‘Yetersiz bütçe’ gerekçesi neredeyse hayatımızın her alanında karşımıza çıkıyor.
Narenciyeci para istiyor, ‘yetersiz bütçe’ deniyor,
Hayvancı para istiyor, ‘yetersiz bütçe’ deniyor,
Memur artış istiyor, ‘yetersiz bütçe’ deniyor,
Sağlıkta eksikler var, ‘ne yapalım paramız bu kadar’ mazereti var,
Eğitimde sorunlar, eksikler diz boyu ama ‘paramız yok’ sürekli söylenen gerekçedir.
Biraz daha para isteyen ilgili bakanlıktan istiyor, ilgili bakanlık Maliye’yi zorluyor, Maliye de “çok açık var, size daha fazla para veremem” diyor ve üretim-pazarlama olmadığı için de halktan ek vergilerle, zamlarla para toplamaya çalışıyor.

***

Eğitimdeki bütçe yetersizliği belki de hayatımızı en fazla etkileyen gerekçeler arasındadır.
Veli olanlar daha iyi anlar,
Olmayanlar da mutlaka bir kenarından şahit olmuştur;
Kayıt parasıdır, kağıt parasıdır, dergi parasıdır hatta sırasında tuvalet kağıdı parasıdır…
Oysa ki yasa maddeleri ‘ücretsiz eğitimden’ söz etmektedir.
Ben dahil bu gibi paralar istendiğinde sinirleniyorum.
“Her şeyi biz vereceksek Eğitim Bakanlığı’nın görevi ne” diye kızıyorum, “ne parası yine” diye söyleniyorum, “bitmedi-gitmedi” diye hayıflanıyorum.
Ondan sonra durup düşünüyorum ama;
Ben okulda yönetici olsam, müdür olsam ne yapardım?
Eğitim Bakanlığı var ama Maliye’nin verdiği bütçe sadece maaşlara gidiyor gibi bir durum var. Okulun ihtiyaçları bitmiyor ama Bakanlığın okula kağıt parası verecek dahi bütçesi yok. O zaman müdür ne yapacak?
Okulu bırakıp gidecek mi?
“Madem para yok, ne kağıt alırım, ne sınav yaparım, ne de müfredatı uygularım!” diyecek lüksü de yok.
Madem öyle, para bulmak zorunda… Okul aile birliğini devreye sokacak, yemek düzenleyecek, para toplayacak, velilerden kağıt parası talep edecek ki eğitimini, öğretimini yapabilsin.
Ben de bir okulun başında olsam aynı şeyi yapmak zorundaydım. Yoksa o okulda eğitim olamayacak.
Bu açıdan bakıldığında velilerden para toplayan okul yönetimlerini suçlamak haksızlık olur. Zaten öğretmen de müdür de okullara bakanlıklar veya hükümetler tarafından yeterli bütçe ayrıldığını hatırlamadıkları! için de böyle bir uygulamayı artık kanıksamış şekilde hareket etmek zorunda kalıyorlar.
Umarım değişir de artık okul yönetimleri de para toplama işinden kurtulurlar, okullarındaki eğitim-öğrenimin nasıl daha iyi olacağı konusuna yoğunlaşabilirler.

------------------------------------------------------

Siyasiler konuştu

Nihayet siyasiler milli bayram kutlamaları, resmi törenler konusunda konuştular. Her yıl, neredeyse her tören öncesinde ve sonrasında yazıyoruz ama değişiklik olmuyor. Defalarca Lefkoşa’nın en işlek caddesi, resmi törenler için saatlerce kapanıyor, zaman kaybı, para kaybı, iş kaybı yaşanıyor, sinirler perişan oluyor. Şimdiye kadar kimse kılını kıpırdatmadı veya kıpırdatamadı. Birikim Özgür sağolsun, bu törenler konusunda görüşlerini paylaşınca, diğer siyasiler zorlamayla da olsa görüşlerini ortaya koydular. Gönül ister ki bu sesler de karşılıksız kalmasın ve gerçekten ‘gereksiz’ olan resmi geçit törenleri daha başka biçimler alabilsin, ille de kutlanacaksa insanı olumsuz etkilemeyen yerlere alınabilsin.