1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. “Neredeyiz, nereye varmak istiyoruz?”
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

“Neredeyiz, nereye varmak istiyoruz?”

A+A-

 

28-29 Mayıs 2016 tarihlerinde Baf’ta, Queen’s Bay Otel’de gerçekleştirilen “Kıbrıslılar’ın Sesi” Grubu’nun toplantılarına katılarak burada “kayıplar”la ilgili çalışmalarımızı, “Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu”yla ilgili düşüncelerimizi anlattık.

YENİDÜZEN gazetesinde son onbeş yıldan bu yana yürütmekte olduğumuz “kayıplar” konusundaki çalışmalarımızı fotoğraflarla anlattık ve “kayıplar” konusunda hangi noktada bulunduğumuzu, ne tür çalışmaların yapılması gerektiğini aktardık.

İki Toplumlu Kayıp Yakınları ve Katliam Kurbanları İnsiyatifi “Birlike Başarabiliriz” örgütünden Kıbrıslırum “kayıp” yakını Hristina Pavlu Solomi Patça da bizimle birlikte bir sunuş yaparak, gerek kendisi ve annesinin, gerekse diğer “kayıp” yakınlarının yaşamış olduğu acıları aktardı.

Babası ve erkek kardeşi Galatya’dan “kayıp” edilmiş olan Hristina Pavlu Solomi Patça, annesinin dokuz sene boyunca kendi acısına gömülü olarak bir tek “kayıp” oğlunun ve “kayıp” eşinin bulunması için çok aktif çalıştığını ve hayatta olan bir kızının da olduğunu kimseye söylemediğini anlattı. Hristina, annesinin “Oğlum dönecek, nerede yaşayacak?” kaygısıyla, eşinden miras kalmış parayı, “kayıp” oğlu için bir ev satın almak için kullandığını ve oğlu ve eşinin dönüşünü hep beklediğini anlattı.

“Kayıp” yakınlarının yaşadığı bu travmaların hiçbir zaman tedavi edilmediğini, bu acıların politikacılar tarafından hep kullanılmış olduğunu hatırlatan Hristina, “Kayıp yakınlarını ancak kaybından geride kalanlar bulunduğu zaman hatırlıyorlar ne yazık ki… Köylüm bir kadın senelerce bekledi, onu Kayıplar Komitesi’nden hiçbir psikolog hiçbir zaman aramadı, kendisine hiçbir bilgi verilmedi. Kaybından geride kalanlar bulununca onu ziyaret ederek “kaybın bulundu, alıp gömebilirsin” dediler ve bu kadın yaşadığı şok nedeniyle sesini kaybetti… Hala tam olarak konuşamıyor… Ona böyle bir şok yaşatmak yerine, “kaybı” hakkında yapılmakta olan çalışmalar hakkında bilgilendirilebilir ve psikolojik olarak hazırlanabilirdi… Bu hala yapılmıyor” dedi.

Hristina Pavlu Solomi Patça, Türkiye’nin elindeki bilgileri paylaşması gerektiğini, böylece “kayıp” yakınlarının rahatlayabileceğini belirtti… “Kıbrıs’ta temiz bir sayfa açabilmek için kayıplar sorununun çözümlenmesi lazımdır… Bunun için herkes elinden gelen yardımı yapmalıdır… Kayıp yakınları, kazılar hakkında bilgilendirilmeli, kendi kayıplarıyla ilgili ne tür çalışmaların yapılmakta olduğu onlara anlatılmalıdır…” dedi.

Hiçbir “kayıp” ailesinin bu acıların başkaları tarafından yaşanmasını istemediğini anlatan Hristina, devletten annesine bağlanmış olan bir maaş dışında herhangi bir yardım görmediklerini, kendi ayakları üstünde durmaya çalıştıklarını aktardı…

İki Toplumlu Kayıp Yakınları ve Katliam Kurbanları İnsiyatifi “Birlikte Başarabiliriz” örgütü lideri Hristos Eftimiu da yaptığı sunuşta, Kıbrıs’ta gerçeğin iyileştirici bir özelliği olduğunu, insanların gerçekleri öğrendikçe tabloyu tam olarak görebildiklerini belirtti.

Savaş suçu işleyen, emirleri veren sorumluların mutlaka bir şekilde hesap vermesi gerektiğini belirten Eftimiu, “Bu konuda dünyada yapılmış çeşitli çalışmalar vardır, bazıları suçlarını itiraf etmeleri karşılığında affedilmiştir, bazıları hapse gönderilmiştir. Biz bunu tartışıp ne tür bir model, ne tür bir ceza veya ne tür bir af istediğimizi iki toplum olarak açıklığa kavuşturmalı, karar vermeliyiz” dedi.

Hristos Eftimiu, “kayıp” yakınlarının “kayıplar”ın arandığı çalışmalara katılarak yardım etmesinin çok yararlı olduğunu da aktararak, “Biz halka açık pek çok etkinlik düzenledik ve Kıbrıs’ta neler yaşandığını tartıştık. Gerçeği duyan insanların mutlaka değişime uğradığına bizzat tanık olduk… Kayıp yakınları için tek tedavi, barıştır, Kıbrıs’a barışın getirilmesidir… Kayıp yakınları benzer şeylerin gelecekte yaşanmasını istemiyor” dedi.

Baf’taki toplantıda daha sonra “Kıbrıslılar’ın Sesi” Grubu üyelerinin sorularını da yanıtladık.

 

 

Bu yazı toplam 1556 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar