1. YAZARLAR

  2. Derya Beyatlı

  3. Nükleer Güncesi
Derya Beyatlı

Derya Beyatlı

Nükleer Güncesi

A+A-

26 Nisan 1986 Cumartesi, Çernobil Rosatom Nükleer Santrali, Ukrayna, SSCB. 4’üncü reaktörde arızaya bağlı patlama. İlk açıklamalara göre 30 ölü...

27 Nisan 1986 Pazar, Nükleer Santralin 3 Km uzağındaki Pripyat Şehrinin boşaltılması. Mayıs günü kutlamalarına hazırlanan 50,000 kişinin her şeylerini geride bırakıp gitmesi...

28 Nisan 1986 Pazartesi Forsmark Nükleer Santrali radyasyon seviyesinin normalin üzerinde olduğunu belirten alarmların çalması. Çernobil santralının 1100 km uzaklığında, İsveç’te. 

29 Nisan 1986 Salı, Norveç, Avusturya, İngiltere ve Karadeniz’de yüksek radyasyon seviyeleri tespit edilmesi. 

4 Mayıs 1986 Pazar, 25 km uzaklıktaki Çernobil Şehrinin boşaltılması. Toplam 250,000 kişinin facia sonrası başka şehirlerde başka hayatlara tutunmak zorunda bırakılması...

14 Mayıs 1986 Çarşamba, Rosatom tarafından işletilen Çernobil Nükleer Santralindeki patlamayı daha fazla dünyadan gizleyemeyen SSCB Başkanı Gorbatchev’in patlamanın olduğunu açıklaması. Olaydan dolayı 56 kişinin hayatını kaybettiğini belirtmesi. 

Haziran 1986, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda’da, 2500 Km uzaklıkta, Çernobil felaketinden kaynaklanan asit yağmurlarından etkilendiği tespit edilen 10,000 çiftlikteki hayvan üretimine kısıtlamalar getirilmesi. Bu kısıtlamalar 2012 yılına kadar, 26 yıl boyunca devam eder. Bu süre içerisinde 1,000,000 üzerinde hayvanın asit yağmurlarından etkilendiği açıklanır.

Sovyet yetkililerden gelen açıklama 56 kişide kaladursun, 2005 yılında Birleşmiş Milletler, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ve Dünya Sağlık Örgütü temsilcilerinin oluşturduğu Çernobil Formu bölgede felaketin direk sonucu olarak toplam 4000 ölüm olduğunu ortaya koyar.

2006 yılında yayınlanan Torch Raporu Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın amacının Nükleer Enerji’yi savunmak olduğunu hatırlatırken bu rakamın esasta 30,000-60,000 ölüm arası olduğunu iddia eder. Aynı yıl yayınlanan Greenpeace raporu ise Çernobil felaketinin 200,000 cana mal olduğunu açıklar.

Almanya’da 2008 yılında yapılan bir araştırma, 16 nükleer santral yakınında bulunan bölgede yaşayan 5 yaş altındaki çocuklarda kanser oranında %60, lösemide % 117 oranında artış belirler. Kaza olmasa bile!
   

2009 yılında New York Bilim Akademisi bu konuda yapılan bütün çalışmaları bir araya getirerek yayınladığı raporunda Rosatom Çernobil Santralındaki patlamanın bir milyon hayata mal olduğunu iddia eder.

Bir patlama, bir milyon hayat!

12 Mayıs 2010 Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu Arasında Çernobil sorumlusu Rosatom tarafından Mersin Akkuyu’da bir Nükleer Santral’in tesisine ve işletilmesine dair antlaşma imzalanır.

11 Mart 2011 Japonya depremine bağlı patlama, bu kez Fukuşima Nükleer Santralinde gerçekleşir. Sonuç yine felaket. Japon Hükümeti olayın vehametini erken kavrayıp, felaketin ardından aşamalı olarak Nükleer Enerji üretimini azaltarak, Eylül 2013 tarihinde tamamen durdurur.

Fukuşima Felaketinin ardından ilk açıklama İsviçre’den ikincisi Almanya’dan gelir. Alman ve İsviçre Hükümetleri Nükleer üretimlerini aşamalı olarak durdurma kararı alırlar.  

13 Haziran 2011’de Nükleere hayır bu kez İtalya’dandır. Dönemin Başbakanı Berlusconi’nin evet oyu çağrısına rağmen İtalyan Halkı referandumda Nükleer üretim istemediğini %94 oranında belirtir.

Türkiye Elektrik ve Jeoloji Mühendisleri Odaları Akkuyu’nun Ecemiş fay hattına 25 Km uzaklıkta olduğunu ve bu hat üzerinde deprem beklendiğini açıklar. Akkuyu’ya Nükleer Santral kurmak çılgınlıktır!

Çevre Mühendisleri Odası radyoaktif atıklar için somut bir çözüm olmadığını Radyoaktif atık depolama teknolojisi  bulunmayan Türkiye’den atıkların hiç gitmeme olasılığının yüksek olduğunu açıklar.

Sivil toplum örgütleri ayağa kalkar, ÇED raporu ciddi hazırlanmamış, zararlar araştırılmamış der. Greenpeace ‘Hem Mersin hem de tüm Türkiye için hayati riskler içeriyor. Akkuyu Nükleer Enerji Santrali Türkiye'ye zarar verecek. Ekonomik, sosyal ve çevresel boyutlarda onarılamaz hasarlara sebep olacak’ gerekçesi ile konuyu yargıya taşır.

Bir şey değişmez, 14 Nisan 2014’te Akkuyu Nükleer Santralının temelleri atılır.  

Akkuyu Mersin’de, Kıbrıs’a 110 km mesafede. İstanbul’dan, Ankara’dan çok Girne yakınında. 

25 Nisan Cumartesi 2015, Çernobil felaketinin 29. yıldönümünde, hala patlamanın etkileri sürerken, Akkuyu’da kurulacak Nükleer Bombaya biz de Lefkoşa’da hayır diyoruz. Yaşam için çalıp söylüyoruz.

Saat 14:00’de, Selimiye Meydanında.

Hayatımızdan daha önemli ne olabilir ki?

Bu yazı toplam 2133 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar