1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Ne olur beni göndermeyin”
“Ne olur beni göndermeyin”

“Ne olur beni göndermeyin”

Girne bölgesinde bir ‘çöp evden’ çıkan dramın merkezindeki 15 yaşındaki ‘anne’ rızası olmadan iki çocuğuyla Bulgaristan’a gönderilmek istendiğini ileri sürerek ülkede kalmak için yardım istedi.

A+A-

Girne bölgesinde bir ‘çöp evden’ çıkan dramın merkezindeki 15 yaşındaki ‘anne’ rızası olmadan iki çocuğuyla Bulgaristan’a gönderilmek istendiğini ileri sürerek ülkede kalmak için yardım istedi. Sosyal Hizmetler Dairesi ise “annenin talebi ile bu girişimin başlatıldığı, buna karşın pişmanlığı üzerine konunun yeniden değerlendirileceğini” açıkladı.

Fehime ALASYA

Aylar önce Girne bölgesinde bir ‘çöp evden’ çıkan dramın merkezindeki 15 yaşındaki ‘anne’ rızası olmadan iki çocuğuyla Bulgaristan’a gönderilmek istendiğini ileri sürerek ülkede kalmak istediğini haykırdı.

Sosyal Hizmetler Dairesi’nden yapılan açıklamada ise annenin talebi ile bu girişimin başlatıldığı kaydedilerek, annenin pişmanlığı üzerine konunun yeniden değerlendirileceği ifade edildi. 

‘Çöp evde’ bulunan ve 5 aylık hamile olan 15 yaşındaki ‘Çocuk anne’ hayata getirdiği iki aylık oğlu ve 2 yaşındaki kızı ile beş aydır Lapta Huzur Evi’nde yaşam sürüyor, tek isteği ise ülkede barınmak…

Sosyal Hizmetler Dairesi himayesine alınan ve Bulgaristan kökenli bir ailenin kızı olan Meryem’in çocuklarıyla birlikte Bulgaristan’daki Sosyal Yardım Hizmetler Birimi’ne gönderilmesi için girişim başlatıldı.

Ülkede kalmak için çalmadık kapı bırakmadığını anlatan Meryem M., Sosyal Hizmetler Dairesi’nin ısrarla onları göndermek istediğini ileri sürdü, yetkililere seslendi: “Ne olur bizi göndermeyin…”

Sosyal Hizmetler Dairesi tarafından adeta ‘hapsedildiğini’ ileri süren Meryem, kimseyle görüştürülmediği, telefonun dahi elinden alınmaya çalışıldığını ileri sürdü.

Vicdani Yardım Derneği (VİYAD) aracılığıyla kendisini sahiplenecek bir aile bulduğunu anlatan Meryem M., Sosyal Hizmetlerin buna karşı çıktığı ve onu ülkeden zorla göndereceğini ifade ederek bu duruma tepki gösterdi.

Neler yaşanmıştı?

Hatırlanacağı üzere Meryem’in trajedisi, Ağustos ayında Girne Belediyesi Temizlik Şubesi Ekipleri’nin yaşadıkları evi temizlediğini duyurması üzerine, Polis Lojmanları’ndaki bir evde ortaya çıkmıştı.

Meryem M.’nin Girne’de birikmiş çöplerle dolu, elektriği ve suyu olmayan, tuvaletin kullanılmaz durumda olan ‘Çöp evde’ yaşadığı ortaya çıkmıştı.

Bulgaristan kökenli bir ailenin kızı olan 15 yaşındaki Meryem’in 10 yıldan beridir Kıbrıs’ta yaşadığı, anne ve babasının Bulgaristan’a temelli dönüş yaptığı, kocası tarafından ise terk edildiği öğrenilmişti.

Vicdani Yardım Derneği (VİYAD) desteği ile yaşamını sürdüren kız, Sosyal Hizmetler Dairesi himayesinde Lapta Huzurevi’ne yerleştirilmişti.     

İki çocuğuyla huzur evinde yaşam sürüyor

Aylardır iki çocuğuyla huzur evinde yaşam süren Meryem M., Sosyal Hizmetler Dairesi’nin kendisini Bulgaristan’daki Sosyal Yardım Hizmetler Birimi’ne gönderilmesi için girişimde bulunduğunu fakat gitmek istemediğini kaydetti.

