Kıbrıslı Türkler olarak hep yenildik…

Başarıyı yakaladığımız anlar da oldu elbet ancak tarih bize hep yenilmeyi ve kaybetmeyi dayattı.

Öğrenilmiş bir çaresizliğimiz var.

Ve inanmıyoruz.

Başarabileceğimize, başarabileceklerimize, değişebileceğimize ve en önemlisi ‘bizim’ olan değerlere inanmakta zorluk yaşıyoruz.

“GÜNSEL” bunlardan biri…

***

Günsel ailesinin, Yakın Doğu Oluşumu’nun ya da adına ne derseniz deyin Lefkoşa’nın en kurak tepelerine kurulan bu devasa değerin yaratıcısı olan insanların oluşturduğu güç, şimdilerde yeni bir heyecan içinde…

Enerjisini, bilgi birikimini, dünya ile olan ilişkilerini ve en önemlisi cesaretini ortaya koyan Günsel Ailesi, “araba üreteceğini” açıkladığında hemen hemen herkes gibi ben de “Hadi canım!” demiştim.

Evet, inanmamıştım.

Bunun bir reklam kampanyası olduğunu, 100 yıl sonrasına dair bir hayal olduğunu hatta kısa vadeli bir PR çalışması olduğunu sanmıştım.

Öğrenilmiş çaresizliğimiz bana inanmamayı dayatmıştı çünkü!

Yanılmışım…

***

Bugün bir grup gazeteci, Yakın Doğu Üniversitesi Kampüsü içerisinde yer alan GÜNSEL tesislerinde İrfan Günsel tarafından üretilecek aracın sunumunu dinledik, araçların test sürüşlerine katıldık.

Bir hayalin nasıl gerçeğe dönüştüğüne ya da dönüşmeye başladığına tanık olduk.

Elbette beynimizin içindeki öğrenilmiş çaresizliğimiz bizi kemirdi ancak tesislerden ikna olarak ayrıldım.

Bu insanlar bu işi de başarmış!

Evet, seri üretime başlanıyor aracın!

İrfan Günsel çok kapsamı bir sunumla süreci anlattı.

İki modeli var GÜNSEL’in…

J9 ve B9…

13 adet B9 üretilmiş.

B9 üretimi önümüzdeki yıl artmaya başlayacak.

Hazırlanan üretim planına göre süreç artık hızlanacak.

► 2023’te bu rakam 100’e çıkacak.

► 2024’te 1000 adet.

► 2025: 6000.

► 2026: 20 bin. (+3 J9 modeli)

► 2027:  35 bin B9 üretilecek, 100 de J9…

► 2028: 35 bin B9 + 5 bin J9.

► 2029: 35 bin B9 + 25 bin J9.

►2030: 35 bin B9 + 40 bin J9.

► 2031: 35 bin B9 + 40 bin J9.

► 2032: 35 bin B9 + 40 bin J9.

► 2033: 35 bin B9 + 50 bin J9.

► 2034: 35 bin B9 + 50 bin J9.

► 2035: 35 bin B9 + 60 bin J9.

► 2036: 35 bin B9 + 60 bin J9.

► 2037: 35 bin B9 + 60 bin J9.

***

Dünyada enerjide yaşanan değişim pek tabii dünya devi markaları elektrikli araba üretimine yönlendirdi.

GÜNSEL’deki profesyonel kadrolar bu yolda 10 yıl önce başlattıkları çalışmaları artık somutlaştırarak seri üretimin başlayacağı bu yeni sürece taşıdı.

GÜNSEL elektrikle çalışacak.

Yani yakıt derdi olmadan şarj edilecek.

Peki en fazla sorulan ve şüphe duyulan bir başka konu da “Nerede şarj edeceğiz?”

Bu konuda da hazırlıklar tamamlandı, elbette devletin de bu konuda adım atması gerekecek.

***

İrfan Günsel’in anlattıklarından anladığımız; GÜNSEL dünyaya araç satma niyeti ve hedefi ile başlatılan bir proje…

Bir nevi dünyalı yani…

30 farklı ülkedeki 1200’ün üzerinde şirketten araçta kullanılmak üzere parça alındı/alınacak.

Tüm gizlilik anlaşmaları yapılmış.

Dünya markalarının çalıştığı pek çok araç üretim parçası firmaları ile anlaşmalar yürürlükte…

“Dünya bizi tanımıyor, bu araçları nasıl satacaksınız?” sorusuna da bu pencereden bakıyor İrfan Günsel.

Dünya haritasını açıyor önümüze ve diyor ki “Bakın bu 30 ülkeden alım yapacağız, yapıyoruz, bize araç için mal satacaklar, kimi camını, kimisi lastiklerini kimisi ise başka bir parçasını… Bu araçlar neden bu ülkelere satılmasın ki?”…

***

Dünyalı olduğu kadar yerli de bu araç…

Tasarımında muflon kullanılmış, aracın logosu, aracın tasarımı tamamen yerli.

Teknik olarak da birçok açıdan yerli…

Yani hem dünyalı hem de yerli bir adım olarak görüyor bunu Günsel Ailesi ve “Bu ‘bizim’ hikâyemiz” diyor…

Kıbrıslı Türklerin hikâyesi…

***

Aracın seri üretime geçmesi ile “Küçük Bursa kurulacak” diyor İrfan Günsel.

Araca parça üreten firmaların burada tesisler kuracağını, Yakın Doğu’daki tesisin gerekirse büyüyeceğini anlatıyor heyecanla…

KKTC ekonomisine katkısına dair de hesaplamalar yapılmış.

Meslek liselerinden gençlerin fabrikada iş garantili ve tam burs garantili istihdamı da başlatılmış.

Yani Günsel Ailesi, adımın tepeden tırnağa tüm Kıbrıslı Türklere ait olan bir atılım olduğuna vurgu yapıyor.

Devletin limanlarda ve elektrik alt yapısında yapacağı yatırımlardan tutun da gençlerin istihdamına kadar tüm detayları ile büyük bir proje artık “seri üretim” arifesine gelmiş anlayacağınız.

Beğenirsiniz ya da beğenmezsiniz, yaptıklarını  eleştirirsiniz ya da eleştirmezsiniz, bu insanlar yeni bir değer ile karşımızda duruyor.

Somut, adı konmuş, tesisi kurulmuş, anlaşmaları yapılmış, üretim makineleri alınmış, istihdamları sağlanmış.

“Üreteceğiz” diyorlar.

***

Yazının başında da belirttim.

‘Biz’ hep kaybettik.

Kaybetmeye alıştık.

Ve inanmayı çoktan yitirdik.

GÜNSEL ‘bize inanmayı’ vaat ediyor.

Ve heyecan veriyor.

Bir dershane ile başlayan süreç şimdi Kıbrıslı Türklerin araba üreteceği bir noktaya taşınmış.

Meslek lisesindeki gençlerden devleti yönetenlere kadar herkesin bu serüvene ortak olması ve sahip çıkması gerekiyor.

En çok da memleketini sevenlerin…

Çünkü bu projede meslek lisesinden çıkan gencin alın teri var, dünyaya açılım var, istihdam var, üretim var.