1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. "Öğretmenlerimizin bu dik duruşu, çocuklarımızın geleceği adına gösterilen demokratik bir tepkidir"
"Öğretmenlerimizin bu dik duruşu, çocuklarımızın geleceği adına gösterilen demokratik bir tepkidir"

"Öğretmenlerimizin bu dik duruşu, çocuklarımızın geleceği adına gösterilen demokratik bir tepkidir"

İrsen Küçük Ortaokulu Okul Aile Birliği okulda yaşananlar ilgili açıklama yaparak, öğretmenlerin okulda gösterdiği mücadeleye destek verdi.

A+A-

İrsen Küçük Ortaokulu Okul Aile Birliği okulda yaşananlar ilgili açıklama yaparak, öğretmenlerin okulda gösterdiği mücadeleye destek verdi.

Konu hakkında yapılan yazılı açıklamada, İrsen Küçük Ortaokulu'nda bir süreden beridir devam eden sorunların tek sorumlusunun bir gecede disiplin tüzüğünü değiştiren UBP-DP-YDP Hükümeti olduğu belirtildi. 

Sorunun bir an önce ivedi bir şekilde çözülmesi gerektiği aktarılan açıklamada, "Eğitim kurumlarının laiklik ilkesi çerçevesinde, tüm çocukların özgür, eşit ve baskıdan uzak bir ortamda gelişimini sağlaması gerektiğine inanıyoruz" ifadeleri de yer aldı.

Açıklama şöyle: 

"Değerli Velilerimiz, Öğrencilerimiz ve Kamuoyu,

Kıbrıs adası, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış ve bu sürede Kıbrıs Türkü ne Türklüğünden ne de müslümanlığından vazgeçmemiştir. 20 Kasım 1959 tarihinde kabul edilen ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Meclisinin de kabul edip 12 Mart 1996 tarihinde resmi gazetede yayımlanan “Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Evrensel Bildirgesi” çerçevesinde 18 yaşın altındaki her birey çocuk olarak kabul edilmektedir.

18 yaşın altındaki bireylerin halen çocuk olarak kabul edilmesi, gelişimlerinin devam etmesi ve karar alma süreçlerinin aile ya da çevresel baskılardan bağımsız değerlendirilemeyeceği bilimsel ve pedagojik bir gerçektir. Başörtüsü gibi dini simgelerin bu yaş grubundaki bireyler için tam anlamıyla 'özgür irade' ile seçildiği iddiası, sosyal gerçekliklerle çelişmektedir. Eğitim kurumlarının laiklik ilkesi çerçevesinde, tüm çocukların özgür, eşit ve baskıdan uzak bir ortamda gelişimini sağlaması gerektiğine inanıyoruz.

Öğretmenlerimiz, yalnızca eğitimci değil; aynı zamanda Cumhuriyet değerlerinin, laikliğin ve Atatürk ilke ve inkılaplarının savunucularıdır. Bu direniş, yalnızca bir kıyafet tercihiyle ilgili değil; hukuksuz, plansız ve pedagojik zeminden yoksun bir yönetmelik değişikliğine karşı bir duruş; çocuklarımızın geleceği adına gösterilen demokratik bir tepkidir.

Okul Aile Birliği olarak, bu olayın herhangi bir bireyi, aileyi ya da inancı hedef almadığını; aksine tüm çocuklarımızın, inanç ya da ideolojik yönlendirmeden bağımsız olarak, özgür iradeleriyle gelişebileceği bir eğitim ortamı talep ettiğimizi önemle belirtiriz. Türbanlı öğrencimizin haklarının da korunması gerektiğini savunuyor; ancak bu sembollerin küçük yaşlardaki bireyler üzerinden kullanılmasının pedagojik ve etik açıdan sakıncalı olduğunu vurguluyoruz. Bizler, okulda her görüşten ve inançtan ailenin bir arada huzurla yaşayabileceği bir ortamın kurulmasından yanayız.

Okulumuzda bir süreden beridir yaşanan sorunun başlangıç noktası, bir gecede değiştirilen kıyafet tüzüğüdür. Ardından gerek öğretmenlerimizin, gerek velilerimizin ve gerekse ilgili sendikalarımızın bu yaşanan olayların karşısındaki dik duruşuyla tüzük geri çekilmiştir. Lakin Milli Eğitim Bakanlığı, tüzük geri çekilmesine rağmen okul idaresinin var olan mevcut tüzüğü uygulamasına olanak sağlamadığı için kaos ortamı oluşmuş ve bu kaos ortamı gün geçtikçe büyüyüp okul sınırlarını aşıp, toplumsal bir sorun haline gelmiştir.

Okul Aile Birliği olarak, öğretmenlerimizin haklı mücadelesinin yanında olduğumuzu ve laik, çağdaş ve bilimsel eğitimin sürdürülmesi yönünde atılacak her adımın destekçisi olduğumuzu kamuoyuyla paylaşır; bu konuda başta Milli Eğitim Bakanlığı, ilgili kurumlar ve paydaşlar tarafından sorunun ivedilikle çözüme kavuşturulmasını talep ediyoruz."

 

Bu haber toplam 1442 defa okunmuştur