MEMLEKETİ YÖNETEN ‘ÜÇ ER’
Halkın gerçek gündemi açlık, işsizlik, gelirsizlik, belirsizlik ve Covid’le mücadele ama gelin görün ki devletin tepesinde kimsenin bu taraklarda bezi yok.
Başta sağlık çalışanları olmak üzere bir kesim insan canı avucunda elinden geleni yapmaya çalışırken gerek Saray’da, gerekse hükümette gündem bambaşka…
Cumhurbaşkanlığı seçiminde yapılan aleni dış müdahaleler, peşinden UBP kurultayında dolanan gizli eller, sonra hükümet oluşumunda üç vekilin istifa ettirilmesinde dönen dolaplar ve daha buna benzer bir yığın ‘anormal’ iş nedeniyle toplum büyük bir açmazın içine doğru sürükleniyor.
Hangi ‘üst akıl’ bu işleri koordine ediyor ve çekip çeviriyor, üç aşağı beş yukarı bellidir.
Belli olan bir başka durum ise şu: Kıbrıslı Türklerin hem sağlığıyla, hem de toplumsal bütünlüğüyle oynuyor birileri…
Ali Pilli’nin Sağlık Bakanlığı görevinden hiçbir teamüle ve saygı kurallarına sığmayacak şekilde alınmasında başrol oynayanlara bakın.
Biri Ersin Tatar…
Öteki Ersan Saner…
Pilli’nin başarılı olup olmadığı ayrı bir tartışma konusudur. Elbette kimse siyasette kalıcı değildir ve yine kimse dört dörtlük değildir.
Ama kamuoyunda asıl tepki çeken unsur Pilli’nin yerine Sağlık Bakanlığı görevine getirilen ismin tartışmalı olmasıdır.
Ne kadar tuhaftır ki ‘jet skandalı’ patlak verdiğinde Ünal Üstel’i kendi hükümetinden uzaklaştıran Ersin Tatar, aynı Ünal Üstel’i iki ayın içinde defa bakan yapan imzanın da sahibidir!
* * *
Pilli’nin görevden alınması diğer birçok yönüyle de ele alınabilir ama mesele sırf UBP içi dengeler ya da sırf Derviş Eroğlu’nun kızının bakan yapılması gibi bir dar çerçeveye sığdırılamaz.
Asıl mesele Covid’le mücadele yönetiminde yakında göreceğimiz değişimdir. Bir süredir planlanan buydu.
Başbakan olduğu dönemde Ersin Tatar’ın da, şimdiki Başbakan Ersan Saner’in de yıldızları Enfeksiyon Üst Komitesi ile hiç uyuşmadı.
Erhan Arıklı’nın da öyle… Nitekim Ali Pilli “Saner beni Arıklı’ya kurban etti” dedi.
Arıklı bu iddiaları reddediyor, “Görevden alınacağını dahi bilmiyordum” diyor. İnandırıcı mı? Hayır.
Ersin Tatar, 19 Şubat Cuma günü önüne gelen ‘görevden alma’ yazısını bir gün bekletiyor, ama kendi kabinesinde de Sağlık Bakanı olan Ali Pilli’yi arayıp da “Ali Bey, seni görevden alıyoruz” demiyor.
Ersan Saner de lütfedip Pilli’ye “Abi buraya kadarmış” demiyor.
Kamuoyunda ‘ÜÇ ER’ olarak kodlanan ERsin Tatar, ERsan Saner ve ERhan Arıklı’nın ortak operasyonu gibi duruyor Pilli’nin oradan uzaklaştırılması.
Çünkü karantinasız uçuşlar açılmalıdır.
Kumarhaneler bir an önce ekonomiye kazandırılmalıdır.
Üniversite öğrencilerinin gelişi kolaylaştırılmalıdır.
Tüm bunlara karşı çıkan bir Üst Komite var ve bu komite işlevsizleştirilmeli, salgın yönetimi konusu Sağlık Bakanlığı’nın elinden alınmalıdır.
Pilli Bakanlar Kurulu’nda bazen boyun eğse de, bu konularda ‘3 ER’ ile ters düşmüş, onların yakın ilişki içinde oldukları çevrelerin tepkisini çekmiş ve ‘istenmeyen adam’ ilan edilmiştir.
Bir de ‘işadamlarının aşı getirme’ meselesine karşı çıkmış, bardağı iyice taşırmıştır.
Erhan Arıklı’nın deyimiyle KKTC’nin ‘karaborsadan aşı temin etme projesi’ suya düşmüştür.
Mesele budur.
Ve bundan sonra pandemide olacaklardan ‘3 ER’ sorumludur.