1. YAZARLAR

  2. Serhat İncirli

  3. Neden tek çözüm modeli federasyondur?
Serhat İncirli

Serhat İncirli

Neden tek çözüm modeli federasyondur?

A+A-

Neden illa ki federal çözüm?
En basit şekliyle anlatmaya çalışalım...

-*-*-

Şu soruyla başlayalım:
“... Eşit ve egemen KKTC devletine neden karşısın?”
Yanıt veriyorum: Karşı değilim ki!
Sadece imkansız olduğundan eminim!

-*-*-

Peki “Türkiye’ye ilhak?”...
Haaa, bu daha imkansızdır!
Türkiye’nin bunu göze alabilecek gücü olmadığı gibi; gerek “bağımsız KKTC”, gerekse “Türkiye’ye ilhak”; Ersin Tatar ve Tahsin Ertuğruloğlu dahil, hiç bir Kıbrıslı Türk’ün tercihi olamaz!

-*-*-

Neden mi olamaz?
Çok basit; “pasaport ve kimlikten dolayı”...

-*-*-

Diyelim ki, Rusya, Ukrayna’daki Donetsk ve Luhanks’ı yani Donbas bölgesini “ilhak” amaçlı “referandum” yaptı!
Sonuç da yüzde 85 “evet” çıktı!
Rusya, olası ambargoları ne kadar kaldırır bilmem ama benzer bir tavrı ve sonucu Türkiye elde etse de, bu ülkenin uluslararası ambargoları kaldırma gücü, Rusya kadar olmayacağı gibi; ortada “pasaport” sorunu da vardır!

-*-*-

Çünkü, Tatar, Ertoğruloğlu ya da en azılı Türk milliyetçisi Kıbrıslı Türk dahil olmak üzere, kimse, “British” veya “Cypriot” pasaportlarından vazgeçip, “TC Pasaportu”nu tercih etmez!
Martaval okumaktan vazgeçin!

-*-*-

Şu andaki “çözümsüzlük” ortamı, ,ganimet yiyicilerle avantaj sağlayıcı hırsızların çıkarınadır!
O kadar!
Ve çözümsüzlüğün devamı adına, Tatar veya Ertoğruloğlu gibi ne bileyim “makam meraklısı” karakterlere koltuk sağlanıyor, onlar da sallıyor!

-*-*-

Yok sallamıyorlar da gerçekten dürüstçe konuşuyorlarsa, evlatları ve tüm yakınlarını ikna etsinler; İngiliz ve Kıbrıs pasaportlarını yaksınlar, sonra konuşsunlar!

-*-*-

KKTC yoktur!
KKTC olmadığı gibi, kimsenin “tanıtmak” gibi, “yasallaştırmak” gibi bir hedefi de bulunmamaktadır.

-*-*-

Haaa Kıbrıs Cumhuriyeti işinize geldiğinde “her türlü hakkınızı talep ettiğiniz” bir yasal devlet midir?
Evet yasal devlettir ve “Rum devleti” değildir.
Ama, “içine girersem azınlık olarak ezilirim” korkunuzun da en ciddi ilacı “federal çözümdür”...

-*-*-

İçte bağımsız, dışta tek kimlik!
Zaten bir şekilde öyle değil mi şu anda da?
Ertuğrloğlu veya Tatar’ın aileleri, yakınları, partilileri, UBP’liler, Avrupa’ya hangi kimlik ya da pasaportla gidiyor?
İngiltere’ye “KKTC” Pasaportu ile mi gidip shopping yapıyorlar?

-*-*-

Kişisel çıkar ve “korku” nedeniyle KKTC’yi savunan, hatta saldırganlaşan bazı tipler var!
Onların da evlatları, torunları ya “British” ya “Cypriot”tur!
UBP’de, “TC Kökenli” olmayan her üye, üç beş istisna dışında kesinlikle “Cypriot”tur!

-*-*-

Neden mi federal çözüm?
Çünkü, örneğin sevgili Erhan Arıklı’nın da sevgili Dursun Oğuz’un da yasal ve de gerçek anlamıyla “Kıbrıslı Türk” ya da “Kıbrıs Türkü” olmaları için bu şarttır!
Bilmem anlatabildim mi?

-*-*-

“Rumlar bizi istemez, Rumlar kabul etmez” demekten vazgeçin!
Maraş’ı yasal sahiplerine iade edin; salakça “dedeme aittir” saçmalıklarını durdurun...
Karşılığında Ercan’ı uluslararası uçuşlara açmak için gerekirse amuda kalkıp imza atın...
Karşılığında Mağusa Limanı’nı uluslararası gemi trafiğine kazandırın... 

-*-*-

Bunlar olmazsa mı?
Bunlar olmazsa, Kıbrıs Türk toplumu diye bir toplum kalmayacak...
İş bulan, Güney’de çalışacak...
Herkes, sahtekar faşistlerin hiç utanmadan “Rum pasaportu” hatta “Gavur pasaportu” dediği ama çatır çatır kullandığı pasaportlarla seyahat edecek...

-*-*-

Şehit yakınlarına sormak isterim; “babalarınız, dedeleriniz, evlatlarınız, kardeşleriniz, yakınlarınız, köylüleriniz”, bu toplum yok olsun diye mi mezara gitti?

-*-*-

Üzgünüm ama şunu dahi söyleyebilirim; “Federal çözüm kaderimizdir!”
Gerisi sadece tükeniştir!


Türkiye, Kıbrıs’ta siyaset 
değişikliğine mi gidiyor?

“... Karşı tarafından hakkına, hukukuna da saygımız var... Biz gerginlikten yana değiliz. Gerginlik bize bir şey kazandırmaz. Ekonomileri turizme dayalı olan Güney’i de olumsuz etkiler bu hava. Aşırı silahlanmayla tansiyonu yükseltmek ve yaratılan gerginliklerden dolayı turizm faaliyetlerini sürdürememek düşüncesi açısından ele alırsak umarım bu tarz yaklaşımlardan uzak dururlar. 
Biz her zaman haktan hukuktan barıştan yanayız.”

-*-*-

Yukarıdaki sözler kime ait?
Özker Özgür?
Değil!
Allah rahmet eylesin!

-*-*-

Peki Alpay Durduran veya Murat Kanatlı?
Değil!
Peki, Şener Levent yazmış olabilir mi?
O da değil!

-*-*-

Peki kimdir bu barış havarisi?
Kimdir bu haktan, hukuktan söz eden?
Silahlanma karşıtı, gerginlik karşıtı, neredeyse çözüm sevdalısı kahraman kim?

-*-*-

Ersin Tatar!
Evet, “bizim Ers!”
Bunları CNN Türk’e söylemiş!

-*-*-

Doktor değilim ama; biraz daha Türkiye’ye sokmazlarsa (neredeyse 115 gün oldu gidemiyor); bu sıcaklarda iki törene daha katılırsa; ister misiniz, “federal çözüme karşıyım, yaşasın birleşik Kıbrıs Cumhuriyeti” deyip, 1974 öncesine dönüşü savunsun!

-*-*-

Şaka bir yana; bu sözleri kendisinden işitmedim – okudum ama söylemişse; “Türkiye, çok önemli siyaset değişikliğine gitmek üzere”dir!
Dikkatli izleyin!

putin-001.jpg

İngiliz yayın kurumu Skya News, Recep Tayyip Erdoğan'ın Vladimir Putin'i Tahran'daki zirvede 50 saniye bekletmesi hakkında bir yorum yaptı. Sky News’e göre Putin, 2020’de Moskova’da Türk meslaktaşını en az 2 dakika bekletmişti. Şimdi Erdoğan, yaklaşık 1 dakika Putin’i bekletti. Maç berabere oldu… Putin’in Erdoğan’ı beklerkenki görüntülerde çok sıkıldığı gözden kaçmadı…

 

Bu yazı toplam 2063 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar