1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. “Niçin diyet yapamıyorum?”
“Niçin diyet yapamıyorum?”

“Niçin diyet yapamıyorum?”

“Niçin diyet yapamıyorum?”

A+A-

 

Dilara Topcan

Kendinize sıkça sorduğunuz ‘niçin diyet yapamıyorum?’ sorusunun cevabı tam da düşündüğünüz gibi yalnızca sizde saklı... Yani bu cevap ne eşinizde, ne çocuklarınızda, ne de iş yaşamınızdaki aksaklıklarda gizli… Kısacası başkalarının yaşamı kendi yaşamınızın belirleyicisi olmamalı. Bu doğrultuda kendi yaşamınızla ilgili yapamadıklarınızın sorumlusu olarak başkalarını da göstermemelisiniz. Eğer zihnen kararlıysanız birçok şey gibi diyetinizi de başarıya bir şekilde ulaştırabilirsiniz. Unutmayın ara sıra engebeli yollarla karşılaşsanız da mutlak kararlılık ve sabırla hedefe ulaşmanız her zaman için ‘yüzde yüz’ oranla mümkündür…

HUZURSUZ VE MUTSUZ MUSUNUZ?
Huzursuzluk ve mutsuzluk sağlığımızı negatif yönde etkileyen iki yakın arkadaş…  İç huzurumuz  ve mutluluğumuz bozulunca adeta domino taşı misali tüm dengelerimiz de altüst olabiliyor. Tabii bu durum diyetimizi de negatif yönde etkiliyor…
Aslında iş, içsel anlamda kendimizi olumlu yönde değiştirmekte bitiyor.  Eğer biz birey olarak yeterince sağlam bir duruş sergiler ve içsel olarak daha sağlam bir yapıya sahip olursak, yaşam biçimimiz ve diyetimizi de hiçbir dış unsurun etkilemesine izin vermeyiz. Kendi yaşamımıza daha fazla sahip çıkabilir, bu sayede dıştan gelen negatif etkilere de daha kapalı kalarak iç huzurumuzu ve mutluluğumuzu da koruyabiliriz. Böylelikle yaşamımızı daha sağlıklı bir biçimde sürdürme şansını da yakalamış oluruz. Yani kısacası iş yine ‘bizde’ bitiyor…

BELKİ DE HUZUR VE MUTLULUKTAN ‘KORKUYORSUNUZDUR’
Huzursuzluk ve mutsuzluğa alışmışsanız onlardan kopmanız daha zorlayıcı olabiliyor. Evet bu söylem mantıksız duyulsa da bizler alıştığımız negatif durumlara da bir çeşit bağlılık ya da en kötüsü de bağımlılık hissedebiliyoruz. Bu alışkanlığımız da tabii ki  daha sağlıklı bir yaşam biçimini benimseme ve daha mutlu ve huzurlu olabilme seçeneklerimizi de kendi kendimize imha etmemize yol açıyor.
Eğer siz de böyle bir sorun yaşıyorsanız ya da en azından yaşadığınızı düşünüyorsanız bir psikolog ya da terapistten bu konuyla ilgili destek almayı mutlaka denemelisiniz.

ALIŞKANLIKLARIMIZLA VEDALAŞMAK DA ZOR…
Ne yazık ki bizler iyi kötü her türlü alışkanlığımıza bağlanıyoruz. Özellikle de diyet ve sağlıklı yaşam sürecimizi etkileyen negatif alışkanlıklarımızdan kopmak da aşırı derecede acı verici olabiliyor. Örneğin akşamları televizyon karşısında atıştırığımız cips ve çikolata bizler için konfor verici bir alışkanlıksa, sağlıklı yaşam ve diyet süreci için bu alışkanlıkla vedalaşma düşüncesi bile bireyin kendisini mutsuz hissetmesine yol açabiliyor. Bu nedenle eğer diyet yapamama ya da diyeti sürdürememe nedenleriniz arasında bu tip endişeler de yatıyorsa lütfen bu durumu bir an önce farkedin ve gerekirse bu konuyla ilgili bir uzmandan destek alın…

DAHA SAĞLIKLI BİR BEDENE SAHİP OLMAK İSTER MİSİNİZ?
Tam da bu noktada daha mutlu, huzurlu ve tabii ki sağlıklı bir ‘siz’in nasıl olabileceğini düşünmeyi deneyin. Bu düşünce size ütopik gelse de ciddi ciddi bunu hayal edin. Öyle bir durumda kendinizi nasıl hissederdiniz? Daha sağlıklı bir beden sizi mutlu eder miydi? Daha fit olmak, dilediğiniz her şeyi ‘göbeğinizi ya da kalçanızı saklamadan giyebilmek’ nasıl olurdu? Cevabınız olumlu yöndeyse neden şimdi bir adım atmıyor ve bir an önce hem bedenen hem de ruhen daha iyi hissedebilmek adına yola çıkmıyorsunuz?

DİYET YAPMAK KESİNLİKLE ZOR DEĞİLDİR…!
Ah şu algılarımız… Hayatımızda varolan birçok şey gibi diyet sürecini de bir sürü negatif düşünceyle süsledik ne yazık ki…  Bu süreç kimine göre özgürlüğü kısıtlıyor, kimine göre hayatın tadını yokediyor, kimine göre ise aşırı derecede irade gerektiriyor… Halbuki bu algılar büyük ölçüde yanlış… Eğer bu algılarla yola çıkmaya çalışırsak iki adım sonra vazgeçme şansımız ise yüzde doksandokuz…
Esasında diyet süreci yalnızca ‘biraz disiplin’ istiyor, o kadar… Kendi bünyesinde bile diyetisyeniniz kontrolünde size özgü bir sistem oluşturmak da mümkün. Sizden mükemmel bir başarı bekleyen de yok. Yalnızca hedef mümkün olan en doğru zaman aralığında sizi daha sağlıklı bir ‘siz’e dönüştürebilmek, o kadar… Ayrıca süreç dahilinde size zihnen ve bedenen daha kaliteli bir yaşam stili kazandırıyor olması da işin bonusu…

ÖNERİ: BU SEFER ‘EGZERSİZLE’ YOLA ÇIKIN…
Sağlıklı yaşam sürecine egzersiz yapmaya başlayarak da adım atabilirsiniz. Sonrasında egzersiz sayesinde kendinizi daha sağlıklı hissetmeye başladığınız an sağlıklı beslenme ve diyet sürecine de adım atabilirsiniz.
İlk etapta egzersiz size uzak görünse de severek yapacağınız bir fiziksel aktiviteye başladığınız zaman bu düşüncenizin tamamen değişime uğrayacağını farkedeceksiniz. Mesela yarın sabah uyanır uyanmaz bir spor salonuna yazılabilir, ya da en güzeli severek yapabileceğiniz ve beden sağlığınıza da uygun olan bir egzersiz grubuna kaydınızı yaptırabilirsiniz. Unutmayın sadece deneyerek bir şey kaybetmez hatta kazançlı dahi çıkabilirsiniz…

Hepimiz için başta sağlık ve huzurla dolu bir hafta olsun… Sevgiyle kalın…

Bu haber toplam 7001 defa okunmuştur
Adres Kıbrıs 279. Sayısı

Adres Kıbrıs 279. Sayısı