Ülkede ilk kez görülen ve sivrisineklerden bulaşan 'Batı Nil Virüsü' ölüme neden oldu, Lefkoşa Devlet Hastanesi'nde tedavi gören Hilmi Bolel hayatını kaybetti. Kontrol amaçlı Lefkoşa Devlet Hastanesi’nde tutulan 7 kişinin kan örnekleri Türkiye’ye gönderildi.

Sağlık Bakanlığı, Hilmi Bolel’in hayatını kaybetmesinin ardından açıklama yaptı, Bolel’in “kardiak ve solunum arresti gerçekleşerek” hayatını kaybettiğini duyurdu.

Bolel’in kalbinin durduğu ve hayata döndürülemediği ifade edildiği açıklamada; “7 kişi daha kontrol amaçlı hastanemizde tutulmaktadır. Hastaların kan ve BOS örnekleri Türkiye’ye gönderilmiştir. Sonuçlar yine kamuoyuyla paylaşılacaktır.” denildi.

BELİRTİLER: HALSİZLİK, YORGUNLUK, ATEŞ, İSHAL… YENİDÜZEN’e konuşan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Nesil Bayraktar, halsizlik, yorgunluk, kas güçsüzlüğü ateş ve ishal şikayetleri olan kişilerin acilen doktora başvurmasını önerdi.

BAYRAKTAR: “ÖZEL İLAÇ YOK, DEVLET LABARATUVARI YETERSİZ”…Bayraktar, sinekten bulaşan virüs için özel bir ilaç olmadığına değinerek, Devlet Laboratuvarı’ndaki eksikliklere dikkat çekti, hastalığın tanısının konulması için yurt dışına ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.

Sağlık Bakanlığı: “Evlerimizin ve bahçelerimizin etrafında birikmiş ve bir haftadan fazla bekleyen su kaynaklarını ortadan kaldıralım.”
 

Dila ŞİMŞEK

Ülkede ilk kez görülen ‘Batı Nil Virüsü’nden ilk kayıp yaşandı, Hilmi Bolel isimli hasta hayatını kaybetti.

Kontrol amaçlı Lefkoşa Devlet Hastanesi’nde tutulan 7 kişinin ise kan örneklerinin Türkiye’ye gönderildiği Sağlık Bakanlığı tarafından açıklandı.

YENİDÜZEN’e konuşan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Nesil Bayraktar Dr. Bayraktar, halsizlik, yorgunluk, kas güçsüzlüğü ateş ve ishal şikayetleri olan kişilerin acilen doktora başvurmasını istedi, Devlet Laboratuvarı’ndaki eksikliklere dikkat çekti.

Bayraktar, sinekten bulaşan virüs için özel bir ilaç olmadığına değinerek, hastalığın tanısının konulması için yurt dışına ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.

Sağlık Bakanlığı: 7 kişinin örnekleri Türkiye’ye gönderildi

Sağlık Bakanlığı, Hilmi Bolel’in hayatını kaybetmesinin ardından açıklama yaptı, Bolel’in “kardiak ve solunum arresti gerçekleşerek” hayatını kaybettiğini duyurdu.

Bolel’in kalbinin durduğu ve hayata döndürülemediği ifade edildiği açıklamada; “Lefkoşa Devlet Hastanemiz Genel Yoğun Bakımı’nda Batı Nil Virüsü teşhisiyle yatmakta olan, Hilmi Bolel dün kardiak ve solunum arresti gerçekleşerek kaybedilmiştir. Ailesine başsağlığı dileriz. Dün itibariyle 7 kişi daha kontrol amaçlı hastanemizde tutulmaktadır. Hastaların kan ve BOS örnekleri Türkiye’ye gönderilmiştir. Sonuçlar yine kamuoyuyla paylaşılacaktır.” denildi.
Sağlık Bakanlığı açıklamasında, sivrisineklerin yol açtığı hastalığa karşı önlemler çerçevesinde vatandaşların ne yapması gerektiğine de yer verildi ve şu uyarılarda bulunuldu:
“Sivrisinekler, üremek ve çoğalmak için uygun su kaynaklarına ihtiyaç duyar. Bu su kaynakları, sazlık, bataklık, göl gibi doğal alanlar olabileceği gibi bahçemizdeki bir saksının dibinde, kullanılmayan bir araba lastiğinde ve plastik bir kovada bekleyen su birikintisi de olabilir. Evlerimizin ve bahçelerimizin etrafında birikmiş ve bir haftadan fazla bekleyen su kaynaklarını ortadan kaldıralım. Su depoları ya da varillerin üzerini kapatıp, kovalarda bekleyen suları sık sık boşaltalım. El arabaları vb. ekipmanlarda bekletilen suları boşaltalım. Çatı yağmur su oluklarını temizletelim. Saksı diplerinde bekleyen suları boşaltalım.”

Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Nesil Bayraktar:

“Bireysel önlemler alın”

Sağlık Bakanlığı’nın önceki gün yaptığı açıklamada ülkede 3 Batı Nil Virüsü vakası tespit edildiğini belirtmesi üzerine Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Nesil Bayraktar, alınması gereken önlemleri ve belirtileri anlattı.

