2009 seçimlerini hatırlayın.

UBP 26 milletvekili kazanmıştı.
CTP’nin 15 sandalyesi vardı.
DP 5 vekil çıkarmıştı.
2 TDP’nin, 2 de ÖRP’nin milletvekili vardı.
50 kişilik parlamentoda ilk dağılım böyleydi.
4 yıl içinde bu aritmetik o kadar değişti ki, en başında hangi parti ne kazanmıştı, birçoğumuz unuttuk bile!
**
İlk aritmetiksel değişim 2010’da Eroğlu’nun Cumhurbaşkanı seçilmesiyle yaşandı. UBP 25’e indi.
Haziran’da yerel seçimle birlikte Mağusa’da ara seçim yapıldı. UBP’nin adayına karşı CTP’nin de destek verdiği TDP adayı Hüseyin Angolemli kıl payı da olsa seçimi kazandı.
Böylece UBP 25’te kalırken, TDP’nin milletvekili sayısı 3’e çıktı.
Ama parlamento aritmetiğindeki değişim bununla da kalmadı.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde ‘bağımsız aday’ çıktığı için Tahsin Ertuğruloğlu UBP’den ihraç edilmek istendi. Ettuğruloğlu “Beni siz atamazsınız, ben kendim istifa ederim” dedi ve ayrıldı. Sonra DGP’yi kurdu.
Böylece DGP de mecliste 1 milletvekiliyle temsil edilmeye başladı.
UBP’nin sandalye sayısı ise 24’e geriledi.
**
Aritmetikteki asıl hareketlenme bundan sonra başladı.
Eroğlu sonrası ‘geçici’ olarak parti başkanlığını ve Başbakanlık görevini üstlenen İrsen Küçük önce TDP ve DP ile ‘koalisyon kuracakmış’ gibi yaptı, ama sonra asıl hamlesini gerçekleştirdi.
DP’li toplam 5 vekilin 3’ü, bir ‘gece yarısı operasyonu’ ile UBP saflarına katıldı!
Böylece UBP yeniden mecliste 27 ile çoğunluğu elde etti. Hükümetin güvensizlik oyu ile düşürülmesi engellenmiş oldu.
DP’nin milletvekili sayısı ise 2’ye indi.
Sonra kurultay kapışmaları başladı.
Bu sürecin içerisinde Küçük bir hamle daha yaptı ve hem ÖRP’yi, hem de DGP’yi UBP’ye kattı.
Tahsin Ertuğruloğlu, Turgay Avcı ve Mustafa Gökmen UBP saflarına duhul oldu.
Böylece mecliste UBP 30 sandalyeye erişti.
DGP ve ÖRP’nin isimleri ise meclisten silindi.
**
Meclis aritmetiğindeki son hareketlenme ise bu yılın yaz başlarında Ahmet Kaşif ve arkadaşlarının partiden atılma noktasına gelmesiyle yaşandı. UBP içi kapışmaların son perdesinde Kaşife ve 7 arkadaşı istifaya zorlandı. Onlar da soluğu DP’de aldı.
Böylelikle UBP’nin sayısı 22’ye geriledi.
DP ise bir anda 10’a kadar çıktı. Ancak Ejder Aslanbaba’nın katılımı kısa sürdü ve DP-UG dönemi 9’la tamamlamış oldu.
Neyse ki 28 Temmuz seçimleri geldi de başka transfer olamadı.
**
Cumhuriyet Meclisi’nin son 4 yılda yaşadığı aritmetiksel değişimi anlatırken arada atladığım, unuttuğum, tarihlerini karıştırdığım vak’alar olabilir. Bu kadar fırtınalı, bu kadar kaygan bir meclis yapısında bu tür hatalar olabilir pekala.
Dikkat edin, 2009-2013 döneminde meclisteki milletvekili sayısı hiç değişmeyen tek parti CTP oldu. TDP’ninki de ara seçim sonucuyla değişti.
Yani aritmetiksel değişimde sol partilerin herhangi bir rolü olmadı.
Sağ partiler ise hiç rahat durmadılar!
Üzülerek söylemek gerekir ki, bu dönemde de benzer bir durum yaşanması olasılığı çok yüksek.
Zira yine hesaplar-kitaplar yapılıyor.
En başta da Saray’da formüller üretiliyor.
Tevekkeli değil, Serdar Denktaş ‘transfer’ için taban bonservis bedelini 500 bin TL’ye bağladı!
Demek ki bir bildiği, bir korktuğu var Serdar beyin…
Bakalım 500 bin TL’lik ‘ceza’ müeyyidesi işe yarayacak mı?