"Kıbrıs diye bir ülke yok.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi var.
Çünkü bir yeşil hat var…
Kuzeyinde de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti var.”
Erdoğan demişti, birkaç ay önce…
Bu cümle ‘konuşma balonu’ olsaydı…
Zehirlenir, patlardı!..
‘Maraz’dan değil...
‘Gezi’ye çıkmış, diplomatik gazdan!..
***
TRT 1 ‘canlı’ yayında…
‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ bayrağı yürüyor…
Gençlerin elinde tabela:
‘Kıbrıs-Cyprus’ diyor…
Mersin’de…
Yok mu? Var mı?
Dünya izliyor!..
***
Eğer ‘Mersin 10 Turkey’ yazarsan zarfa, ‘KKTC’ye gelir posta!..
‘Cyprus’ dersen sadece , Mersin!..
Çatla, patla !
***
‘Yavru’ evinde…
“Otur çocuğum bakim sen...”
“Oturduğun yerde…”
Ve bu ne yaman çelişki böyle…
‘Kıbrıs’ yürüyor, ‘işgalci’ dediği ülkede… Türkiye yürütüyor, “hayalet” diye diye!..
Ve ‘Kıbrıs sorunu!’ keskin bir bıçak gibi yüzümüze vuruyor ha bire..
***
‘KKTC’ temsili bir devlettir.
Arayanı, soranı boldur da...
TANIYANI yoktur.
‘Dünyanın kanunu’dur bu…
Ve bu sorunun, tek mağduru vardır:
Kıbrıslı Türkler…
***
Mesele “Türkiye’yi sevmek, sevmemek” değildir asla…
Mesele yalnızlığımızdır…
Mesele uluslararası hukuktur...
“Karnımız tok, sırtımız bütün” olsa da.
YETMEZ…
Yetmez çünkü dünya bize uzaktır…
---------------------

Şafak Nöbetine dair

‘Şafak Nöbeti’nin mimari, Fevzi Tanpınar aradı dün... “Dışişleri Bakanlığı’ndan bugüne kadar ne para, ne de sponsorluk istedik” dedi... Ve ekledi, “Komitenin hesabına Bakanlık’tan tek kuruş girmedi. Dışişleri’nin ödediği para, kendi teklifleriyle sanatçılarla yapılan anlaşmadır ve bu sanatçılar, zaten ‘Milli Günleri Kutlama’ için ülkeye getirilmekte, bu ödeme yapılmaktadır. Şafak Nöbeti, siyaset dışı tümüyle sivil bir organizasyondur...”
Paylaşmak istedim.