1. YAZARLAR

  2. Tayfun Çağra

  3. Olaylar, durumlar, gariplikler…
Tayfun Çağra

Tayfun Çağra

Olaylar, durumlar, gariplikler…

A+A-

“Az sayıda ama nitelikli üniversite…” Aslında kime sorsanız size bu yanıtı verecektir. Üniversite enflasyonunun yaşandığı ülkemizde gelinen noktayı hep birlikte yaşıyoruz. Ülkenin en köklü üniversitesi Doğu Akdeniz Üniversitesi, mali kriz içinde kıvranıyor.

Neden? Nedenler bir tane değil elbette ama nedenlerden biri mutlaka para kazanmak için her isteyene üniversite açma izni verilince üniversite ücretlerinde de öğrenci alabilmek için fiyatların kırılmasıdır. Amaç nitelikli eğitim değil, birilerinin para kazanması, izin verenlerin o pastadan pay alması olunca bakıyorsunuz yanınızda aniden bir üniversite belirmiş.

Böyle bir sistemde/sistemsizlikte daha ucuz olana öğrenciler kaymış, nitelik yerine nicelik ön plan çıkmış, özellikle üçüncü dünya ülkelerinden öğrenci adı altında başka işler yapanlar türemiş. Tabii ki böyle bir ortamda yani herşeyin para için yapıldığı bir ortamda da sahte diplomaların verilmesi şaşılacak bir durum olamazdı. O da oldu, ‘devlet’te yükselmek için de bu diplomalar bir basamak olarak kullanıldı.  

***

Çalışma Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, ilaç reçetelerindeki usulsüzlük nedeniyle doktorları, eczacıları poliste sorguya çektirirken, içerde haksız yere yatanlar da olurken bu arada hastalar perişan olmaya devam ediyor. Özellikle yaşlılık aylığı alanlar, az bir miktar sosyal sigorta maaşı alanların büyük bir çoğunlukla tansiyon, şeker ve ilerlemiş yaşlarından dolayı ortaya çıkan hastalıklarla ilgili birçok ilacı sürekli almaları gerekiyor. İlaç fiyatlarının da sürekli artması nedeniyle gelirlerinin neredeyse tamamını ilaçlara vermek durumunda kalıyorlar. Memleketin kalan kaynakları başka yollardan birileri tarafından talan edilirken gözleri başka bir tarafa kaydırıp ‘reçete yolsuzluğu’ adı altında hastaların da dahil olduğu sinir bozucu bir sürecin hâlâ yaşanıyor olmasını hoş karşılamak mümkün değil.

***

Azımsanmayacak sayıda insanımızın köpeği/köpeciği vardır. Bizim de böyle bir köpeciğimiz var. Eve geldiğinizde kuyruğunu sallayan, yüzünüzü yalayan, sevmenizi, gezmeye götürmenizi bekleyen, size ruhsal bir rahatlık sağlayan ama mamasını da eksik etmemeniz gereken bir can. Her ne kadar mamasını yese de siz bir şey yemek için masaya oturmuşsanız mutlaka yanınızda oturup sürekli size bakar. Tok olsa da sizin vereceğiniz bir lokmanın beklentisi içindedir. Öyle bir bakar ki sonunda dayanamaz, verirsiniz yediğiniz yemekten bir parça daha…

Çok mutlu olur, o mutlu olduğu için siz de mutlu olursunuz. Kulunuz kölenizdir onu yedirdiğiniz, beslediğiniz için ama o yalnızca sevimli bir köpecik.

***

Ülkedeki bir kişi KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş gibi; "Ülkede siyasetle ilişkili usulsüzlükler, yolsuzluklar, rüşvet olayları, imtiyazlar, partizanlık haberleri gazete manşetlerinden düşmezken, ülkeyi yöneten bazı kişilerin de bu olaylarla anılması çürümüşlüğün temsilidir” diyebiliyorsa gerçekten de bu tanımlamanın içine girenlerin hiçbirşey olmamış gibi makam arabalarında hava atmaları nasıl açıklanabilir?! 

Bu yazı toplam 1109 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar