Başbakan açıkladı:
- Son 6 ayda MAAŞLAR ‘kendi gelirlerimiz’ ile ödendi.
Elbette önemli bir gelişme….

***

Yine de bu sonuç acı gerçeği vuruyor yüzümüze...
• “Bütçe denkliği”ne dair kriter bu.
• Maaş ödemek!..
Ama son 6 ayda her akşam 1 milyon dolar borçla uyumaya devam ediyoruz yine...
Çünkü tek bir kuruş ‘yatırım’ yapacak paramız yok henüz.
Maaşlar ödense de ‘bütçe’ açık vermeye devam ediyor.
Her yastığa koyduğumuzda başımızı, 1 milyon dolar yazıyor kasa!..

***

‘Maaşlar ödendi’ ancak neye rağmen?
- Elbette sırtımızdaki yüke.

***

Yeni bir araç 10 bin Euro’ya limanımıza kadar geliyor...
Sonra!..
• % 4.4 ‘Rıhtım Vergisi’ var.
• 440 Euro.
• % 2.5 Güvenlik Fonu var.
• 250 Euro.
• % 6 ‘Kayıt Harcı’ var.
• 600 Euro.
• % 4 ‘stopaj’ var.
• 400 Euro.
• Gücüne göre arabanın ‘Fiyat İstikrar Fonu’ var,  1.100 Euro.
• 200 Euro da seyrüsefer
• Yani arabamız oldu 12 bin 990 €
Bitmedi!..
• % 20 de KDV var.
• 2.598 Euro da öyle!
• Yani oldu arabamız 15.588 €
Bir de satıcının kâr payı elbette!
(Bu hesaplama ‘en ucuz’ sıfır kilometre bir araba için yapıldı!)

***

Peki tüm bu parayı kim ödüyor, satıcı ya da ithalatçı mı sandınız?
Siz ödüyorsunuz!..
Biz ödüyoruz!..
10 bin Euro bir araba böylece 17 bin Euro’ya park ediyor garajımıza.

***

Pek çok farklı ürün ya da hizmette durum aynıdır.
İşte ‘kasa’ böyle denkleşir.
Ama bunun adına ‘ekonomi’ denmez.
Sırf ‘maaş ödemek’le de  ileri gidilmez.
Gitse ‘Yunanistan’ giderdi.
Çok da iyi maaş ödüyordu üstelik (!)