Çalıştığı firmanın ilk kadın uçak mühendisi Yağmur Kalfaoğlu, Kıbrıslı bir genç kadın olarak bu meslekteki tecrübelerini kendi bakış açısıyla paylaşıyor. Kıbrıs’ın kuzeyinin ilk kadın Uçak ve Uzay Mühendisliği bölümü mezunu Kalfaoğlu, kız çocuklarının mühendislik gibi erkek egemen meslek gruplarından geri durmaması gerektiğini vurguluyor.

Dila ŞİMŞEK

Çalıştığı firma TUI’ın ilk kadın uçak mühendisi Yağmur Kalfaoğlu, Kıbrıslı bir genç kadın olarak bu meslekteki tecrübelerini kendi bakış açısıyla paylaşıyor. Kıbrıs’ın kuzeyinin ilk Uçak ve Uzay Mühendisliği bölümü mezunu Kalfaoğlu, kız çocuklarının mühendislik gibi erkek egemen meslek gruplarından geri durmaması gerektiğini vurguluyor. İngiltere’de Surrey Üniversitesi’nde okuyan Kalfaoğlu, lisedeyken uçak kaza raporlarına oldukça ilgili olduğunu belirterek, bunun kendisini Uçak ve Uzay Mühendisliği bölümünü okumaya teşvik ettiğini söylüyor.

Uçakta yapılacak en ufak değişikliğin bile güvenlik açısından çok büyük önemi”

Üniversite sırasında birkaç ay Pegasus’ta staj yaptığını belirten Kalfaoğlu, “Kıbrıs’a yaz tatili için geldiğimde kendimi geliştirmek adına bu stajı kendim buldum” diyor. Mezuniyet sonrasında ise iş görüşmelerine başladığını dile getiren Kalfaoğlu, bir ay içinde Belçika’da şu anki işini bulduğunu ve yaklaşık bir senedir TUI’da kabinle ilgili sorumlu mühendis olarak çalıştığını ifade ediyor. TUI havayollarının geçtiğimiz ay Avrupa’nın en çevre dostu kurum olarak seçildiğini ekliyor. “Ben kabinle alakalı her şeyle ilgileniyorum. Örneğin yazda ve kışta, talebe bağlı olarak yolcu sayısı değişiyor ve yazda daha fazla yolcu olduğu için uçağa daha fazla koltuk koymamız gerekiyor. Kışta ise, talep daha azsa insanların daha rahat bir oturma alanına sahip olması için bazı koltukları kabinden çıkartıyoruz. Tabii ki, uçakta yapılacak en ufak değişikliğin bile güvenlik açısından çok büyük önemi var ve hepsinin hesaplamalarının yapılması gerekiyor. Eklenecek koltuğun, kumaşın, halının ağırlığı, bu kumaşların yanmayan nitelikte olması, test edilmesi gibi birçok inceleme sürecinden geçiliyor” diye açıklıyor. Tasarım mühendisi olarak çalıştığını kaydeden Kalfaoğlu, kabinde kullanılacak materyallerle kendisinin ilgilendiğini, bunun uçağı nasıl etkileyeceğine dair gerekli hesaplama ve testleri yaptığını belirtiyor.

“Üniversiteye kabul edildiğimi öğrenince, hiç düşünmeden gittim”

Kalfaoğlu, “Bölümüme başlayınca anladım ki, uçak ile ilgili en ufak detaylar bile bizler için çok önemli. Her materyalin, olası durumların hesaba katılması gerekiyor. Her şey test edilip onaylanmalı ve güvenli olduğu açısından kanıtlanmalı…” diyor. Lisedeyken matematik ve fizik derslerinde başarılı olduğunu ve uçaklarla ilgili belgesellere meraklı olduğunu dile getiren Kalfaoğlu, aldığı sınavlar sonucu Surrey Üniversitesi’nden kabul edildiğini öğrenince, hiç düşünmeden İngiltere’ye gittiğini söylüyor.

Bir uçak mühendisi olarak havacılığın Kıbrıs’ın kuzeyinde ne kadar gelişeceğinden emin değilim”

Kalfaoğlu, ülke üzerindeki ambargolara dikkat çekerek, havacılığın Kıbrıs’ta ‘daha zor’ gelişeceğine inandığına dikkat çekiyor. “Kendi ülkeni bırakıp başka bir ülkeye okumaya gitmek hiçbir zaman kolay değil. Kimisi benim gibi okumaya gidip, sevdiği ve kendisini geliştirmek istediği için orada kalmaya devam ediyor. Kimisi ise ülkeye dönmek istiyor ama dönemiyor… Bunun da sebebi, ülke üzerindeki ambargolar, gençlere önem verilmemesi, iş ve eğitim olanaklarının kısıtlılığıdır. Bir uçak mühendisi olarak havacılığın Kıbrıs’ın kuzeyinde ne kadar gelişeceğinden emin değilim. Çözüm olmadığı sürece, kuzeyin gelişmesinin zor olacağını düşünüyorum” şeklinde konuşuyor.

“Kız çocuklarının, mühendislikten korkmasını istemiyorum”

Kalfaoğlu, sözlerine şöyle devam ediyor: “Lisede okuyan birçok öğrencinin panik halinde olduğunu ve ne yapacaklarını bilemedikleri karşıma çıkıyor… Neyi severek yapacağınızı bulmak kolay değil. Şu anda mühendislik sektörünün sadece %13’ü kadındır ve bu sebeple, kız çocuklarının, mühendislikten korkmasını istemiyorum. Kadınlara bu konuda ayrımcılık yapılıyor ancak cinsiyetçiliğin ortadan kalkmasını istiyorum. Bu sebeple cinsiyet rollerine bakmadan, özgürce karar vermelerini öneriyorum"