1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. Mecliste “Emri kim verdi?” tartışması
Mecliste “Emri kim verdi?” tartışması

Mecliste “Emri kim verdi?” tartışması

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nun olağanüstü toplantısında, YENİDÜZEN’in Pile’deki olaylara ilişkin “Emri kim verdi?” manşeti gündem oldu.

A+A-

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nun olağanüstü toplantısında, YENİDÜZEN’in Pile’deki olaylara ilişkin “Emri kim verdi?” manşeti gündem oldu.

Kürsüye çıkan atanmış Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Pile’de BM personeline yönelik “saldır” emrini kimin verdiğine ilişkin soru üzerine bir yandan, “Böyle bir talimat yok, o alandaki insanlar BM askerleri tarafından tahrik edildi” derken, bir yandan da “Biz onlara dedik, karşımıza çıkmayın, hoş görmeyeceğiz, engellemeye onay vermeyeceğiz dedik” ifadelerini kullandı.

“Biri orada emir verdi saldırın diye böyle bir şey yoktur. Varsa ispat edin” diyen Ertuğruloğlu, “İnsanların tahrik edildiğini göz ardı etmeyin. Kim emir verdi diye boşuna bir arayış içerisindesiniz. Karşımıza çıkmamaları gerekiyordu. Colin Stewart’a da söyledim, niye karşımıza çıktınız dedim” ifadelerini kullandı.

Ertuğruloğlu, CTP Milletvekili Sami Özuslu’nun, “Yol neden doğrudan itilaflı bölgeden başladı?” sorusuna ise önce güldü, bir süre bekledikten sonra “Bilmiyorum, onun kararını veren kişi ben değilim” dedi.

Ertuğruloğlu, Pile’de yaşanan gerginlikten haberdar olmadığını ifade ederek, saldırıdan, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Colin Stewart’ın telefonuyla haberdar olduğunu iddia etti.

“Bu yol yapılacaktır ve bitirilecektir” diyen Ertuğruloğlu, BM ile görüşmelerinin sürdüğünü, iyi niyet göstergesi olarak yol çalışmalarına ara verdiklerini ifade etti.

Ertuğruloğlu, “BM bu yolu kabul etti. Denetimli bir yol olacak. İstismar edilmeyecek, sorumluluk bize ait olacak. BM araçları bölgede gözlemlerini sürdürecek. Yani beğenseniz de beğenmeseniz de o yol yapılacak” dedi.

Stewart ile görüşmesini anlattı…

“Yıllardır bu temaslar yapıldı da ne elde edildi?” diye soran Ertuğruloğlu, “Haklıydık da ne kazandık?” diyerek, BM ile görüşme sürecini anlattı:

“Biz Pile yoluyla ilgili BM’ye askeri hedefimiz veya toprak çalma hedefimiz olmadığını hep vurguladık. Biz bu projeye Haziran ayında başlayacaktık. Ancak Colin Stewart dedi ki ben görevim gereği New York’a gideceğim, ardından da yakın geçmişte kaybettiğim babamı anma töreni yapacağım. Ben buradan yokken bu projeye başlamayın dedi. Ben de dedim ki sen yokken bu yola başlamamız daha iyi olur, çünkü Çetinkaya sürecinde Rumlar seni istenmeyen adam ilan edildi. Sen burada olmadığın için seni suçlamayacaklar. Yine ısrar etti ve Ağustos ortasında geleceğim dedi. Bekledik, 17 Ağustos’ta toplantı yaptık. Bana dedi ki siz eğer bize askeri amacınız ve toprak çalma derdinizin olmadığını teyit ederseniz, yola yönelik bir teklif hazırlayacağım. Bu teklifi Rumlarla ve New York ile müzakere edeceğim. Sonra da size resmi bir teklifle geleceğim. Ben de dedim ki Colin, senin bu dediklerini yapman için sana 2 buçuk ay fırsat verdim. Samimi olsan, 2 buçuk ay zarfında yapardın. Senin yaptığın zamana oynamaktır. Projeyi öldürmektir. Sana söylüyorum, biz bu yolu yapacağız. Şimdi de söylüyorum, bu yol yapılacak. Olay öyle bir çarpıtıldı ki BM Güvenlik Konseyi bizi suçladı. Ama o tatsız olayların sorumlusu BM askerleridir.”

“BM yolu kabul etti, beğenseniz de beğenmeseniz de yapılacak”

“Bu yol yapılacak ve bitirilecektir” diyen Ertuğruloğlu, “BM bu yolu kabul etti. Denetimli bir yol olacak. İstismar edilmeyecek, sorumluluk bize ait olacak. BM araçları bölgede gözlemlerini sürdürecek. Yani beğenseniz de beğenmeseniz de o yol yapılacak” dedi.

“Olaydan Stewart’ın telefonuyla haberdar oldum”

Yaşanan saldırı olayıyla ilgili konuşan Ertuğruloğlu, “O olaylar bir fiil bizim karşımıza geçmiş olmaları ve bölgedeki insanları tahrik etmeleri sonucu yaşandı. Olay kontrolden çıktı” dedi, olaydan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Colin Stewart’ın telefonuyla haberdar olduğunu iddia etti.

