MTG, Doğan’la yeniden doğdu
Bundan önceki oynadığı üç maçı da kaybetmiş olan (B.Bağcıl, Serdarlı ve Hamitköy) Mağusa Türk Gücü ve son üç maçından da galibiyetle ayrılmayı başarmış (Serdarlı, K.Kaymaklı ve Göçmenköy) ligin ikinci yarısında oynadığı beş maçta mağlubiyet yüzü görmemiş rahat bir konumda bulunan Doğan Türk birliği takımı vardı sahada. Acaba bu seriyi kendi lehine çevirecek bir skorla hangisi sahadan mutlu ayrılacak diye bizde merak içinde gittik sahaya.
Mağusa Türk Gücü takımında yaşadığı sakatlık sonrası uzun süre sahalardan uzak kalarak ve arkadaşlarını yalnız bırakmak zorunda kalan Sami Ergazi’nin gelişiyle ideal sezon başındaki savunma dörtlüsü ile maça başlama fırsatı buldu. Daha maçın başında 4 ve 8. dakikalarda önce Muhammed Diallo ve arkasından Conteh ile yakaladığı gol pozisyonlarını gole çeviremese de gol arzusunu sahaya yansıtan bir MTG vardı. Zaten bu iki oyuncuyla 11 ve 12. dakikalarda bulduğu iki golle bir anda 2-0 öne geçen MTG’de atılan gollerden çok Osman Çobanoğlu’nun Doğan Türk Birliği seyircilerine yönelik söz ve hareketleri daha fazla konuşuldu. Yardımcı hakem Hüseyin Eyyüpler’in hemen önünde yaşanan bu olaylar karşısında Mehmet Sezener’e gereken “yardımcı”lığı yapamaması kendilerine yönelik tribünlerden gelen tepkilerin uzun süre devam etmesi, hatta iki takımın taraftarlarını da karşı karşıya getirdi ve uzun süren bir gerginliğin yaşanmasına neden oldu. Pozisyondan sonra MTG teknik direktörü Ahmet Ogan, Osman’ı yerini değiştirerek tribünlerin ters tarafına alarak ortamı yumuşatmaya çalıştı.
Maçın ilk devresinin sonlarında Sami’nin Aydınla ceza sahasında girdiği ikili mücadele sonrası Aydın’ın dürüldüğü gerekçesiyle maçın orta hakemi Mehmet Sezener’in penaltı noktasını göstermesi, penaltıdan golün kaydedilmesi ve ardından yaşanan gerginliklerde iki tanede kırmızı kartın çıkması tansiyonu iyice yükseltti. MTG takımından kırmızı kartı gören kaleci Fikri’nin yerine yedek kalecisi Erol’un oyuna alınabilmesi için yapılması gereken zorunlu değişiklikte Osman’ı oyundan alma tercihi belki de Osman’ın da atılması riskini ortadan kaldırdı.
İkinci yarıya yabancı oyuncusu Baroung’la başlayan ve 5 dakika sonra da Ahmet Saygı’yı sağ kanatta maç eksiği belli olmaya başlayan Sami’nin bulunduğu kanatta oyuna süren DTB yönetimi adeta MTG kalesini ablukaya aldı. Bu baskı neticesi kazanılan serbest atışı Kenan Oshan’la gole çeviren DTB maçta skora dengeyi getirdi. Kalan son yarım saatte her iki takımda öylesine inanılmaz tempolu ve her iki kalede gol pozisyonu buldu ki; her iki tarafta maçı koparacak golleri kaydedebilirdi. Bu durumu gören MTG teknik heyeti ortadan ve sağ taraftan iyice yüklenen DTB’nin hızını kesebilmek için Reşat ve Ayer’i Cemal ve Sami’nin yerine oyuna alarak, Diallo, Uğur ve Conteh ile ani ataklardan bulacağı pozisyonlarla golü hedefledi. Bunda da başarılı oldu ve günün adamı ve ilk golün sahibi Conteh ile bulduğu iki golle maçı kazanmasını bildi.(Contenin 3, maçın 4. golü akıl dolu jeneriklere konu olacak kadar güzel bir goldü)
Pozisyonların bolca yaşandığı, penaltının verildiği, serbest vuruşta dâhil altı golün kaydedildiği, sarı ve kırmızı kartların çıktığı adeta görsel olarak futbolda olabilecek her şeyin yaşandığı maçtan yüzü gülerek ayrılan taraf ev sahibi Mağusa Türk Gücü oldu.
Bu maçı kazanan MTG takımı; haftalardır devam eden galibiyet hasretine son verdiği gibi, golcüsü Conteh’in ayağından bulduğu üç golle güven kazansa da; başta Fikri ve Osman olmak üzere bazı oyuncularının aşırı motivasyonuna bağlayabileceğimiz kontrolsüz davranış ve sözlerinden dolayı da ciddi sıkıntılar yaşayabilir. Zaten kısıtlı bir kadroyla ligi götürmeye çalışan MTG’nin başını ağrıtacak sonuçları beraberinde getireceği de aşikâr bir durumdur.