Ekonomist Doç. Dr. Erdal Güryay:
• Yeni yasa sorunu çözmüyor, erteliyor.
• Bankalar yasadışı bir şey yapmıyor, bu nedenle çözüm zor.
• Hükümet’te yetkili olsaydım tüm donukları satın alıp bankalarla ilişkisini kapatır, bunları başka bir yerde takip ederdim. Bu Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nda (TMSF) olabilir.
• Hükümet borçluların bankalarla ilişkisini ortadan kaldırmalı.
• Bir fonla bankalardan alının borçların ardından, sorun ‘devlet ve insanlar’ arasında çözülebilir

Meltem SONAY

Kamuoyunda “Mazbata Yasası” olarak bilinen “Borç İlişkilerinden Kaynaklanıp Tahsili Geciken ve/veya Tahsil Edilemez Hale Gelen Borçların Ekonomik İyileştirme Kapsamında Yeniden Yapılandırılması” yasası geçti, tartışmalar bitmedi.
Avukatlar ve bankaların ‘tepki’ gösterdiği yasa ile ilgili uzmanlar da ‘aksaklıklara’ işaret ediyor.
Yakın Doğu Üniversitesi Öğretim Görevlisi, Ekonomist Doç. Dr. Erdal Güryay, yeni yasanın yaklaşık bir yıl önce hazırlanan yasa ile arasında ‘özünde değişiklik olmadığını’ ifade ederken, yeni yasada ‘bir takım iyileştirmeler’ olduğunu eklese de, ‘Köklü çözüm getirmez’ yorumunu getirdi.
Yeni yasada katsayıların aşağıya çekildiğini ve borç bakiyesinin de donuğa düştüğü anın kabul edileceğine işaret eden Güryay, bir de ‘Hakem Heyeti’ oluşturulduğunu hatırlattı, ancak Hakem Heyeti’nin yetkileri ve oluşumunun da sorunlar yaratabileceği görüşünü belirtti.

“Bir önceki yasadan kaç kişi yararlanmıştı, bilmiyoruz…”
“Yasada çok da fazla bir değişiklik yok. Bir öncekinin aynı…” diyen Doç. Dr. Erdal Güryay, bir önceki yasa uygulamasının ardından sonuçları ile ilgili bilgi olmadığına dikkat çekti.
Daha önce hazırlanan yasadan kaç kişinin, nasıl yararlanabildiğinin açıklanmadığı için  bu yasayla ilgili de net bir şey söylemenin zor olduğunu ifade eden Güryay, yetkililerin bu konuda açıklama yapması gerekliliğine işaret etti.

“Köklü çözüm değil... Sadece sorunu erteleme”
Doç. Dr. Güryay, ‘Borç İlişkilerinden Kaynaklanıp Tahsili Geciken ve/veya Tahsil Edilemez Hale Gelen Borçların Ekonomik İyileştirme Kapsamında Yeniden Yapılandırılması Yasası’nın bir önceki yasadan daha iyi olmasına karşın, sorunu çözemeyeceği görüşünü de belirtti.
Yasanın sorunla ilgili ‘köklü çözüm olmadığını ifade eden Doç. Dr. Güryay, “Sorunu ertelemekten başka bir şey değil” şeklinde konuştu.

“Bankalar yasa dışı bir şey yapmadı”
Borç ilişkilerinde şu ana kadar oluşmuş sorunları çözmenin çok zor olduğuna vurgu yapan Güryay, bu sorun oluşurken ortada yasa dışı bir uygulamanın da olmadığına dikkat çekti.
“Bankaların da yasa dışı bir şey yaptığı yok” diyen Güryay, bu nedenle oluşmuş mevcut sorunu çözmenin oldukça zor olduğunu ancak çözüm yollarının bulunduğunu ifade etti.

“Devlet tüm donukları satın alıp sorunu daha kolay çözebilirdi”
“Hükümet’te yetkili olsaydım tüm donukları satın alıp bankalarla ilişkisini kapatır, bunları başka bir yerde takip ederdim” diyen Doç. Dr. Güryay, bunun Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nda (TMSF) olabileceği önerisini paylaştı.
Hükümet’in borçluların bankalarla ilişkini ortadan kaldırması durumunda sorunun çok daha kolay çözülebileceği görüşünü belirten Güryay, bir fonla bankalardan alının borçların ardından, sorunun ‘Devlet ve insanlar’ arasında çözülebileceği önerisini gündeme getirdi.

Çözüm önerisi: Ticari Mahkemeler, İlamsız İcra ve Müşterinin tüm detayları bilmesi…
Sadece ‘geriye dönük sorunları’ çözmenin de yeterli olmadığına dikkat çeken Güryay, geriye dönük sorunlar çözülürken eş zamanlı olarak sonrası için de önem alınması gerekliliğine vurgu yaptı.
Sistemin aynı sorunu üretmeye devam etmemesi içinse, Ticari Mahkemeler kurularak bu tür konuların hızla çözülmesinin sağlanması ve ‘İlamsız icra’, yani mahkeme kararına dayanmak zorunda kalmayan icranın hayata geçirilmesi ve bunların yanı sıra da, Merkez Bankası’nın bir önceki yasa çıkmadan hazırladığı çalışmanın devreye girerek banka müşterilerinin kredi alırken tüm detayları bilmesinin sağlanması gerektiğine vurgu yaptı.

“Hem geriye, hem de ileriye dönük çözümlerle, sistemde yapılanma şart”
Mevcut sistemde yeni yasanın da çözüm üretmeyeceğini ve aynı sorunları üretmeye devam edeceğini vurgulayan Doç. Dr. Erdal Güryay, sistemde yeni bir yapılanmaya gidilmemesi durumunda, sorunun da durdurulamayacağına işaret etti.
Yakın Doğu Üniversitesi Öğretim Görevlisi, Ekonomist Doç. Dr. Erdal Güryay, hem geriye, hem de ileriye dönük çözümlerle, sistemin çalışmasını sağlayacak bir yapının gerekliliğine vurgu yaptı.