“Hiçbirimiz o sahneyi görmekten memnun olmadık” diyen Ertuğruloğlu, “BM birliklerinin karşımıza bu şekilde geleceklerini düşünmedik. Bölgeye asker de götürmedik. Sadece polisimiz vardı. Herhangi bir yanlış yaptığımızı kabul etmiyorum. BM ile müzakereler devam ediyor. Bu yol bitirilecek, bu yol yapılacak” şeklinde konuştu.

Özuslu: Saldırı emrini kim verdi? / Ertuğruloğlu: “Böyle bir talimat yok”

Daha sonra muhalefet vekillerinin sorularını yanıtlayan Ertuğruloğlu, CTP Milletvekili Sami Özuslu’nun, “Müdahaleden, Stewart’tan öğrendim diyorsunuz, BM personeline yönelik müdahalenin emrini kim verdi?” sorusuna, “Böyle bir talimat yok. İnsanların tahrik edilmesinden dolayı doğal olarak meydana gelen bir galeyandan bahsediyoruz” cevabını verdi.

Özuslu’nun, “Yani dozer operatörü kendi aklıyla mı hareket etti?” sorusuna, “Biri orada saldır emri vermedi. İnanın ki öyle bir şey yok. Varsa da ispat edin. İnsanların tahrik edildiğini göz ardı etmeyin. Kavga çıkınca polis de müdahale etti. Polis olaya ilk müdahale eden taraf değildi” yanıtını verdi.  

Ertuğruloğlu şöyle devam etti:

“BM askerleri oradaki insanları tahrik etti. Araçlarından anahtarlar sökülüyordu. Bu insan psikolojisidir. İnsanlar hakları olan bir şeyi yapmak için oraya gitti. Bu şekilde engellendiklerini görünce olay taşkınlığa evrildi. Boşuna bir arayış içerisindesiniz bu emri kimin verdiği konusunda.”

Özuslu: “Neden çalışmalar ihtilaflı noktada başladı?/ Ertuğruloğlu: “Bilmiyorum”

Özuslu’nun, “Peki neden çalışmalar, 11 kilometrelik yolun farklı bir nokrasından değil de ihtilaflı noktasından başladı?” sorusuna Ertuğruloğlu önce güldü, bir süre bekledikten sonra “Bilmiyorum, onun kararını veren kişi ben değilim” yanıtını verdi.  

Şahali: “Siz, Kıbrıs Türk toplumunun itibarını bir dozer operatörünün aklına emanet ettiniz”

Daha sonra CTP Milletvekili Erkut Şahali, “Yani, dozer operatörü kepçesine BM araçlarını taktı ve sürükledi, talimatı ise yetkili bir bakan tarafından verilmedi öyle mi? Yani siz, Kıbrıs Türk toplumunun itibarını bir dozer operatörünün aklına emanet ettiniz?” sorusunu sordu.

Ertuğruloğlu: “Biz onlara dedik ki karşımıza çıkmayın, hoş karşılanmazsınız”

Ertuğruloğlu ise şu yanıtı verdi:

“Yol çalışmasını yapan insanlar oradaydı. Başka anlamlar yüklemek istiyorsunuz. Biz onlara (BM) dedik ki karşımıza çıkmayın, hoş karşılanmazsınız. Asla planlı bir olay değildi.”

Şahali: “Gizli emellerinize Pile insanının ihtiyaçlarını kurban ettiniz, onları istismar ettiniz”

Bunun üzerine Şahali, Ertuğruloğlu’na yönelik, “Gizli emellerinize Pile insanının ihtiyaçlarını kurban ettiniz, onları istismar ettiniz” dedi.

Derya: “Siz ve bağlı olduğunuz çevreler Pile olayını, başlamak üzere olan müzakereleri sabote etmek için yaptınız ve sorumluluğunu alamıyor musunuz?”

CTP Milletvekili Doğuş Derya ise Ertuğruloğlu’na yönelik, “Konuşmalarınızdan anladığım, talimatın sorumluluğunu alamıyorsunuz” diyerek, şu soruyu sordu:

“Kıbrıs sorunuyla ilgili yakında bir takım sıcak gelişmeler olacak. Ergün Olgun’un istifa etmesi, Ersin Tatar’ın egemen eşitlik tezimiz kabul görmedi şeklindeki açıklamaları ve Türkiye’nin dış politika konusunda ‘soft power’ yönüne doğru geçmesi… Bir takım gelişmeler konuşuluyor. Acaba siz ve bağlı bulunduğunuz çevreler, Pile’de yaratılan gerginliği tam da müzakereler başlıyorken, çözüm yönünde atılacak olan diplomatik adımları sabote etmek için yaptınız ve şu anda bunun sorumluluğunu alamıyor musunuz?”

Ertuğruloğlu: “Tahsin Ertuğruloğlu kompleksiyle yaşayan insanlarsınız”

Ertuğruloğlu ise bu soru üzerine, “Gülünç geliyorsunuz… Tahsin Ertuğruloğlu kompleksiyle yaşayan insanlarsınız. Ben, bana destek olan birileriyle birlikte Türkiye’yi yanlışa sürüklüyorum… Ben neymişim ya… Eğer Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dışişleri Bakanı Fidan, TBMM Başkanı, tüm yetkililer bu projeyle ilgili destek beyanlarını açıkça ortaya koymasalar bu şekilde düşünebilirdiniz. Siz kendi komplekslerinizi tatmin etmek adına Tahsin’i suçlamayı tercih ediyorsunuz, buyurun edin” cevabını verdi.

Bu haber toplam 3801 defa okunmuştur