Geçtiğimiz dört hafta sonunda, özellikle Lapta takımı oynadığı futbolla beğeni toplarken, Türk Ocağı da, Küçük Kaymaklı maçı ile birlikte saha içerisinde gösterdiği mücadele takdire değerdi.

Her iki ekip de koşan, mücadele eden ve son düdük çalmadan oyunu bırakmayan bir anlayış içerisinde mücadele ediyor.

Ancak, dün oynadıkları karşılaşma sırasında, ilk kırk beş dakika yukarıda yazdıklarımdan uzak bir görüntü içerisinde geçti.

Maçın başında Lapta takımı, topu rakip sahada tutarak Ahmet Coşkun ile ileride gol aramaya başladı. Ahmet Coşkun biraz daha cesaretli olabilse, takımı Lapta’yı 2-0 öne geçirebilirdi.

Ahmet Coşkun, rakibi Türk Ocağı futbolcularından kaptığı toplarla doğrudan kaleye gitme yerine, dış şut denemesi takımının gollerden olmasına neden oldu.

Ancak 28’inci dakikada Ahmet Coşkun’un soldan götürüp, altı pas çizgisinden dışarıya, arkadaşı Gökhan’a topu çıkarması ve Gökhan’ın da ayni güzellikte yerden şutunun gol olması maç içerisinde Ahmet Coşkun’un yaptığı en olumlu hareket olarak dikkat çekti.

Soyunma odasına 1-0 önde giren Lapta, ikinci yarının başlaması ile birlikte, ilk yarının tam tersi oyunu kendi sahasında kabul ederek, Türk Ocağı’nın üzerine gelmesine olanak sağlaması, kalesinde golü görmesine neden oldu. Türk Ocağı’na orta saha üstünlüğünü bırakan ve sadece savunma yapan Lapta, gelişen Türk Ocağı atakları sonunda kalesin de golü gördü.

Karşılaşma boyunca her iki teknik adam, kazanma adına oyuna gerekli müdahaleleri yapsa da, takımları adına galibiyeti sağlayamadılar.

Maçın başından itibaren, çıkana kadar Türk Ocağı’nın genç yıldızı Murat Gertik sadece kendini düşünerek oynaması, teknik heyetin de gözüne takıldı ki, 60’ıncı dakikada oyundan aldı.

Murat, şimdi asker, idmanlara katılamıyor. O zaman topu ayağında daha az tutacak ve arkadaşları ile daha iyi paslar yapıp takımının gol yollarında etkili olmasını sağlayacak.

Her aldığı topla üç-dört kişiyi çalımlamak, sonrada topu kaybedince hakeme sataşmak iş değil.

Bu karşılaşmada göze çarpan bir diğer oyuncu ise Lapta’nın genç oyuncusu Şahin oldu.

Şahin, Lapta’nın defansında görevini tam anlamı yaptı. Küçük boyuna rağmen, havadan ve yerden topları hep olumlu kullandı.

Maçın hakemi Osman Özpaşa’nın, karşılaşma boyunca, yapılan fauller karşısında bana göre sessiz kalması kendisi adına kötü puan almasına neden oldu.

Kısacası oynanan futbolun karşılığı da beraberlikti. Böylece ne şiş yandı, ne kebap.