Şimdiki Lefkoşa Türk Belediye (LTB) Başkanı seçileli onbir ay oldu... Umutlar verildi, vaatler dağıtıldı, sözler ve projeler söylendi...

LTB, içindeki zor durumdan çıkacak, Lefkoşa daha iyi olacaktı... Elbette hiç kimse bunların akşamdan sabaha olamayacağını, bir süreç isteyeceğini biliyordu, ama sürecin başlayacağı, devam edeceği, iyileşmelerin olacağı, farkın farkedileceği ve verilen sözlerin aşama aşama yerine geleceği düşünülüyordu...

Süreç başladı mı? Onbir ay geçti ama henüz hayır!... Şimdiki başkan nasıl aldıysa, öyle...

Yollar, kaldırımlar? Perişan... Henüz el değmemiş... Çukurlar yamalansa Lefkoşalı “neyse, şimdilik bu kadar olsun” diyecek... O bile yok... Park bahçeler bakımsız; gözönündeki çemberlere daha fazla ilgi var ama gözden ırak yerler terkedilmiş... Suriçi pek gözden ırak da değil ama gene de ihmal edilmişliği bariz...

Lefkoşalı, Lefkoşa’nın iyileşmesinden vazgeçti, başkan keşke devraldığını korumuş olabilseydi düşüncesinde artık...

Borç stoku eksilmedi, arttı... Çalışanların sosyal fon ödemeleri halen yapılamıyor... Çalışanlar huzursuz, içten içe kaynama var... Sendika hareketleneceğine dair ipuçları veriyor, hareketlenmezse üyeleri ile sorun yaşayacağını hissediyor.

Selli yağmurlarda boğulmaktan kuruldu mu Lefkoşa? Kesinlikle hayır... Eskiden çalışan yağmur suyu kanalları bile bakımsızlıktan tıkanmış, çalışmıyor... Eskiden göllenme sorunu çözülen yerler, gene göllenmeye başladı... Meteoroloji uyarıyor, LTB başkanı duymuyor herhalde...

Lefkoşa’nın açık alanları daha mı temiz yapıldı? Henüz hayır!... Yaz geldi, kuru otlar yangın tehlikesi alarmı veriyor. İlgi? Şimdilik yok... Belki daha olacak, ama yanmadan olsa iyi olacak... Şimdi kuru otları acilen ve apartopar temizlemek için boş araziler sürülmeye başlanırsa, Lefkşalı küpdüşen saldırısından kurtulamayacak...

Küpdüşen dışında diğer haşarelerle yani sivrisinekler, hamamböcekleri, karıncalar ve ayrıca fareler, yılanlarla mücadele yapılıyor mu?. Yağmur sularının oluşturduğu göllenmeler ve birikintiler ve ardından bastıran sıcaklar haşare popülasyonunun yoğun olacağını, temizlenmeyen açık alanlar nedeniyle de fare ve yılanların etrafta dolaşacağının habercisi...  Dere yataklarına, bazı su birikintilerine müdahale edilmiş ama halen  Haspolatlı, Hamitköylü isyanlarda, Lefkoşalı yakınmalarda... Dereyataklarına yakın yerleşim yerleri hem rahatsız, hem huzursuz...

Marketler denetleniyor mu, fırınlar denetleniyor mu, lokantalar ve işyerleri denetleniyor mu? Ara sıra evet, gazetelerde de hemen haber oluyor. Yerel olarak ambalajlanan gıda maddeleri ve ambalaj üzerindeki etiketinin doğruluğu denetleniyor mu? Örneğin, donmuş balık alıyorsunuz, üstünde ne balığı olduğu yazmaz, gramajı da tutmaz...

Ne demişti başkan, aday olduğu zaman?!... “yeni bir Lefkoşa’yı inşa etmeyi hedefliyoruz”... Hedefe doğru bir adım atılmış mı? Bunu farkedecek bir gelişme oldu mu? Maalesef hayır... Seçilmesi durumunda önceliğinin finansal istikrar olacağını söylemişti başkan aday iken; seçildi ama hala daha parasızlıktan yakınıyor, hala daha faturalarını tahsil edemiyor. İyi ki hükümet kamu alacaklarının tahsilini kolaylaştırmak için bir düzenleme yapmıştı da bu düzenlemeden yararlanmak isteyen gerçek ve tüzel kişilerin borçlarını ödemesi ile LTB biraz soluklandı. Ancak, etkin gider yönetimi olmayınca, bu da hayır ettirmedi LTB’yi... Nerde kaldı normal gelirleri ile etkin gider yönetimi yapmak ve finansal istikrarı sağlamak?!.

Başkan, aday olduğu dönemde, “ikinci iş yapanlar, haksızlıkla işe alınanlar varsa gereği kamu vicdanı adına yapılacaktır. İkinci iş yapanlara, ya belediye, ya da ikinci işi tercih etmeleri istenecek... Normal olan da budur. “ demişti. Ne biri, ne de diğeri yapıldı... Normal olan bu mu?

Başkan, aday olduğu dönemde “Hayal satmayacağım. Lefkoşalı değişimi görecek” demişti... Hayal satmayacağına dair bir hayali sattı ve Lefkoşalı satın aldığı bu hayalin gerçek anlamının ne olduğunu öğrenmeye başladı...

Başkan aday olduğu dönemde “Lefkoşa sahipsiz değil. Beceriksizce yönetilmeyi haketmeyen Lefkoşa’ya güven ve hizmet tesis edeceğiz. Ekibimiz çok iyi. Lefkoşalının kuşkusu olmasın. Güçlü bir kadro ile geliyoruz.” demişti. Ekibi iyi, kadrosu güçlü, kendisi iddialı idi, hayal da satmıyordu; Lefkoşa niye bu halde?!. Tamam, herşey hemen olamayacaktı ama en azından başlasaydı...

Beceriksizce yönetilmeyi haketmediğini Lefkoşalı da söylüyor artık...

(Not: LTB Başkanı’nın aday olduğu dönemde söylediği sözler ‘Haberal Kıbrıslı’ gazetesine verdiği mülakattan alınmıştır.)