Vicdani Yardım Derneği (VİYAD) aracılığıyla kendisini sahiplenecek bir aile bulduğunu anlatan Meryem M., Sosyal Hizmetlerin buna karşı çıktığı ve onu ülkeden zorla göndereceğini ifade ederek bu duruma tepki gösterdi.

Meryem, “Orayı hiç bilmiyorum, çocuklarımı elimden alacaklar diye çok korkuyorum, vatandaş olmadığım için bana burada bakamayacaklarını söylüyorlar, vatandaş değilsem bile insanım ve çocukluğumdan beridir bu ülkede yaşıyorum, gitmek istemiyorum, bana yardım edin” dedi…   

“Adeta buraya hapsedildim”

Lapta Huzur Evi’nde çok iyi bakıldıklarını ifade eden Meryem M., buna karşın Sosyal Hizmetler Dairesi talimatıyla günlerdir biriyle konuşmasına, veya görüşmesine izin verilmediğini belirterek “Adeta buraya hapsedildim. Telefonumu dahi elimden almaya kalktılar. Kimseyle konuşmamam için baskı yapıyorlar…” dedi.

VİYAD tarafından kendisi için bulunan vâsiye verilince güvende olacağına inanan Meryem M., bu şekilde hayatını idame ettirebileceğine inanıyor.

Başkurt “Çocuğun menfaatine olan en doğru karar ne ise o yönde karar verilecek”

Sosyal Hizmetler Dairesi Müdürü Aydan Başkurt, YENİDÜZEN’e yaptığı açıklamada Meryem’in rızası üzerine, ebeveynlerinin de bulunduğu ülkeye gönderilmesi için girişimlerin başlattığını ifade ederek, kararını değiştirmesinden ötürü konuyu yeniden değerlendirmeye alacaklarını kaydetti.  

Başkurt, “Kendi isteği ve rızası da bu yöndeydi, üstelik kendisi için de en doğru karar buydu çünkü ebeveynleri de burada yok, kendi ülkesinde, onu o yüzde oraya gönderme yönünde onun rızasıyla girişimler başlattık. Fikri değişti, bunu yeniden değerlendireceğiz.

Çocuğun menfaatine olan en doğru karar ne ise o yönde karar verilecek” dedi.

Başkurt, Meryem M.’nin sözünü ettiği vâsi konusunda ise yorum yapmaktan kaçındı. 

“Kendi ülkesinde koruma altında olacağına inanıyorum”

Bulgaristan Türkleri Kültür Derneği Başkanı Binnaz Kaya ise Meryem’in Bulgaristan’a gönderilmesiyle ilgili şahsi talebinin olduğunu ve bunun üzerine işlemlerin başlatıldığını belirtti.

Kaya, “İki de bebeği var, burada barınması çok zor, hiçbir evrakı yok, ne evlenebilir, ne çalışabilir, nasıl bir hayat sürecek bilemiyorum. Kendi ülkesinde koruma altında olacağına inanıyorum” diyerek, Meryem ve çocuklarının devlet koruması altında olması gerektiğini kaydetti.

“Tek isteği ülkemizde barınmak ve çalışarak çocuklarına sahip çıkmak”

Vicdani Yardım Derneği’nden yapılan açıklamada ise Meryem’in ülkemizde barınmak ve yaşı geldiğinde çalışma izni ile çalışarak çocuklarına sahip çıkmak istediğine dikkat çekilerek, dernek olarak da her zaman Meryem ve çocuklarına topluma sağlıklı bireyler olarak yaşamalarına, yiyecek, giyecek eğitim ve sağlık ihtiyaçlarını karşılamaya devam edecekleri belirtildi.

Yetkililere seslenilen açıklamada, “Sayın yetkililerimizden yapıcı can güvenliği ve refahı olumlu olacak yönde karar vermelerini önemle rica ederiz” denildi.


15 yaşındaki çocuk anne Meryem M.:
“Vatandaş olmasam bile insanım, ne olur beni göndermeyin”

“İki ay önce Bulgaristan’a gitmeyi kabul ettim ama orda bana çocuklarımı alacaklar, babam beni sahiplenmeyecek. İki çocuğum da burada doğdu ve ben burada kalmak istiyorum.

