23 Ocak 2016 tarihinde bir şahitle birlikte Kayıplar Komitesi yetkililerine Mora’da (Meriç) göstermiş olduğumuz bir alanda, geçtiğimiz günlerde bazı “kayıplar”dan geride kalanlara ulaşıldı.

Kayıplar Komitesi Kıbrıslıtürk Üye Ofisi’nden edindiğimiz bilgiye göre, Mora’da göstermiş olduğumuz alanda bazı “kayıplar”dan geride kalanlar bulunurken, kazılar devam ediyor.

Bu konuda kardeşi 1974’te “kayıp” edilen Katerina Antona adlı “kayıp” yakını bize, Mora’da bir çobandan Mora dışında bir alana bazı “kayıplar”ın gömülmüş olduğu bilgisini duyduğunu anlatmış ve biz de Katerina’nın sözünü ettiği çobanı bularak, 23 Ocak 2016 tarihinde Mora’ya gitmiştik. Bulmuş olduğumuz şahit, Kayıplar Komitesi yetkililerine, gösterdiği alana gömü yapılmış olduğunu anlatmış ve konuyla ilgili olarak bildiklerini paylaşmıştı.

Kayıplar Komitesi bu yeri kendilerine göstermemizden beş-altı ay kadar sonra burada kazı başlatmış ancak tarlada çok sayıda patlamış mermi ve havan kalıntıları olduğu için, bölgeye BM Barış Gücü patlayıcı uzmanları da getirilerek kazı alanı incelenmişti.

BM Barış Gücü patlayıcı uzmanları, bulunan mermi ve havan parçalarının kazıyı yürüten arkeologlar ve diğer görevliler bakımından herhangi bir tehlike arzetmediğini Kayıplar Komitesi’ne bildirmişti.

Kazılar yürütülürken, metal dedektörün de kullanılmakta olduğu ve kazının büyük bir dikkatle yürütüldüğü gözlemlerimiz arasında.

Biz de Kayıplar Komitesi yetkilileriyle birlikte, halen kazı yapılmakta olan alanı birkaç kez ziyaret etmiştik.

1974 yılında bu alanda patlayıcı yüklü bir kamyon ile bazı Kıbrıslırum askerlerinin bulunduğu bir otobüs bombalanınca, kamyondaki patlayıcılar infilak etmiş ve kamyon ile otobüste bulunanlar ölmüştü. Bu olaydan ancak üç Kıbrıslırum asker sağ kurtulmuştu.

Mora’da göstermiş olduğumuz alanda yürütülmekte olan kazılarda onlardan geride kalanların bulunduğu “kayıplar”ın bu gruptaki “kayıplar” mı yoksa başka “kayıplar” mı olduğu ancak DNA testleriyle anlaşılacak.

Bu konuda bize bilgi veren “kayıp” yakını Katerina Antona’ya, bizimle birlikte bu alanda buluşarak bize ve Kayıplar Komitesi yetkililerine bu yeri gösteren ve bildiklerini paylaşan şahide ve ona eşlik eden oğluna, bu alanda kazı başlatmaya karar veren Kayıplar Komitesi yetkililerine ve kazıyı yürütmekte olan arkeologlarımız ile şiro operatörümüze ve diğer çalışanlara sonsuz teşekkürler diyoruz. Kayıplar Komitesi kazı ekibinde bulunan arkeologlarımıza ve şirocumuza da “Kazasız belasız kazılar, çok kolay gelsin” diyoruz.

DİĞER KAZILAR

Kayıplar Komitesi’nin gerek 1963, gerekse 1974’ten “kayıp” edilmiş Kıbrıslıtürkler’le Kıbrıslırumlar’dan geride kalanları aramakta olduğu diğer kazılardan biri de Tekke Bahçesi’nde yürütülüyor. Tekke Bahçesi’nde halen isimsiz mezarlar açılarak buraya 1963 yılında defnedilmiş olan Kıbrıslıtürk “kayıplar”dan geride kalanlar çıkarılıyor… Bu konuda da gazetemiz YENİDÜZEN yaklaşık on yıl boyunca, Tekke Bahçesi’ndeki isimsiz mezarların kazılması için mücadele yürütmüştü ve bu sayfalarda bu konuda elimize geçen belge ve bilgilerin yanı sıra, yaptığımız röportajları da yayımlamıştık.

Kayıplar Komitesi kazı ekipleri halen Vasilya’da, Girne’de, Vadili’de, Livadya’da (Sazlıköy), Pomo’da ve Paralimni’de de kazılara devam ediyor. Kermiya’da devam etmekte olan kazıda ise üç “kayıp” şahıstan geride kalanlara ulaşılmış bulunuyor.

Tüm kazı ekiplerindeki arkeologlarımıza, şirocularımıza ve diğer çalışanlara “Çok kolay gelsin” diyoruz.