Nüfus polemiği
İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars ile Cumhurbaşkanı Akıncı’nın ‘nüfus’ konusunda verdiği rakamlar ‘kafa karışıklığı’ yarattı.
İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, yurttaş sayısını 252 bin 497, nüfusu da 374 bin 299 olarak açıklarken, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın “yurttaşlık" verileri olarak "220 bin ile 252 bin" rakamlarını karşılaştırmak yerine, “220 bin mi doğru, 350 bin mi?” yönündeki sorgulaması tartışmaya neden oldu.
Ayşe GÜLER
İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars ile Cumhurbaşkanı Akıncı’nın ‘nüfus’ konusunda verdiği rakamlar ‘kafa karışıklığı’ yarattı.
İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, KKTC yurttaşlarının sayısının 252 bin 497, geçerli izinli kişi sayısının 121 bin 802, toplam rakamın da 374 bin 299 olduğunu açıklamasına rağmen, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın “yurttaşlık" verileri olarak "220 bin ile 252 bin" rakamları yerine, “220 bin mi doğru 350 bin mi?” yönündeki sorgulaması tartışmaya neden oldu.
Cumhurbaşkanı Akıncı, 2015-16’da dönemin İçişleri Bakanlığı’nın yurttaş sayısını 220 bin olarak verdiğini, bugünlerde aynı bakanlığın söz konusu sayıyı 350 bin olarak açıkladığını kaydetti,
“220 bin olan rakam şimdi 350 bin olduysa 130 bin fark nasıl oluştu?” diye sordu.
Bilindiği üzere Maliye Bakanı Serdar Denktaş ise daha önce ülkede 800 bin yaşayan nüfus olduğunu düşündüğünü ifade etmişti.
Devletin 3 farklı kanadından, nüfusla ilgili yapılan açıklamalar vatandaşlar arasında kaygı yaratıyor.
İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars ne dedi?
- KKTC yurttaşlarının sayısı 252 bin 497
- Geçerli izinli (çalışma, ikamet) kişi sayısı 121 bin 802
- Toplam nüfus 374 bin 299.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ne dedi?
- “2015-16’da İçişleri Bakanlığı, yurttaş sayısını 220 bin olarak vermişti. Bunun 190 bini yurt içinde, 30 bini yurt dışındaydı”
- “Bugünlerde aynı İçişleri Bakanlığı 350 bin diyor. Meclis’te 252 bin dendi. 350 bin rakamı toplamı için yani tüm KKTC kimliği taşıyanların rakamı olarak verildi”
- “Bu rakam doğruysa 100 bin civarında yurt dışında yaşayan KKTC yurttaşı var. Üç yıl önce 30 bin olan bu rakam, şimdi gerçekten 100 bine mi ulaştı? 220 bin olan rakam şimdi 350 bin olduysa 130 bin fark nasıl oluştu?”
- “Benim iddiam 130 bin vatandaş yapıldı iddiası değildir. Ancak hangisi doğrudur? Benim sorguladığım budur”
“Tartışmalar, kurumları itibarsızlaştırıyor”
Son nüfus sayımının 2011’de yapılması, üzerinden 8 yıl geçmesinin ardından, ‘değişen’ popülasyona yönelik tartışmalar sürerken, YENİDÜZEN ilgili taraflarla görüştü.
PRIO Kıbrıs araştırmacısı Mete Hatay, ifade edilen rakamların kafa karışıklığı yaşandığını, kamuoyundaki tartışmalar nedeniyle tüm devlet daireleri ile istatistik kurumlarının itibarsızlaştırıldığını dile getirdi.
Hatay, ülkede kayıttan düşmüş öğrenci nüfusu olduğunu, bu kişilerin de adada olduğunun bilindiğini söyledi.
Göç, Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi (CMIRS) Direktörü Mine Yücel de nüfusu bilinmeyen ülkenin, herhangi bir şekilde politikasını ve kalkınma planını oluşturmasını mümkün olmadığını ifade etti.
‘Nüfus’ konusunda sayının önemli olmadığını da belirten Yücel, “Ülkede 1 milyon kişi olduğu açıklansa da bunlar sadece sayıdır… Bu konudaki tek gerçek, bizim yaşadıklarımız, artan cinayetler, günü birlik kavgalar tacizler, hırsızlıklar, trafikte yaşanan sorunlardır” dedi.
“Adrese dayalı nüfus kayıt sistemi 2020’de tamamlanacak”
Öte yandan DPÖ Müsteşarı Ödül Muhtaroğlu da kurum ile İçişleri Bakanlığı’nın verdiği rakamların örtüştüğünü belirtti.
Muhtaroğlu, şu anda insanları eve kapatarak, nüfus sayımı yapma döneminin geçtiğini dile getirerek, adrese dayalı nüfus kayıt sisteminin devreye girmesi için çalışmaların sürdüğünü kaydetti.
Projenin 2020 yılında tamamlanmasının öngörüldüğünü de aktaran Muhtaroğlu, “Sokaklar kalabalık deniliyor, nüfus tahminleri yapılıyor. Bunlar bilimsel değil” dedi.
İLGİLİ KESİMLER NE DÜŞÜNÜYOR?
PRIO Kıbrıs araştırmacısı Mete Hatay, ifade edilen rakamların kafa karışıklığı yarattığını, kamuoyundaki tartışmalar nedeniyle de tüm devlet daireleri ile istatistik kurumlarının itibarsızlaştırıldığını dile getirdi.
PRIO Kıbrıs araştırmacısı Mete Hatay:
“Kayıttan düşmüş öğrenci nüfusu var, ülkede oldukları biliniyor”
“İfade edilen rakamlar kafa karıştırıcı. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, belirsiz ve çelişkili rakamların üzerine gidiyor. Kamuoyundaki tartışmalar nedeniyle tüm devlet daireleri, istatistik kurumları itibarsızlaştırıldı. Çok iyi çalışan yerler olmamasına rağmen, birçok istatistiktik veri buradan çıkıyor. Hiçbir yer kayıt altında değil algısı yaratılıyor. İnsanların kafası karışıyor. Farklı kaygılar yaratıyor. Ülkede yurt dışında yaşayan kişilerle ilgili veri yok, olmalı…
Bununla birlikte yüklü miktarda kayıttan düşmüş öğrenci nüfusu var. Bu kişilerin, ülkede olduğu biliniyor. Mesela, 3. dünya ülkelerinden gelen, deport edilmesi zor olan kişiler var. Ülkeye yoğun bir kayıt dışı nüfus artışı başladı. Özellikle 3. dünya ülkelerinden gelip, çıkış yapmayan kişiler var. Aslında bu kişilerin girişleri Muhaceret Dairesi’nden belli, öğrenci kayıtları da bulunabilir. Sistem dışında kalanlar da kanunsuz ziyaretçiye dönüşüyor. Özellikle son 4 yılda yoğun şekilde 3. dünya ülkelerinden öğrenci müşteri devşirmesine gidildi. Birçok insan cüzi miktar para vererek, ön kayıtla adaya geldi. Bu konuda acenteler türedi. Yurt dışında yapılan reklamlarda ‘KKTC çalışacağınız, okuyacağınız bir yer olarak’ ifade ediliyor.
İş dünyasındaki sermaye, 3. dünya ülkelerinden gelen kişilerle Türkiye’den de ucuz bir iş gücüyle karşılaştı. Örneğin inşaatlara bakıldığında, Vietnamlı, Afrikalı işçileri görüyoruz.
Nüfusla ilgili kayıtla belli. KKTC yurttaşı kaç kişinin emekli, çalışan, asker veya öğrenci olduğu belli.