Evrim Özbahadır, Sevilay İleri ve Deniz Osman tarafından yardım gördüm. Beni çöp evden de onlar çıkarmıştı. Beni almak istediler ama yasal olmadığı için beni alamadılar. Beş aydır Lapta Huzur Evindeyim…

Beni yanına alıp tüm sorumluluğumu almaya hazır bir aile var, vasim olmak istiyorlar.

Ben vatandaş değilmişim, burada kalmam yasakmış ve bana daha fazla bakamazlarmış dedi. Vatandaş olmasam bile insanım dedim. Bana gerekli yerlerle konuşacağını söyledi, ben de beni göndermemesi için yalvardım.

Kapı numarasına kadar vâsisimle ilgili tüm bilgileri verebilirim dedim, ama bana ısrarla yasaktır diyorlar. Ben burada kalmak istiyorum.

Ama vatandaş olmadığım için bana bakamayacaklarını söylüyorlar.

Çocuklarım benim yaşadığım hayatı yaşasın istemiyorum. 

Bana dilekçe imzalattılar, gitmeyi kabul etmiştim ama çocuklarımın garantisini vermediler. Ben Bulgaristan’a hiç gitmedim, kendimi bildim bileli buradayım.

Yaşımdan dolayı bir yerde çalışamam deniliyor ama çocuklarım için köpek olmaya hazırım, her yerde çalışırım.

Yetkililer bana yardım eli uzatsın. Lütfen beni varisi olarak kabul eden aileye verin ve burada kalayım…

Lapta Huzur Evi’ndeyim, burada herkes bana çok iyi bakıyor ama beş gündür kimseyle konuşamıyorum, ziyaretime kimse kabul edilmiyor, adeta buraya hapsedildim. Telefonumu dahi elimden almaya kalktılar. Kimseyle konuşmamam için baskı yapıyorlar…

Vâsisime verilince güvende olacağıma ve hayatımı idame ettirebileceğime inanıyorum. Özellikle sayın Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya sesleniyorum, lütfen bana sahip çıkın, beni göndermeyin. Hiç bilmediğim tanımadığım bir ülkede, ne yaparım, nasıl yaşarım… ”

 


Sosyal Hizmetler Dairesi Müdürü Aydan Başkurt:
“Fikri değişti, bunu yeniden değerlendireceğiz”

“Kendisi de düne kadar ülkesine gönderilmesi taraftarı idi fakat birkaç gündür fikir değişti, idare olarak bunu değerlendireceğiz. İlgili mercilerle de görüşüp bu çocuk ve çocukları için en doğru kararı verip o doğrultuda karar vereceğiz.

Kendi isteği ve rızası da bu yöndeydi, üstelik kendisi için de en doğru karar buydu çünkü ebeveynleri de burada yok, kendi ülkesinde, onu o yüzde oraya gönderme yönünde onun rızasıyla girişimler başlattık. Fikri değişti, bunu yeniden değerlendireceğiz.

Beş aydır devletin bir kurumunda kalıyor, orada güvende…

Doğum sonrası gönderilmesi yönünde, kendisinin de bilgisi dahilinde süreç başlatılmıştı, şimdi bu durumu değerlendireceğiz. Çocuğun menfaatine olan en doğru karar ne ise o yönde karar verilecek.”

 


Bulgaristan Türkleri Kültür Derneği Başkanı Binnaz Kaya:
“Burada barınması çok zor, hiçbir evrakı yok, ne evlenebilir, ne çalışabilir, nasıl bir hayat sürecek bilemiyorum”

“Meryem, doğurmadan önce bize TC ye gitmek için başvuruda bulundu, evrakları müsait değildi, Bulgaristan’a gitmesi mümkündü, ona anlattık. Aileme gitmek istemiyorum dedi. Biz de Sosyal Yardım Hizmetler Birimi’ne gönderilmesi için girişim yaptık.

Oradaki sosyal hizmetlere başvuruda bulunduk, işlemleri başlattık, onu kabul ettiler. Biz Meryem’in isteği üzerine Bulgaristan’a gönderilmesi için başvurduk.

Çocuklarını elinden almayacaklar, bu tamamen kendi düşüncesi. Orada da devletin himayesinde olacak. Çocuklarının ondan alınıp alınmayacağını sorduğumsa ise bana buna dair ‘Çocuklarının alınacağını sanmıyoruz’ denildi…

Buradaki sosyal hizmetler de konuyu yakından takip etti,

Evrakları tamamlanınca gönderilecek. Burada kalması için de hiçbir evrakı yoktur diye biliyorum.

