Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Sekreteri, milletvekili Asım Akansoy, İçişleri Bakanı Dursun Oğuz’un açıklamasına yanıt verdi.

Açıklamada, “İç siyasette de dış siyasette de yaşanan bu erozyon, endişe verici bir çöküşü işaret ediyor.  Yetkililer, sorumluluklarını yerine getirip somut adımlar atmalarını beklemiyoruz. Bu olumsuz tablo daha da derinleşmeden erken seçime yönelmek en doğrusudur” ifadelerini kullandı.

Açıklama şöyle:

İçişleri Bakanı Sayın Dursun Oğuz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) kara para aklama iddialarına ilişkin olarak, "Bunu iddia eden kişilerin ellerinde bilgi veya belge varsa lütfen yayınlasınlar. Bize veya polise ulaşsınlar ve belge varsa versinler. Böylece kamuoyu da aydınlanmış olur, herkes öğrenir. Eğer bu şekilde kara para aklayan biri de varsa gereken cezası verelim." şeklinde bir açıklama yapmıştır.

Ne var ki, benzer bir açıklamayı kısa bir süre önce Başbakan Sayın Ünal Üstel de yapmış ve bu iddiaları muhalefetin abartısı olarak nitelendirerek, kamuoyunu yanıltıcı bir tavır sergilemişti.

KKTC'nin kara para aklama konusunda uluslararası düzeyde dikkat çektiği artık inkâr edilemez bir gerçektir. Google'da "KKTC kara para" ifadelerini arattığınızda, bağımsız araştırma kuruluşlarının raporları ve uluslararası medya organlarının yüz kızartıcı iddiaları ile karşılaşabilirsiniz. Dünyanın önde gelen haber kuruluşlarının hazırladığı bu raporlar, ülkenin itibarını ciddi şekilde zedelemektedir.

Şimdi sormak gerek: Peki, kısa süre önce Meclisten neden "Suç Gelirlerinin Aklanmasının, Terörizmin Finansmanının ve Kitle İmha Silahlarının Yaygınlaşmasının Finansmanının Önlenmesi Yasası"nı çıkardık? Eğer kara para aklama iddiaları tamamen asılsızsa, bu yasanın gerekliliği nasıl açıklanabilir?

Gerçekler ortada ve gidişat endişe verici. Kıbrıslı Türkler, tarihleri boyunca hiçbir dönemde bu kadar itibarsızlaştırılmamıştı. İç siyasette de dış siyasette de yaşanan bu erozyon, endişe verici bir çöküşü işaret ediyor.

Yetkililer, sorumluluklarını yerine getirip somut adımlar atmalarını beklemiyoruz. Bu olumsuz tablo daha da derinleşmeden erken seçime yönelmek en doğrusudur.