Moskova’dan mektup var!
Moskova’dan mektup geldi Gazetemize…
Khrekov isimli bir Rus vatandaşı gönderdi mektubu… Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşadığı bir sorunu aktarmak istemiş. Uzun uzun yazdı. Tahmin edeceğiniz gibi emlak sorunu.
İlk kez 8 yıl önce gelmiş Kıb
Moskova’dan mektup geldi Gazetemize…
Khrekov isimli bir Rus vatandaşı gönderdi mektubu… Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşadığı bir sorunu aktarmak istemiş. Uzun uzun yazdı. Tahmin edeceğiniz gibi emlak sorunu.
İlk kez 8 yıl önce gelmiş Kıbrıs’a… Güney’e gelmiş, Kuzeyi de görmek istemiş. Gezmiş, görmüş, çok beğenmiş ve burada bir emlak edinmek istemiş. 2007’de tekrar gelmiş ve bu kez Esentepe tarafında ismi bizde saklı bir siteden konut edinmek için peşinat ödedi. Tam 12 bin sterlin… Ancak bu ödeme karşısında tahmin edeceğiniz gibi hiçbir belge verilmemiş.
Aradan dört yıl geçmesine rağmen Khrekov, ne bir belge almış ne de parayı geri istemesine rağmen parayı geri alabilmiş. Araya çok kişiler koymuş, şirket yetkililerine ulaşabilmek, onlardan bir bilgi alabilmek için çok uğraşmış ancak o da olmamış. Ulaştığında da ne parasını geri alabilmiş ne de yeni bir sözleşme olanağı doğmuş…
Şimdi olay yargıda… Hukuk yoluyla hakkını aramaya karar vermiş Rus vatandaşı… Bakalım yargı süreci nasıl sonuçlanacak!
Şu sözleri de var Rus vatandaşının mektubunda; “Samimiyetle binlerce insanın Kıbrıs’ın kuzeyine gelmesini isterim ama dolandırıcılıkla tanınan ülkeye insanlar niye gelsin ki!.. Kıbrıs’ı beğenenler bu olanlar karşısında desteğini çeker, gelip görmek istemez. Oysa ben Kıbrıs’a 300-400 kişiyi gönderebilecek durumdaydım.”
Aldığı konut şimdi öylece duruyor… Ne yazık ki ülkemizde böyle örnekleri de sürekli görüyoruz.
PETROL DOLUM TESİSİ
Dün bir de ziyaret vardı United Medya binamıza… Yedikonuk-Büyükkonuk bölgesinde yapılması düşünülen Petrol Dolum Tesisi’ne karşı bölge halkının temsilcilerinden oluşan Platform üyeleri bir ziyaret yaptılar.
Konu, bildiğiniz gibi; Daha önce eko-turizm bölgesi ilan edilen bölgede şimdi ne büyük çelişki ki petrol dolum tesisi planlanıyor. Bu tesisin kurulmasının düşünüldüğü yerler ülkeyi dolaşıyor.
Neden?
Çünkü nerede kurulması düşünülürse bölge insanı karşı çıkıyor. Önce Lefke bölgesine kurulması düşünüldü. Oradaki halk, sivil toplum örgütleri ayaklandı, karşı durdu, gerekçelerini ortaya koydu, oradan vazgeçildi. Sonra Mağusa bölgesi dendi. Oradaki halk ve sivil toplum örgütleri de ayaklandı, karşı çıktı, oradan da vazgeçildi.
Son olarak dediğimiz yere geldi petrol dolum tesisi düşüncesi… Orada da buna karşı çıkılması için çok haklı gerekçeler var. Karpaz’ın doğasını, flora faunasını bilenler zaten buna karşı çıkarlar. Üstelik bunun için eko-turizm bölgesi ilan edilmiş oraları… E nedir o zaman bu petrol tesisi… Proje sahibinin belli olmadığı, birilerinin sahiplenmediği bu tesisin kurulması için neden bu kadar baskı… Neden dört bir taraf dolaşılıyor?
Böyle bir tesisin ülkenin herhangi bir bölgesine uydurulup uydurulmaması değil esas konu… Böyle bir tesisi bu topraklar kaldıramaz. Ne Lefke, ne Mağusa, ne Büyükkonuk, ne de başka bir yer… Hiçbir yer bu tesisin mekanı olamaz.