ile simgelenirken, aynı bağlam çerçevesinde Kemal'in zaman algısı (kimilerince 'takıntı' diye nitelendirilebilecek) onun, yaşam tarzını açıklayan (Aristocu Zaman anlayışı) ile son buluyor...

“Aristo Fizik’inde ‘şimdi’ dediğim tek tek anlar ile zaman arasında ayırım yapar. Tek tek anlar, tıpkı Aristo’nun atomları gibi bölünmez, parçalanmaz şeylerdir. Zaman ise bu bölünmez anları birleştiren çizgidir. Yaşadığım hayat, Zaman’ı yani Aristo’nun şimdi dediği anları birleştiren çizgiyi hatırlamanın çoğumuz için pek acı verici olduğunu bana öğretmiştir. Oysa, hayatı Aristo’nun Zaman’ı gibi bir çizgi olarak değil de, tek tek eşyaların hatırlattığı yoğun anların her biri olarak düşünmeyi öğrenirsek, sevgilimizin sofrasında sekiz yıl beklemek bize alay edilebilecek bir tuhaflık, bir saplantı gibi değil, Füsunların sofrasında geçirilmiş 1593 mutlu gece gibi gözükür. Füsun’un dokunduğu ve koleksiyonumu oluşturan irili ufaklı eşyaları, bu mutlu anları hatırlamak için sakladım ve tarihlendirdim.”

Müzeyi gezmek için ille de romanı okumanız gerekmiyor ancak kitabı okuduktan sonra gezmek çok daha iyi olur düşüncesindeyim. Ayrıca kitabın 537'inci sayfasındaki giriş bileti ile de müzeye giriş yapabiliyorsunuz. İstanbul'a yolunuz düşerse 2014 senesinde  Avrupa Müze Forumu tarafından “Avrupa Yılın Müze Ödülü”ne layık görülmüş olan Masumiyet Müzesi'ni dolaşmak için mutlaka zaman ayırın. İçten, samimi ve özenli bu müzede emin olunuz ki hayatınızdan bir kesit bulacaksınız.

m1-103.jpg

 Kemal'in Orhan Pamuk'a hikayesini anlattığı oda

m2-083.jpg

m3-046.jpg

Kemal'in biriktirdiği tuzluklar

m4-023.jpg

Kemal'in zaman anlayışını ifade ettiği yazı

 

 

Bu haber toplam 20098 defa okunmuştur
Adres Kıbrıs 428 Sayısı ISSN 2672-7560

Adres Kıbrıs 428 Sayısı ISSN 2672-7560