Çalışma Dairesi’nde sigortalı, memur, emekli sayısı mevcut. Buna bakıp, KKTC vatandaş nüfusunu bulmak kolay. KKTC vatandaşı olmayan kayıtlı işçi, aktif ya da pasif öğrenci sayısı da bulunabilir.
Bir tek geriye kayıt dışı işçi kalıyor. Bu veri de Muhaceret Dairesi’nden bulunabilir.
Nüfus sayımı yapılabilir. Tabii ki kayıt dışını ölçmek zor. Bence ülkede defacto nüfus 400 bine yakın, KKTC vatandaşı 220 bin civarında…”
YÜCEL: “TEK GERÇEK”… Göç, Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi (CMIRS) Direktörü Mine Yücel de ‘nüfus’ konusunda sayının önemli olmadığını belirtti, “Ülkede 1 milyon kişi olduğu açıklansa da bunlar sadece sayıdır… Bu konudaki tek gerçek, bizim yaşadıklarımız, artan cinayetler, günü birlik kavgalar tacizler, hırsızlıklar, trafikte yaşanan sorunlardır” dedi.
Göç, Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi (CMIRS) Direktörü Mine Yücel:
“Sayı değil, nüfus politikası önemli”
“Birçok kez bu konuda açıklama yaptık. Nüfusun birçok bilinmeyeni var. DPÖ’nün açıkladığı rakamlarla ilgili sıkıntılar oldu geçmişte. Bugün de hükümet kaynaklarından farklı açıklamalar var. Nüfusu bilinmeyen ülkenin, herhangi bir şekilde politikasını, kalkınma planını oluşturması mümkün değil. Yapılması gereken en sağlıklı şey, şeffaf şekilde elimizde olan ne varsa, hiç çekinmeden toplumla paylaşmak. En kısa sürede de ciddi, uluslararası kurumların gözetiminde sayım yapılması gerekiyor. Nüfusun ne olduğu belirlenmelidir. Nüfus sayısını bilmek yetmez, bu konuda ciddi nüfus politikası oluşturulmalı. Her önüne gelen ülkeye geliyor, farklı sektörler şişiriliyor.
Nüfus politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yasa dışı olan herkesin kayıt altına alınması ya da deport edilerek, gönderilmesi gerekiyor. Bu durum, ülkede sosyal sorunlara da yol açıyor. Yakın zamanda, ülkede güvenlikle ilgili ciddi kaygılar olduğu yönünde çalışmalarımız oldu.
Aslında bu noktada sayı da önemli değil. Ülkede 1 milyon kişi olduğu açıklansa da bunlar sadece sayıdır… Bu konudaki tek gerçek, bizim yaşadıklarımız, artan cinayetler, günü birlik kavgalar tacizler, hırsızlıklar, trafikte yaşanan sorunlardır. Ekonominin kaldıramayacağı, özellikle sağlık ve eğitimin üzerine ciddi nüfus yükleniyor.
Nüfusla ilgili ortaya atılan rakamlar birbirine yakın değil. Bu konuda ilk başta Denktaş açıklama yaptı, nüfusun 800 bin olduğunu düşündüğünü ifade etti. Son günlerde DPÖ’nün sunduğu rakamlar da var. Aslında, DPÖ’nün tablolarına bakıldığında, onlar da birbirini tutmuyor. Kaynakların açıklandığı yaş grupları dünya standartlarında değil. Kurumların güvenilir olması için dünya standartlarına göre çalışmamız gerekiyor. Bu noktada en basit yol; nüfus sayımı… Aslında sayılarla ilgili açıklanmayan şeyler kayıt dışılıkla yatıyor. Ülkede ciddi kayıt dışılık var. Örneğin İçişleri Bakanı ülkede 59 bin yabancı öğrenci olduğundan bahsediyor. Toplamda 120 bin öğrenci olduğunu biliyoruz. 13 bin öğrenci KKTC nüfusundakiler, 40-50 bini TC uyruklular. Yabancı uyruklu öğrenciler de var. Toplamı 90 bin oluyor. Bu durum da aslında ülkede 30 bin civarında kaçak öğrenci olduğunu gösteriyor. Bu kişiler, öğrenci izni ile gelip, okula devam etmiyor.”
