Nasıl seçim bu!
Avrupa Parlamentosu seçimleri yapıldı.
Kıbrıs’ın güneyinde de seçimler yapılırken Kıbrıs’ın AP’ye vereceği 6 temsilciden 2’sini DİSİ, 2’sini AKEL, 1’ini DİKO ve 1’ini de EDEK ve Yeşiller aldı.
Bu seçimlerin ilginç yanı Kıbrıslı Türklerin de seçimlerde oy kullanacak olmasıydı.
Seçimlere birkaç gün kala Kıbrıslı Türklerden kimlerin oy kullanabileceğine ilişkin seçmen listesi açıklandı.
Kendi adıma baktım “ben de bu listede var mıyım?” diye…
İsmim yoktu.
Neden olmadığını da çok araştırmadım çünkü zaten oy vermek gibi bir düşüncem yoktu.
Ancak neden olmadığını merak edip soranlara güneydeki kayıtlara göre kaydının Kıbrıs’ın güneyinde görülmesi olduğu söylenmiş. Oysa açıklanan liste kuzeyde kaydı olanlar içinmiş.
Yani bu duruma göre benim de ismim olmadığına göre kaydımın güneyde olması gerekiyor.
Oysa ki benim kaydımın güneyde olmasına anlam veremedim. Çünkü çok net hatırlıyorum, Kıbrıs Cumhuriyeti kimlik kartı almak için de, pasaport almak için de formları doldururken adresimi Girne olarak yazdığım daha dün gibi…
Bu formlar böyle doldurulduğuna göre o zaman kayıt nasıl güneyde görülebilir?
Perşembenin gelişi çarşambadan belli gibiydi ama iyi niyetli olarak şansını deneyen arkadaşlarımız da oldu.
Güneye geçip oy vermek istediler. Kayıtlarının olmadığı söylendi. Gerekçe ise “adresiniz yok, oy veremezsiniz” oldu.
O zaman ne güneyde ne kuzeyde kaydı olmadığına göre Kıbrıs Cumhuriyeti’ne göre bu kişi yaşamıyor mu? Öyleyse elindeki KC kimliği kimin ispatı!
Kötü niyetli düşünmek istemiyorum ama ihmalin dışında sanki bilinçli bir uygulama varmış gibiydi seçimlerde…
Ancak kötü niyet yok da sadece ihmal veya hata ise o zaman da bir AB ülkesine yakışmayacak bir seçim yaşandı diyebiliriz.
***
Oy vermek niyetim olmadığı düşünceme gelince şundan dolayı;
Bana göre gidip AP seçimlerinde oy kullanmak şimdiki statükonun kabul edilişi anlamına geliyordu. Yani bölünmüşlüğün onaylanması…
Kıbrıslı Türkler de gidip Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oy kullanabildiğine göre, (yaşanan seçime göre olmaz ya) oyları yeterli olursa da AP’ye temsilcilerini de gönderiyorlarsa o zaman her şey yolunda demektir!
Çözüm çabalarına ne gerek var ki!
Sistem çalışıyor nasılsa!
***
Gerçekten de Kıbrıslı Türklerin temsilcilerini Avrupa Parlamentosu’na göndermeleri istense Kıbrıs’ın kuzeyinde referandumda olduğu gibi ayrı bir seçim yapılırdı. Pazar gün yapıldığı gibi bir seçim sisteminde AP’de Kıbrıslı Türklerin hakkı olan 2 temsilcinin seçilebilmesi gibi bir beklenti çok safça olurdu.
En azından şimdiki zamanda…