“Mutasyona uğramış Covid-19 daha tehlikelidir anlamına gelmez”
Moleküler Genetik ve Genetik Hastalıklar Profesörü Dr. Erol Baysal, mutasyona uğrayan Covid-19 virüsü hakkında açıklama yaptı.
Moleküler Genetik ve Genetik Hastalıklar Profesörü Erol Dr. Erol Baysal, mutasyona uğrayan Covid-19 virüsü hakkında açıklama yaptı.
Baysal, virüsün mutasyona uğramış olmasının daha ölümcül ya da daha tehlikeli olduğu anlamına gelmediğini kaydederek, mutasyon süreçlerine dair bilgi verdi.
Aşılara da değinen Baysal, “mutasyonların bu aşıları olumsuz yönde etkilediklerine dair şu ana kadar bir kanıt yoktur. BioNTech ve Moderna yeni mRNA aşılarının mutasyona uğramış yeni virüse karşı etkili olacağına inanılmaktadır. Hatta yeni virüsün antikorlara karşı etkili olduğuna dair kanıtlar vardır” ifadelerini kullandı.
İşte Baysal’ın açıklaması:
Çifte mutasyona uğramış yeni Covid-19 virüsü daha bulaşıcı, daha tehlikeli veya daha ölümcüldür anlamına gelmez
İngiltere'de keşfedilen mutasyona uğramış daha virülent (bulaşıcı) yeni koronavirüs varyantının tespit edilmesiyle Türkiye dahil 50'den fazla ülke, İngiltere'den uçak seferlerini yasakladı. Ülkede tüm Noel kutlamaları yasaklandı ve ülkenin yaklaşık tümümde Tier 4 derecesinde sokağa çıkma yasağı ilân edildi. Birkaç gün içinde ülke alt üst oldu yine felce uğradı. Geçen gece İngiltere Başbakanı Boris Johnson'un canlı yayındaki yüz ifadesindeki kaygı ve endişe, ülke genelindeki vahameti özetlemeye yeterliydi.
Son günlerde dünya basınında ve sosyal medyada yeni virüsle ilgili doğru ve yanlış pek çok şey paylaşıldı. Peki gerçekte bu mutasyon nedir? Hakkında neler biliniyor? Yeni mutasyon şu anki vakaları nasıl etkileyecek?
Tam yeni mutasyona uğramış koronavirüsün kaygısını yaşamaya başlarken, dün de Güney Afrika menşeili ikinci bir koronavirüs mutasyonunun daha tespit edildiği haberi ortaya çıktı!! Fazla derinlere inmeden önce mutasyonun ne olduğunu bir anlayalım.
Mutasyon demek DNA, RNA dizisinde bir hata oluşumu demektir. DNA dizisindeki bu değişimlere mutasyon adı verilir. Bir hata sonucu DNA şifresi değişir ve ortaya yeni bir DNA (veya RNA) dizisi çıkar. DNA çift sarmaldan oluşur ve etkili bir mutasyon tamir mekanizmasına sahiptir, yani kendi kendini tamir edebilir (DNA tamir mekanizmasını keşfeden kişi Prof. Aziz Sancar’ın taa kendisidir). DNA’ya kıyasla RNA tek sarmaldır ve çok daha kırılgandır, oda ısısına bile dayanıklı değildir. RNA’nın hata tamir mekanizması oldukça zayıftır. Bundan dolayı RNA virüsleri çok sık mutasyona uğrarlar ve bu hatalar (mutasyonlar) tamir edilmeden bir sonraki nesillere geçerler.
Virüs hücre içine girdikten sonra genetik materyali yani DNA veya RNA'yı kopyalamaya ve hızla çoğalmaya başlar. Milyonlarca DNA/RNA molekülünün kopyalanması sırasında hataların (mutasyonların) oluşması, bu mekanizmanın doğal bir parçasıdır. DNA virüslerinde mutasyon oranı RNA virüslerine kıyasla çok daha düşüktür. Bunun sebebi de RNA dizisinin tek sarmal, DNA dizisinin ise çift sarmaldan oluşmasıdır. Bundan dolayı SARS-CoV-2 gibi RNA virüslerinde mutasyon oranı çok daha yüksektir.
Yeni SARS-CoV-2 varyantında şu ana kadar 17 mutasyona rastlanmıştır. Tek bir gende onlarca hatta yüzlerce mutasyon bulunabilir. SARS-CoV-2 RNA molekülünün 29,000 dizi taşından olduğunu düşünürsek (insan genomu 3,000,000,000 [3 milyar] dizi taşından ibarettir) kodlanan bölgelerdeki 17 mutasyonun oldukça endişe yaratabileceği öngörülebilir. Bazı mutasyonlar çok ciddi etkilere yol açabilirler ve birçok kalıtsal hastalıklara sebebiyet verebilirler hatta ölümcül olabilirler. Bazı mutasyonlar oldukça hafif değişikliklere neden olurlar. Bazı mutasyonların ise hiçbir etkisi yoktur. Bunlara 'sessiz' mutasyonlar (varyantlar) denir.