DPÖ Müsteşarı Ödül Muhtaroğlu da insanları eve kapatarak, nüfus sayımı yapma döneminin geçtiğini dile getirerek, adrese dayalı nüfus kayıt sistemine yönelik çalışmaların 2020’de tamamlanacağını aktardı. Muhtaroğlu, “Sokaklar kalabalık deniliyor, nüfus tahminleri yapılıyor. Bunlar bilimsel değil” dedi.
DPÖ Müsteşarı Ödül Muhtaroğlu:
“Sokaklar kalabalık deniliyor, nüfus tahminleri yapılıyor. Bunlar bilimsel değil.
“ Kurumumuz tarafından, 2018 yılına dönük nüfus projeksiyonu 372 bin 486 olarak açıklanmıştı. Bu çalışmada; ülkedeki yabancı uyruklu öğrencileri, çalışma izinli yabancıları, yabancı uyruklu kişilerin ailelerini ve çocukları da dikkate almıştık. Refakatçi ve ziyaretçi izinlilerden de çalışmaya dahil edilmişti. 18 yaşından büyük kişileri, bu izinlerle takip etmiş, 18 yaşından küçük olanlarla ilgili de Eğitim Bakanlığı verilerinden kayıt elde etmiştik. Çalışmaya ayrıca ülkede ikamet eden vatandaşları da eklemiştik. Yüksek Seçim Kurulu, geçtiğimiz yıl yapılan seçimde vatandaş ve seçmen sayısını açıklamıştı. Bunun yanı sıra çalışmaya doğum ölüm oranları da ekleniyor, onları da kullanıyoruz. Bunları dikkate alarak, çalışmayı toparlamış, 372 bin 486 kişiye ulaşmıştık. Bilindiği üzere; dejure nüfus sayısına turistler ve kolordu askerleri de dahil edilmez. İçişleri Bakanı’nın yaptığı açıklamalarla gördük ki verilen rakamlar, çalışmamızla örtüştü, yakın çıktı. Bakanlık tarafından yapılan çalışma 2019 Mart itibarıyla… Kendi yaptığımız çalışmanın doğruluğu açısından güven duyduk.
Kafalarda karışıklık olmasın. Şu anda kamuoyunda farklı tahminler yapılıyor. Sokaklar kalabalık deniliyor. Nüfus tahminleri yapılıyor. Bunlar bilimsel değil. Bizim yaptığımız çalışma, idari kayıtları da destekliyor. Ülkeye senede 1 milyon 200 bin turist geliyor. Güney’den geçişler de oluyor. Bunlar nüfusa dahil edilmez. Şu anda insanları eve kapatarak, nüfus sayımı yapma dönemi geçti. Böyle bir sayım yapılmayacağını düşünüyorum. Çağdaş dünyanın uyguladığı, adrese dayalı nüfus kayıt sisteminin devreye girmesi için çalışmalar sürüyor. Şu anda Türksat çalışmalarına devam ediyor. Belediyelerle işbirliğinde, yeni sokaklar, binalar, cadde ve yollar bu projeye dahil edilecek. Belediyelerle işbirliği ile adresler ve insanlar kayıt altına alına alınacak. Projenin 2020 yılında tamamlanması öngörülüyor. Bu uygulamada Güney’de başladı. Bir gün içerisinde değil, 3-4 ay içinde tüm hanelerle randevu alınarak, tespitler yapılacak. Nüfus sayımları 10 yılda bir yapılıyor. Ülkedeki son sayım; 2011’de gerçekleşti. Bu çalışmada da alt yapı tamamlandıktan sonra sayım yapılacak.”