Yıllar önce federasyon yöneticileri ile büyük tartışma içerisine girmiştim. “Kulüpler mali olarak güçlenmeden, futbolcularla sözleşme veya maaş konusunda anlaşma yaplmasın” diye.

Fakat ne yazık ki o dönemlerde kimseye derdimi anlatamamıştım. Ülkenin ekonomik yapısı ortada, kulüplerin gelir seviyesi çok düşük, hatta yok denecek kadar az iken, böyle bir değişime gidilmesinin kulüplerin sonunu getireceğini dile getirmiştim.

Bugün gelinen nokta, bütün çıplaklığı ile gözler önünde duruyor. Futbolumuz SOS veriyor.  Kulüplerin artık bu yükü çekemediği, nerdeyse kulüplerin kapanma noktasında olduğu, çok net bir şekilde görülüyor.
Geçen hafta yaşanan MTG olayı, kulüplerin artık bu işi çekemediğinin bariz bir örneğidir. Aslında MTG’de yaşananlar, bir çok kulübün gerçegidir. Artık “KIRALIN ÇIPLAK” olduğu gözler önüne serilmiş, kulüplerin gerçek yüzü ortaya çıkmıştır.

Her kulüpte bir kaç kişi takımın yükünü çekiyor. Bunu bilmeyen yok. Yöneticiler, kapı kapı tabiri yerinde ise, “dilenerek” futbolcuların maaşlarını ödemeye çalışıyorlar. Onların yaptığı bu özveri küçümsenecek bir özveri değildir. Fakat bu değirmenin suyunun böyle devam etmeyeceği de kesindir.

Kulüplerin ülke gençliğine ve ülke futboluna hizmet edebilmesi için, mutlaka sabit gelire ihtiyaçları vardır. Elbette kişler kulüplere yardımcı olacaktır. Ancak yapılacak yardım, kulüp bütçesini tehlikeye sokacak, yardımı kestikleri zaman kulübün çıkmaza girmesine neden olacak şekilde olmamalıdır.

Devlet ve federasyon kulüpleri çıkmazdan kurtarmak için acilen “futbolun ekonomisi nasıl düzelir” adı altında bir sempozyum düzenlemesi gerekiyor. Yıllar önce yapılan bu yanlışlığın nasıl düzeltilmesi gerektiği konusunda acilen çıkış yolu bulunmalıdır.

Bugün MTG’nin başına gelen her kulübün başına gelebilir. Göreceksiniz bundan sonra, futbolcuların paralarını ödemeyen kulüpler bu tür eylemlerle karşı karşıya kalacaklar. Bu da futbolumuzu kaosa sürükleyecektir.

Maalesef ülkemizde bir şey bir defa yapılmaya dursun, arkası mutlaka gelir. O nedenle kulüplerin federasyon ve spor bakanlığını bu konuda zorlaması ve gelirlerinin nasıl artırılacağı konusunda işbirliği içerisine girmesi gerekmektedir.

Kendi çapımızda ve ülkenin tanınmamışlığı devam ederken, futbol için harcanan paralar gerçekten dudak uçuklatacak  niteliktedir. Bu paralar harcanırken ne yazık futbolumuz ileriye gidecegine, her geçen yıl geriye gitmeye başladı.

Ne acıdır ki ilgililer futbolu bu çıkmazdan kurtarmak için herhangi bir çalışma yapmıyor.  Böyle gelmiş böyle gider düşüncesi ile her kulüp, maddi giderlerini büyük bir bölümünü üç beş kişinin üzerine yıkmış, Spor Dairesi  kılını kıpırdatmıyor, Futbol Federasyonu ise yaşananlara seyirci kalıyor. Tabii olan da maalesef  kulüplere ve futbolculara oluyor.

Zamanında şans oyunlarından gelen paranın,  direk spora harcanacağı noktasında ortaya konan mücadele ve kazanılan hakkı bile, kulüplerin gözlerinin içine baka baka maliyenin bütçesine devredildi. Bu konuda gerek federasyonların ve gerekse kulüplerin sessiz kalınmasına da hiç anlam veremedim.

Halkın, bet ofislerinin kapatılması istemine rağmen, sporun tesisleşmesi ve kalkınması adına önemli bir gelirdi. Ne yazık,  şimdi o kaynak da ortadan kalktı.

Kulüpler Birliği bu noktada sesini çıkartmalı, federasyonlarlar harekete geçmeli, Spor Dairesi hakkını geri istemeli. “Ağlamayan çocuğa meme yok” misali, kimse sesini çıkartmazsa, bir çok mücadelelerden sonra elde edilen hak da elinizden alınır ve siz seyirci kalırsınız.

Umarım MTG’de yaşananlar, bir çok kulübün kulağına küpe olur ve herkes hareketlenir.