Bir toplumun sosyal, kültürel ve ekonomik alandaki gelişmişlik düzeyini ortaya çıkarmak için o toplumdaki öğretmenin sosyal, kültürel ve ekonomik alandaki durumuna bakmak, toplumu anlamak açısından önemli bir göstergedir... Öğretmen, toplumların aynası durumundadır. Daha anlaşılır bir ifadeyle söyleyecek olursak; toplumların, öğretmene ve öğretmenlik mesleğine verdikleri değer gelişmişlik düzeyleriyle orantılıdır.

Ne yazık ki ülkemizdeki öğretmenlik mesleğinin statüsü her geçen gün geriye gitmektedir. Daha vahim olanı ise öğretmenlik mesleğinin paydaşlarının bu geriye gidişi ya tam anlamıyla fark edememesi ya da önemsememesidir. Bunun temel nedenleri; çağdaş eğitim yaklaşımlarından haberdar olmamak, eğitim sistemine dair herhangi bir vizyon ve planlama ortaya koyamamak ve elbette ki nitelikli bir öğretmen ihtiyacı çalışması oluşturamamaktır.

Yukarıda anlatmaya çalıştığım bu olgu; öğretmen münhallerin ilanı ile bilirlikte yanıtlanması gereken birçok soruyu da beraberinde getirdi. İşte ilan edilen öğretmenlik münhallerine ilişkin yanıt bekleyen o sorular:

Neden öğretmenlik münhalleri, öğretmen nakiller tamamlanmadan ilan edildi? Sanıyorum ilk kez (en azından son 20 yıldır) öğretmenler nakilleri tamamlanmadan, öğretmenlik münhalleri ilan edildi. Kimilerine göre bu durum ilişkili olarak görülmese de işin aslı öyle değil… Öğretmen münhalleri, öğretmenlerin nakilleri ile son derece ilişkilidir. Çünkü öğretmen ihtiyaçlarının ne kadar olacağı, hangi okullarda ve hangi alanlarda olacağı nakillerden sonra ortaya çıkar. Sadece bu durum bile öğretmen münhallerinin herhangi bir planlamaya uygun olarak yapılmadığının göstergesidir.

Dipkarpaz Recep Tayyip Erdoğan Ortaokulu’nda hiç mi öğretmen yok?

İlan edilen münhallere göre Genel Ortaöğretim Dairesi’ne bağlı 25 adet öğretmenlik münhalinin 24 tanesinin münhal yeri Dipkarpaz Recep Tayyip Erdoğan Ortaokulu… Bu okulda hiç mi öğretmen yok. Yoksa bu muhtemel münhal yeri, ülkenin en ücra yerindeki okul olmasından dolayı, orası mı seçilmiş! Her iki durumda da plansızlık kendini gösteriyor…

Münhallerin neredeyse tamamı çift kadro?

Hem Genel Ortaöğretim Dairesine hem de Mesleki Teknik Öğretim Dairesine bağlı olarak ilan edilen münhalerin tamama yakını çift kadro. Yani, atanacak yeni öğretmen en az iki okulda birden görev yapacak. Elbette kimi durumlarda çift kadro uygulamasının olumlu yanları olabilir ancak kadrolardan biri Dipkarpaz Recep Tayip Erdoğan Ortaokulu diğeri de Lefke Gazi Lisesi olunca bu durumu bir daha düşünmek gerekiyor. Yani bir öğretmen hem ülkenin en doğundaki hem de en batısında okullara birden atanmış olacak ve bu öğretmenden etkin, verimli sosyal yaşamı güçlü nitelikli bir görev yapması beklenecek… Biraz fazla hayalcilik olmaz mı? Elbette ki böyle istisnai durumlar olabilir ancak münhallerin tamamının böyle olması yine plansızlığın göstergesi değil midir?

Münhal ilan edilen alanlar doğru mu?

Münhaller birçok öğretmenlik alanını ilgilendiriyor. Münhaller ilan edildiği günden itibaren hâlâ hazırda görev yapan birçok öğretmen arkadaş tedirginliği bana ulaştırdı. Muhtemel münhal yeri olarak ilan edilen kimi okullarda, münhal alanı ile ilgili zaten atanmış ve görev yapan öğretmenler olduklarını ifade ettiler… Bu durum da “münhal alanları doğru mu?” sorusunu akıllara getirdi.

Münhal sayıları doğru mu?