YENİDÜZEN’e konuşan Bayraktar, “Bu virüs, sivrisinekten insana geçiyor. İnsanlar bireysel olarak önlem almalı, sinek ilacı kullanmanın yanı sıra özel mülklerindeki havuz ve su birikintilerini temizlemeli” dedi.

Batı Nil Virüsünün belirtileri nelerdir?

Dr. Bayraktar, virüsün belirtilerinin halsizlik, yorgunluk, kas güçsüzlüğü ateş ve ishal olduğunu kaydetti. “Bu belirtiler basit gibi görünüyor. Ancak, %2 ve %5 arası vakalarda ölümle sonuçlanabiliyor. Bu virüs sivrisinekten geçtiği için, insanların bireysel olarak kimyasal önlem alması gerekiyor” dedi.

Belirtilen şikayetleri olan kişilerin acilen bir uzmana danışması gerektiğini vurguladı. Bayraktar, “Aslında bu virüs için özel bir ilaç yok. Bunun tanısını koymak için bile yurt dışına ihtiyaç duyuyoruz. Ne yazık ki Devlet Laboratuvarımız yeterli değil” şeklinde konuştu.

Bayraktar, virüsün insana bulaştığı anda 7 ile 10 gün arasında etkisini gösterdiğini kaydetti.

Nasıl önlem alınır?

Virüsten korunmak için bireysel önlem alınması gerektiğini vurgulayan Bayraktar, “Bataklıkların dışında, bakımsız havuzlar ve özel mülklerdeki su birikintileri sivrisineklerin çoğalmasına sebep oluyor. Özel mülk olduğu için çoğu alana devlet müdahale edemiyor. Bu sebeple yurttaşlar olarak bizlerin bir şeyler yapması gerek. Örneğin bir komşunuz yıllardır evine gelmiyordur, süs havuzu veya yüzme havuzu bakımsız haldedir, bunu şikayet etmeliyiz” dedi.

“Mevcut hal buyken, insanlar önlemlerini kendisi alsın, yerel yönetimden tedbir beklemesin…”

Bu virüsün adada zaten olduğunun, yeni bir şey olmadığının altını çizen Bayraktar, daha önce benzeri vakaların görüldüğünü kaydetti. Dr. Bayraktar, sözlerine şöyle devam etti: “Yerel yönetimde ve özel mülke müdahale edilmemesi, yasalardaki bazı eksiklikler nedeniyle bu gibi virüsler bakımsız bölgelerde oluşuyor. Daha önce uzmanlar olarak uyarıda bulunmuş ve önlem alınmasını istemiştik. Artık ‘bataklık’ kelimesini bile kullanmak istemiyoruz, çünkü ilkel çağda değiliz. Mevcut hal buyken, insanlar önlemlerini kendisi alsın, yerel yönetimden tedbir beklemesin… Yeterli şartlara sahip olmadığımız için, virüs tanısını koymak için bile yurtdışına gönderiyoruz ve seri yanıt alamıyoruz. Bu, bizlerin sürekli olarak yaşadığı genel bir sorundur”

“Çok düşük oranlarda ölümlere yol açabilir”

Sağlık Bakanlığı, önceki gün yaptığı açıklamada; Batı Nil Virüsü’nün nadiren nörolojik semptomlara ve çok düşük oranlarda ölümlere yol açabildiğine dikkat çekilmiş, virüsün 50 yıldan fazladır birçok ülkede bildirildiği kaydedilmişti.

Yaz boyunca ve sonbaharın erken dönemlerinde görülür

Hastalığın genelde mevsimsel olduğu, yaz boyunca ve sonbaharın erken dönemlerinde görüldüğü belirtilen açıklamada, salgın bölgelerinin başlıca kuş göç yolları üzerinde yer aldığı, sivrisineklerin taşıyıcı kuşlardan beslenirse, virüsü alarak insanlara bulaştırabildikleri ifade edilmişti.

Çoğunlukla Afrika, Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Amerika ve Batı Asya’da görülen BNV’nin ülkede ilk kez tespit edildiği vurgulanan açıklamada, “2018 yılında Avrupa’da olgularda artış saptanmış, İtalya ve Yunanistan’da salgın gelişmiş, az da olsa ölümler olmuş ve yine 2018 yılında Türkiye’de de 26 vaka bildirilmiştir” denilmişti.

Sivrisinekler ile bulaşır… İnsandan insana bulaşması mümkün değil

Batı Nil Virüsü’nün sivrisinekler ile bulaştığı vurgulanan açıklamada,  virüsün insandan insana bulaşmasının mümkün olmadığı, damlacık, tükürük, el sıkışma veya öpüşme yolu ile asla bulaşmadığına dikkat çekilmişti.

Hastaların yaklaşık yüzde 20’sinde ateş görüldüğü ifade edilen açıklamada, “Yaşamı tehdit etmeyen hafif semptomlar ile giden ve birkaç günde kendiliğinden iyileşen bir hastalık görülür” denilmişti.