1. YAZARLAR

  2. Salih Sarpten

  3. Öğretemediğimiz Yeterlilikler
Salih Sarpten

Salih Sarpten

Öğretemediğimiz Yeterlilikler

A+A-
  • Ne yazık ki öğrenci odaklı bir eğitim anlayışımız yok. Öğrenciye, onun insani özelliklerine pek önem vermiyor sistemimiz, sadece bilgi depolamaya dönük bir yapımız var. Sistemde beceri yeterliliklerimiz yok…
     
  • Eğitim sistemimizin farklı bakış açısını ortaya koyma, eleştirel bakabilme gibi hiçbir unsuru içermediğini rahatlıkla söyleyebilirim. Hatta bizim eğitim sistemimizi öğrencilerin meraklarını öldürür yapıdadır…
     
  • Sistem tek tip cevaplar istiyor. Biraz daha farklı veya farklı bir açıyı öne çıkaran bir yanıtı asla kabul etmiyorlar…
     
  • Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki öğrenciyi yaratıcı düşünceye yönetmede, yorum yapabilmeyi, farklı açılardan bakabilmeyi öğretmede çok zayıfız. Bizim sistemimiz kitaba bağlıdır. Kitap ne derse o dur…

Yukarıda okuduğunuz ifadeler, geçmiş öğretim yıllarında yapılmış benim de içinde bulunduğum bir araştırma grubunun okullarımızda görev yapan okul yöneticisi ve öğretmenlerimizin görüşlerine dayanan eğitim araştırması bulgularından bazılarıdır.

Araştırma bulgularından da rahatlıkla anlaşılacağı üzere öğrencilerimizin 2020’li yılların yeterliliklerine uygun olarak yetiştiğini söylemek imkansız…

“Yeterlilik” en genel anlamda yeterli olmak durumudur. Ancak bu yeterli olma durumu bilgi, beceri ve tutumların bir karışımı olmalıdır. Aksi durumda yeterliliğiniz sadece kağıt üzerindeki soruları çözmekten öteye gidemeyecektir.

AB ülkeleri eğitim sistemlerinde, her bireyin toplumdaki değişikliklere uyum sağlamasına olanaklı kılan 8 anahtar yeterlilikten bahsetmektedir. Bu anahtar yeterlilikler kişisel gelişim ve kalkınma için, çalışma yaşamı, eğitim ve yeni şeyler öğrenmek için önemlidir ve her bireyde bulunmalıdır. İşte bu 8 anahtar yeterlilik:

  1. Anadilde İletişim: Anadilde iletişim düşünce, duygu ve gerçekleri hem sözel hem de yazılı olarak ifade etme (dinleme, konuşma, okuma ve yazma) ve diğer insanlarla eğitim, öğretim, iş, ev ve boş zaman ortamlarında uygun biçimde etkileşime girme becerisi…
  2. Yabancı Dilde İletişim: Yabancı dildeki iletişim kendi ana dilimizdeki iletişimimizle yakından ilişkilidir; düşünce, duygu ve gerçekleri kendi istek veya ihtiyaçlarımız doğrultusunda, sözel ve yazılı olarak anlama ve ifade etme becerisidir. Yabancı dillerdeki iletişimi aynı zamanda düşünce ve kültürlerarası anlayış da gerektirmektedir.
  3. Matematik – Fen ve Teknoloji Okuryazarlığı: İçinde yaşadığımız doğayı açıklamak için bilginin kullanılmasını ve uygulanmasını bilim ve teknolojideki temel yetkinlikler açıklayabilme becerisidir. Ayrıca insan faaliyetlerinden kaynaklanan doğa değişikliklerini ve her bireyin bir vatandaş olarak sorumluluğunu anlamayı içerir.
  4. Dijital Yeterlilik: Dijital yeterlilik, bilgi toplumu teknolojisinin kendine güvenle ve kritik biçimde kullanılmasını ve böylece bilgi ve iletişim teknolojisindeki temel becerilerdir.
  5. Öğrenmeyi Öğrenmek: Öğrenmeyi öğrenme, kendi öğrenmemizi organize etme kabiliyetimizdir. Bu, hem kendimiz hem de gruplar açısından, zaman ve bilginin etkin yönetimini anlatmaktadır.
  6. Kişisel, Sosyal ve Yurttaşlık Yetkinliği: Sosyal bir bağlamla bağlantılı yeterlilikler, toplumların günümüzdeki çeşitliliği nedeniyle giderek daha da önem kazanıyor. Bu yeterlilikler gerektiğinde çatışmaları çözüme kavuşturmak için bize yardımcı olabilir. Aktif ve demokratik katılıma dair taahhütte dayalı vatandaşlık yeterlilikleri, bizi vatandaşlık yaşamına tam katılım sağlamak için donatır.
  7. Girişimcilik: Bu yeterliliğe sahip birey, eserinin bağlamının farkındadır ve ortaya çıkan fırsatları yakalayabilir. Bu yeterlilik, sosyal veya ticari faaliyette bulunan veya katkıda bulunanların ihtiyaç duyduğu daha özel bilgi ve becerileri edinmenin temelidir…
  8. Kültürel Bilinç ve İfade: Kültür öğeleri içerisinde yer alan müzik, sanatsal icra, edebiyat ve görsel sanatlar dâhil düşünce, deneyim ve duyguların yaratıcı ifadesinin içeren yeterliliktir…

Biyolojik bir varlık olarak hayatına başlayan insanoğlu,  sosyal ve kültürel çevresiyle etkileşerek ikinci boyutu olan toplumsal boyutunu geliştirmektedir. Toplumsal ilerleme adına da bilgiyi kullanıp, yeni şeyler üretebilen bireyler yetiştirmeliyiz. Bunun için de eğitim sistemimizi, içinde bulunduğumuz yüzyılın ihtiyaçlarını dikkate alan bir yaklaşımla dönüştürmeyi başarabilmeliyiz…


Yeni Nesil Öğrenme

Yeni Nesil Eğitimde Öğretmenin Rolü

Yeni nesil eğitimde aktif öğrenme işin esasıdır. Burada da en büyük görev öğretmene düşüyor çünkü en başta onun öğrenmesi, teknolojiyi tanıması gerekiyor ki, doğru şekilde öğrencilerin kullanımını sağlayabilsin. Öğretmenin, öğrenmediği sistemde, aktif öğrenmenin gerçekleşmesi mümkün olmayacaktır çünkü kendisi de ezber yapacak, ona verilen konulara anlam katmadan öğrencilere ezber olarak aktaracak, sınavları puanlayıp başarı ölçecektir.

Değişen dünyayla birlikte, geleceğin ihtiyaçları doğrultusunda pek çok mesleğin, yetkinliğin değişmesi kaçınılamaz. Öğrencinin aktif olarak öğrenmenin tüm süreçlerine dahil olduğu; okul ve sınıf ortamından bağımsız, dinamik ve sürekli bir öğrenme gerçekleştirdiği; öğrenmeyi, düşünmeyi, fikir üretmeyi, araştırmayı, bilgiyle ne yapması gerektiğini öğrendiği; öğretmenin de öğrenci olduğu, öğrencilerle birlikte öğrenme gerçekleştirdiği, destekleyici ve rehber görevi yürüttüğü bir sisteme doğru reform gerçekleşmeli.

Bu yazı toplam 1693 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar