Minyatür Kıbrıs’tan Garavolli Cafe’ye...
Minyatür Kıbrıs’tan Garavolli Cafe’ye...
Ali Yüksek (Jawa Ali)
Bir süre ara verdiğimiz gezilerimize havaların ısınması ile 27 Mart 2016 Pazar günü yeniden start verip Kıbrıs’ın otantik mekânlarından biri olan Kilitkaya köyündeki Garavolli Cafe Restaurant’a doğru yola koyulduk...
MİNYATÜR MÜZE
Genellikle sosyal ve kültürel anlamda gerçekleştirdiğimiz gezilerimize yeni ve farklı bir değer katmak amacıyla bu kez Tatlısu’daki Minyatür Kıbrıs Açıkhava Müzesine uğramayı planlayarak yola koyulduk...
Birkaç haftalık aranın ardından homurdayan demiratlarımızla yeşilin tam anlamıyla hüküm sürdüğü bir dönemde, çiçek kokuları ve kuş cıvıltıları arasında seyredip minyatür Kıbrıs müzesine vardık. Müzede sergilenen ve el işçiliği ile üretilmiş minyatür tarihi yapıların ince işçiliği takdire şayandı... Eserlerin orijinal hallerinden yola çıkılarak en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş olması ve ayrıca hiç bozulmadan doğaya açık bir şekilde sergilenmesi müzeye verilen önemin ve titizliğin bir göstergesi olsa gerek... Bu vesile ile Tatlısu Belediyesi ile emeği geçenleri kutlamak gerek...
Müze ziyareti ardından genellikle kahve molası verdiğimiz Tatlısu Zambak Tatil Köyü’nde yirmi dakikalık kısa bir duraklama ile uzun süre görüşemediğimiz arkadaşlarla sohbet imkânı bulmuş olduk.
KİLİN MARİFETİ
Güneşli bir havada çıktığımız yolculuk öğleden sonra kapalı bir havada devam etti. Motorcular olarak genellikle açık havada oturmayı tercih ettiğimizden Garavolli Cafe’ye geldiğimizde masalarımızı bahçede hazırlatmayı uygun gördük. Kıbrıs’a özgü fırın kebabının yapıldığı ve en iyi örneklerinden biri olan Garavolli Cafe’de dışarıdaki eski fırının yıkılıp yerine yenisinin yapım aşamasını da yakından görme imkânı bulduk. Killi toprağın saman ve suyla karışımından elde edilen kalıplarla inşa edilen ve henüz tamamlanmamış devasa fırın bu konudaki merakımızı gidermeye yetti.
Her yıl Mart ayının son Pazar gününe rastlayan ve yaz saati uygulamasına denk gelen bu pazar saatlerin 1 saat ileri alınmasıyla gündüzün uzaması biz motorcular için dönüşlerde geceye kalmama ve risk almama açısından iyi bir avantaj sayılır... Bu nedenle artık yemeğimizi acele etmeden, günün sonunda yapılan kahve ikramı ile pekmezli baklavanın da tadına bakmadan geçmeyecektik...
ŞİDDETLİ YAĞMURDA DÖNÜŞ
Buziki ve klavye eşliğinde geçen eğlenceli ve güzel geziyi daha, tepemizde artan siyah bulutlarla birlikte geride bırakarak yola koyulduk… Dönüşte İskele Boğaz bölgesinde yakalandığımız şiddetli yağmura rağmen Mağusa’da güzel bir Kafe’de verdiğimiz son mola ile günü noktalayarak evlerimizin yolunu tuttuk…
Farklı gezi ve etkinliklerde buluşmak dileğiyle,
Kaskınız takılı, farınız ve yolunuz hep açık olsun…