1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Mesai mesaiye karşı
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Mesai mesaiye karşı

A+A-

 

Hani o çok dalga geçilen Küçük hükümeti vardı ya!..
“Azınlık” hükümeti.
İşte bugünkü “mesai sistemi” o dönemde hayatımıza girdi.
Sendikalarla tam bir “uzlaşı” sağlanmıştı!

***

- “Maaşın kaç” sormuştu ya Erdoğan...
“7 buçuk 8” utancı  kazındı hafızalara...
‘İşbirlikçi’ denmişti yine...
Oysa bir başka ‘işbirliği’ vardı, “3, 3 buçuk”ta...

***

8 Aralık 2010’da başlayan “tek mesai” ile 15.30’da “paydos”u öğrendik.
O günlerde tek tepki Diyetisyenler Birliği’nden gelmişti:
“Öğlen yemeği atlanacak, hazır yemekle kalori artışı olacak.” (!)
“Kızartmalardan uzak durunuz”
demişlerdi.

***

“Kalori” arttı mı bilemem de...
Verimlilik düştü bence...
Bu mesai saatlerinin Uluslararası Çalışma Sözleşmeleri’ne “ters” olduğunu yazmıştım!.
Çünkü “iş saati dışında tanımlanmış beslenme arası” içermiyordu!..
“Ayak üstü tıkın” diyordu.

***

Yurttaşın hizmet süresi azaldı, ek mesai arttı, yasa dışı ikinci iş patladı!..
Bu nedenle hep yadırgadım, eleştirdim, karşı durdum mevcut sisteme…
Özellikle kamu sendikalarından pek çok isimden tepki gördüm.
Bunu da doğal karşıladım!..
Herkes kendi statükosunu seviyor ülkemde.

***

Öyle de...
Birkaç gündür iş çevrelerinin ‘mesai düzeni’ne yönelik açıklamalarını hayretle okuyorum!.
“Kamu Özel eşitlenmeli” diyorlar…
Evet, önerdikleri saatlere katılıyorum…
Tek farkla!..
Kamuda değil sadece…
Özelde de…

***

Yine bu çevreler değil mi, büyük marketleri gecenin bir yarısına kadar açık tutarak, emekçi insanları hem de haftanın yedi günü sömüren…
Tek bir gün tatil yok!..
Nasıl “eşitlenecek” acaba, merak ediyorum!
Özelde saat beşten sonra ne olacak?
Ve ne olacak yazın sıcağında, öğleden sonra, tam gün, kan ter içinde!..

***

Evet verimlilik, evet eşitlik de…
Biraz daha samimiyet ne olur…
Biraz daha vicdan…

Bu yazı toplam 2068 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar