“Mazgallar özel şahıslara kiralanamaz, uygulamayı derhal durdurun”
Mağusa İnisyatifi, Mağusa surları mazgallarının yakın tarihte Turizm Bakanlığı tarafından özel şahıs ve şirketlere kiralandığı duyumlarına dikkat çekerek, Turizm Bakanlığının böylesi bir uygulamayı derhal durdurmasımı talep etti
Mağusa İnisyatifi, Mağusa surları mazgallarının yakın tarihte Turizm Bakanlığı tarafından özel şahıs ve şirketlere kiralandığı duyumlarına dikkat çekerek, Turizm Bakanlığının böylesi bir uygulamayı derhal durdurması ve konuyu kamuoyuyla paylaşması gerektiğini açıkladı.
İnisyatif’ten yapılan açıklamada, “Turizm Bakanlığı tarafından yakın bir tarihte özel şahıs ve şirketlere kiralandığına ilişkin duyumlar tarafımıza ulaşmıştır. Bu durum dünyanın hiç bir yerinde bu ölçüde değerli ve iyi korunmuş Ortaçağ Surları için görülmüş bir uygulama değildir. Ortak kültürel mirasımızın en değerlilerinden biri olan surlarımızın kamu yerine özel şahıs yararına sunulmasını Mağusa İnsiyatifi olarak kesinlikle kabul etmediğimizi, bunun gerçekleşmemesi için tüm yasal yollara başvuracağımızı kamuoyunun bilgisine sunarız.” denildi.
2019 yılında Mağusa İnisiyatifi MASDER ve AB’nin katkıları ve akademisyenlerin katılımıyla Mağusa surlarının mazgallarını incelemek üzere bilimsel bir araştırma çalışması yapıldığına dikkat çekilen açıklamada, şöyle denildi:
“Sözü edilen alan çalışmalarında daha önce hiç tespit edilmemiş ve Ortaçağ savunma mimarisi alanındaki akademik çalışmalara katkısı açısından çok değerli bilgilere ulaşılmıştır. Sözü edilen tüm bu bilgiler ışığında mazgalların bundan sonraki bakım, onarım ve kullanımının çok dikkatli ve bilimsel bir yaklaşımla tespit ve idame edilmesi gerekliliği açık olarak ortaya çıkmıştır.
Bu sebeple, mazgalların ihale vb. yöntemlerle kişi ve kurumların kullanımına verilmesinin, bu yapıların tüm değerlerinin bilinçsizce ortadan kaldırılmasına yol açacağı açıktır. Bunun yerine, tüm bu savunma yapılarının, dünyadaki diğer örneklerde olduğu gibi, bütüncül bir şekilde ele alınması, tümü için bir yönetim planının hazırlanması, bilimsel yöntemlerle korunmaları için gerekli projelerin üretilmesi (5-15 Mayıs 2019 tarihlerinde gerçekleşen çalışma ile bu aşama tamamlanmıştır), ardından da sürdürülebilir, mevcut özgün değerlerinin korunacağı bir yaklaşımla, ‘kültür’ ve ‘toplum’ odaklı işlevler üstlenerek kullanılmaları gerekliliği açıkça ortaya çıkmıştır.”