Şimdi vazgeçtiğini söylüyormuş, benim bu durumda yapacağım şey vazgeçtiğimizi söylemek ve iptal etmek olur ama bu bizim prestijimizi etkiliyor. İki de bebeği var, burada barınması çok zor, hiçbir evrakı yok, ne evlenebilir, ne çalışabilir, nasıl bir hayat sürecek bilemiyorum.

Tüm bu işlemler kendisi istediği için başlatıldı. Ardından farklı düşüncelerle vazgeçtiğini söylüyormuş. Düşünmesi lazım, koruma altında olmalılar. Şu an koruma altındadırlar, kendi ülkesinde de koruma altında olacağına inanıyorum.”    

 


Vicdani Yardım Derneği (VİYAD) Girne Temsilcisi Deniz Cin:
“Burada kalmak onların hakkı”

“İlk günden beri Meryem’in ve çocukların yanındaydım. Ben burada kalmalarını istiyorum. Bence bunu hak ediyorlar. İki çocukta devlet hastanesinde doğdu Meryem burada okula gitti. Ailesini hatalarını geçmişte yaşananların hatasını o çocuklar çekmesin.

Bence burada güvendeler dernek olarak her şeylerini karşılıyoruz. Zaten dernek başkanımızın annesi vasisi olmak istiyor. Dernek olarak da birey olarak da hep yanındaydık, yanında olmaya devam edeceğiz.

Kız küçük yaştan itibaren burada, memleketine hiç gitmedi, dil bilmiyor yol bilmiyor. Kimsesi yok.

Bu kız ve çocuklar bir suç işlemedi, burada kalmaya hakları olmalı.”

 


 

KKTC Vicdani Yardım Derneği:
“Ülkemizde barınmak ve çalışarak çocuklarına sahip çıkmak istiyor”

“KKTC Vicdani Yardım Derneği olarak Kıbrıs’ta yaşayan vatandaş olan veya olmayan, din, dil, ırk ayrımı yapılmadan sağlık, eğitim yiyecek giyecek barınma ve ısınma ihtiyacı olan herkese yardım etmeyi amaçladık. Son 5 yılda yapılan çalışmalar arasında 7 ay önce Girne bölgesinde ne yazık ki çöplerin içerisinde yaşayan 15 yaşında savunmasız ve kimsesiz Bulgaristan asıllı 2 yasında çocuğu ile hamile olup yardıma ihtiyacı olan bir kızla karşılaştık ve dernek temsilcilerimizin yaptığı çalışmalar sonucu kızımızı sağlıklı hijyen bir ev kiralayıp yerleştirdik. Sosyal medyaya kızın durumu yansıması sonucu 5 ay önce sosyal hizmetler kararı ile hamile kız ve çocuğu huzur evine yerleştirildi.

7 aylık süreç içerisinde tüm ihtiyaçları derneğimiz tarafından temin edilerek ziyaret edildi. 1 ay önce doğumu gerçekleşerek ikinci bebeğine sahip oldu. 2 gün önce bizlere Sosyal hizmetler daire kararı ile yurt dışı edileceği bilgisi geldi. Bu bilgi üzerine yapılan görüşmelerde Bulgaristan’a geri gönderilmesi halinde kızımızın çocuklarının güvenliği ve kendinden alınması hakkında ciddi boyutta endişeleri olduğunu gördük. Kendinin talebi ülkemizde barınma ve yaşı geldiğinde çalışma izni ile çalışarak çocuklarına sahip çıkmaktır. Biz Vicdani Yardım Derneği (VIYAD) olarak, sayın yetkililerimizden yapıcı can güvenliği ve refahı olumlu olacak yönde karar vermelerini önemle rica ederiz. Dernek olarak küçük yaştaki kızımızın ve çocuklarının öncelikle topluma sağlıklı bireyler olarak yaşamalarına yiyecek, giyecek eğitim ve sağlık ihtiyaçlarını karşılamaya devam edeceğimizi bildiririm.”

 

ozel-haber-gorsel-266.jpg

 

 

Bu haber toplam 5734 defa okunmuştur
İlgili Haberler