Gerek ilköğretim kademesinde gerekse ortaöğretim kademesinde münhal ilan edilen öğretmenlik alanlarının münhal sayısı bir (1) oldu. Bu durum münhallerin; her alandan en az bir (1) münhal açalım da gerisine sonra bakarız anlayışla açıldığını gösteriyor. Ancak bu anlayışın çok da karmaşık sorunlar ve sonuçlar ortaya çıkaracağı aşikar… Örneğin yeni eğitim döneminde hem ilköğretim kademesinde hem de ortaöğretim kademesinde 20’nin üzerinde öğretmenin Okul Müdürü veya Muavini olarak görev alacağı ortada. Bu öğretmenlerin boşalttığı alanlar ve kadrolar nasıl doldurulacak? Bu konu ile ilgili olarak herhangi bir çalışma ya da planlama var mı?

Yaşadığı tarihsel ve kültürel süreçlere bağlı olarak “eğitime” ve öğretmenlik mesleğinin önemini içselleştirmiş bir toplumsal tutma sahip olan Kuzey Kıbrıs’ta uzun yıllardır uygulanan yanlış politikalar yüzünden öğretmen ihtiyacını karşılayacak uygulamaların hayata geçirilememesi üzücüdür…

Eğitim sisteminin sorunları; geçmişte yapılanları daha iyi yaparak çözülmeyeceği gibi bugün yaşanan öğretmen sorununda da eksiklerin yerine yenilerini atamakla anlamlı bir sonuca ulaşılamayacaktır.

Bu nedenle vizyonsuz, plansız ve geleneksel anlamdaki öğretmen ihtiyacı belirleme çalışmaları eğitim ihtiyaçlarını çözemeyecektir. İhtiyaçlar değişiyor, eğitimi bu değişime göre dönüştürmemiz, öğretmenlerimizi de bu dönüşümün ihtiyaçlarına yanıt verecek farklıklara göre yetiştirmemiz ve istihdam etmemiş gerekmektedir. Yapılması gereken ilk şey; çağdaş eğitim yaklaşımlarını anlamak, değişen öğretmen ihtiyacını görebilmek ve bunu uygun stratejik planları hayata geçirmektir…

Aklınızda Bulunsun

LYS Tercih Sonuçlarının Açıklanması

2017 LYS sonuçlarına göre adaylar tarafından yapılan tercih işlemleri 26 Temmuz’da sona erdi. Şimdi tercih sonuçlarının ne zaman açıklanacağı merak ediliyor.

Tercihlerini yapan adaylarda meraklı bekleyiş başladı. ÖSYM tercih sonuçlarının açıklanacağı tarih ile ilgili resmi bir açıklamada henüz bulunmadı. Ancak geçmiş yıllarda uygulamalara göre sonuçların Ağustos ayının ilk haftasında açıklanması bekleniyor.

Biliyor muydunuz?

Eğitim Adına Bir İnsanlık Ayıbı

Nijerya’nın Kano eyaletinde düzenlenen 62. Ulusal Eğitim Konseyi açılışında  konuşan Nijerya Eğitim Bakanlığı Daimi Sekreteri Adamu Hüseyni, "Dünyada yaklaşık  20 milyon çocuk okula gidemiyor. Bu çocukların 10.5 milyonu yani yarısı Nijerya’da bulunuyor." dedi…

Ajanslara düşen bu haber aslında insanlığın eğitim adına nasıl bir büyük ayıp içerisinde olduğunu da ispatlamış oldu. Elbette eğitim, her ülkenin kendi koşullarına uygun olarak çözmesi gereken bir unsur. Ancak temel eğitim, tüm dünya çocuklarının sahip olması gereken bir hak olduğu unutulmamalı.

Hiç kuşku yok ki Nijeryalı çocukların okula gidememesinde, fakirliğin ve ailelerin çatışmalar nedeniyle yerlerinden edilmesinin ana etken… Ancak bu kadar olumsuzluğun yaşandığı bir ülkede nüfusun 200 milyonu aşması, bu nüfusun sağlıklı ve nitelikli bir yaşam sürememesi de yine başlı başına bir eğitim sorunu…

Öte yandan ülkelerinde eğitim adına bu kadar olumsuzluk varken; üçün ülkeler dediğimiz, Türkiye dışındaki yabancı ülkelerden ülkemizde yükseköğrenim gören üniversite öğrencilerinin yoğun olarak geldiği ülkelerden birisinin de Nijerya olması oldukça manidardır…