Meliz Akçal yarın serbest!
Yüksek Mahkeme, Girne’deki ‘hamileliği yasa dışı sonlandırma’ davasında alt mahkemece 9 ay hapse mahkum olan Meliz Akçal’ın cezasını 3 aya indirdi.
Kamuoyunda infiale neden olan Girne’deki ‘hamileliği yasa dışı sonlandırma’ davası kapsamında 17- 19 haftalık fetüsü aldırdığı gerekçesiyle, alt mahkemece 9 ay hapse mahkum olan Meliz Akçal’ın cezası 3 aya indirildi.
6 Mart’ta Girne Kaza Mahkemesi’nce “kadının kendi çocuğunu düşürmeye teşebbüs” davasından suçlu bulunarak 9 ay hapis cezasına çarptırılan Meliz Akçal, aldığı cezanın yüksek olması gerekçesiyle Yüksek Mahkeme’de istinafa başvurmuştu.
Mahkeme, istinaf kararını dün sabah açıkladı ve alt mahkemenin vermiş olduğu cezanın hatalı olduğuna kanaat getirerek, Meliz Akçal’ın cezasının 3 aya düşürülmesine karar verdi.
Bu arada YENİDÜZEN’e konuşan Lefkoşa Merkezi Cezaevi Müdürü Derviş Çebiç, Mart ayından beri Merkezi Cezaevinde bulunan Meliz Akçal’ın, 17 Mayıs Çarşamba günü yani yarın cezaevinden tahliye olacağını açıkladı.
Alt mahkeme hatalı karar üretti
Başkanlığı’nda Ahmet Kalkan, üye yargıç Gülden Çiftçioğlu ve üye yargıç Bertan Özerdağ’dan oluşan Yüksek Mahkeme Heyeti’nin baktığı davada, iddia makamı ve savunma makamı ile sanık Meliz Akçal mahkemede hazır bulundu. Mahkeme Heyeti adına dava kararını Yargıç Gülden Çiftçioğlu okudu.
Mahkeme, hukuki ve cezalandırma prensiplerine vurgu yaparak, suçun işleniş şeklini değerlendirdi.
Ciddi bir suç
Yüksek Mahkeme, sanığın toplumsal konumu, ailevi, çevresel ve toplumsal baskıyı alt mahkemenin dikkate almadığını belirterek, suçun işleniş şekli ve cezalandırma prensiplerinde alt mahkemenin hatalı karar ürettiğine kanaat getirdi.
Yüksek Mahkeme, alt mahkemenin verdiği karardan alıntılar yaparak, meydana gelen “kadının kendi çocuğunu düşürmeye teşebbüs” davasının ciddi bir suç olup, kamuoyunu da etkilediğini dolayısıyla hapislik cezasının kaçınılmaz olduğuna vurgu yaptı.
Sanık olayın hem faili hem mağduru
Yüksek Mahkeme, sanığın genç bir kadın olarak içine düştüğü durumu, baba adayının çocuğu istememesini, babanın gidip hastaneye parayı ödemesini, nişanın bozulmasını, sanığın ortada kalmasını, çocuğu babasız doğurduğu takdirde çocuğun yaşayacağı durumu ve çocuğun babasıyla yaşayacağı durumları, alt mahkemenin değerlendirmediğini kaydetti.
Alt mahkemenin sanığın bu olayın hem faili hem de mağduru olduğunu değerlendirmediğini aktaran Yüksek Mahkeme, genç sanığın bu suçu hangi şartlar altında işlediğini, ne yapacağını bilmediğini de alt mahkemenin dikkate almadığını belirtti.
Toplumsal baskıya dikkat çekildi
Avukatın duruşmada söylediği savunmalardan alıntı yapan Mahkeme, ailevi, çevresel ve toplumsal baskıya alt mahkemenin dikkat çekmediğine vurgu yaptı. Sanığın çocuğu doğurması halinde toplum tarafından da dışlanabileceği gibi işinden de olabileceğine değinen Mahkeme, sanığın toplum baskısından etkilenebileceğine vurgu yaptı. Yüksek Mahkeme, alt mahkemenin kararında bu hususları dikkate almayarak, hata yaptığını aktardı.
Sonuç olarak Yüksek Mahkeme, alt mahkemenin suçun işleniş şekli ve cezalandırma prensiplerinde hatalı karar ürettiğine kanaat getirerek, sanık Meliz Akçal’ın cezasının 3 aya düşürülmesine karar verdi.