Mutasyonlar aslında virüsün yaşam döngüsünün bir parçasıdır. Virüsler ‘doğal seçilim’ (natural selection) sonucu sürekli değişime uğrarlar. En son bilgilere göre, mutasyona uğramış virüsün Çin de dahil olmak üzere her yerde insandan insana daha kolay geçtiği gösterilmiştir.
Mutasyonlar, bir genin kodlanan bölgesine rastgelirse sonuç vahim olabilir çünkü amino asit dizilimini etkileyerek, farklı bir proteinin (genelde anormal) oluşumuna neden olurlar. Mutasyonlar genellikle bulundukları genleri işlevsiz hale getirirler. Yegane görevi elzem proteinler üretmek olan gen kümeleri ansızın bir mutasyona maruz kaldıklarında tamamiyle işlevliklerini kaybederler.
Mutasyonlar, virüslerin yeni ortamlara adapte olabilmeleri ve yaşamlarını idame ettirebilmeleri için zaruridir. Bunun için virüsler çok hızlı çoğalarak mutasyonlara maruz kalarak hayatlarını güvene alırlar. Mutasyonlar virüsler için bir sigorta poliçesi şeklinde algılanabilir. Zira konakladıkları organizma ölürse kendileri de ölürler. Buna sebep vermemek için sürekli çoğalırlar, çoğaldıkça mutasyon şansını artırırlar.
Mutasyon bir virüsü daha bulaşıcı, daha tehlikeli, daha öldürücü yapabileceği gibi daha zararsız, daha zayıf da yapabilir. Ancak genel inanç mutasyonların çoğunlukla bulaşıcılığı, hastalıkların ölümcül sonuçlarını artırdığı yönündedir. Bu yönde bugüne kadar somut bir kanıt elde edilmemiştir. Virüsün uzun vadedeki etkisini anlamak için zamana ihtiyaç vardır, tahmin ve öngörüler için zaman çok erkendir.
Bu yeni tür mutant koronavirüs, İngiltere'de o kadar yayıldı ki ülke genelindeki enfeksiyonların %94.8'ini kapsamaktadır. Şimdi, bilim insanları yeni koronavirüs mutasyonunun büyük olasılıkla küresel salgın türü olacağı konusunda uzlaşmış durumda. Bu yeni tip virüs, İngiltere dışında 8 ülkede daha görüldü; Güney Afrika, Hollanda, Danimarka, Avusturya, Belçika, İtalya, Avustralya ve Ukrayna.
İngiliz yetkililere göre, son 2 haftada pozitif vaka sayılarında %29'dan %71'e ulaşan ciddi bir artış görülmüştür. Yani yeni virüs varyantı daha önce bilinen Wuhan versiyonundan %71 daha bulaşıcıdır. Bu mutant virüs özellikle Londra ve güneydoğu İngiltere'de hızla yayılmaktadır. İlginç olan yeni mutant koronavirüsün daha küçük yaşlardaki gençleri de hedef aldığı görüldü. Sonuç olarak, ülkeden çıkış ve seyahat kısıtlamaları önemli ölçüde sıkılaştırıldı.
Yeni mutasyon hakkında şimdiye kadar çok az güvenilir bilgi mevcuttur. Ingiltere'de keşfedilmiş olmasının sebebi İngiltere sağlık sistemi NHS’in geniş kapsamlı, şeffaf ve güvenilir bir ‘Genomiks Konsortiyuma’ sahip olmasındandır. Ayrıca bu sisteme entegre edilmiş ve ciddi bütçelere sahip "İnsan Genomu Dizileme – Human Genome Sequencing" platformunu yalnız kendi halkı için değil tüm dünya için kullanmaktadır. Güney Afrika menşeili virus de böyle bulunmuştur. Bu projelerde insan ve diğer organizmaların DNA/RNA dizileri seri bir şekilde robotlar düzeyinde en güncel, verimli, yüksek teknik otomasyon ortamında elde edilmektedir. Bugüne kadar yalnızca İngiltere'deki yeni enfeksiyonlardaki mevcut artışın bu varyantla direk bağlantısı olduğu varsayılabilir.
İngiltere'de keşfedilen yeni COVID-19 türü virüs daha hızlı yayılıyor olsa da bu varyantın daha tehlikeli, hastalığın daha ağır veya kişinin hastanede daha uzun kalacağı hatta daha öldürücü olacağı anlamına gelmez. Yeni geliştirilen aşıların, fazla ayarlamaya ihtiyaç duyulmadan bu yeni mutantlara karşı işe yarayacağı ve etkili olacağına dair inanç yaygındır.
Sözü yeni aşılarla bitirecek olursak, yeni aşılar virüsün spike ‘diken’ proteinin (reseptörünün) dışında bir bölgeye odaklanmıştır. Bu bölgede 8 mutasyona rastlanmıştır. Mutasyonların bu aşıları olumsuz yönde etkilediklerine dair şu ana kadar bir kanıt yoktur. BioNTech ve Moderna yeni mRNA aşılarının mutasyona uğramış yeni virüse karşı etkili olacağına inanılmaktadır. Hatta yeni virüsün antikorlara karşı etkili olduğuna dair kanıtlar vardır.
Herkese sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir yaşam dilerim.