Yarım yüzyılı aşkın bir süredir devam eden Kıbrıs Sorunu’nda, olumlu veya olumsuz   bir ‘son’a  gelindi mi ?  Son zamanlarda herkesin en çok sorduğu soru bu ? Soruya  verilen yanıtlar, akılları darmadağın eder bir noktada.  Farklı farklı görüşlerde olan çok sayıda gazeteci arkadaşım gibi ben de ‘varsayımlar’ üzerine birşeyler karalamıştım geçmişte.  İki alt başlığı vardı bu varsayımların. (1) Çözüm olursa ... (2) Çözüm olmazsa...

Liderler anlaşsa bile sonuçta bir referanduma gidilecek. Son sözü de, ‘Çözüm olursa ne olacak ?’ ve ‘Çözüm olmazsa ne olacak ?’ sorularına kendince cevaplar bulacak insanlarımız (Rum – Türk) söyleyecek. İki sihirli sözcük’e kalacak yani adanın kaderi. ‘Evet’ veya ‘Hayır’a...

***

Çözüm olursa...
• Denenmiş Kıbrıs Cumhuriyeti formülünden farklı bir formülle yaşayacak Kıbrıs Cumhuriyeti.  Adı da değişecek.
• Biz Türklerin, K.K.T.C. adını taktığımız Kuzey, uluslararası platformda,  tanınmayan ve tanınması pek de düşünülmeyen bir toprak parçası olmaktan kurtulacak.
• Savaş kurbanı Rum göçmenlerin bir bölümü de olsa, evlerine dönebilecek. Dönmeyen veya dönemeyenler bir şekilde tazmin edilecek.
• Belki de, saptanacak bir zaman dilimi içinde ada askersizleştirilecek. Uzayıp giden süreç içinde, ‘isgalci’ pozisyonuna düşen TSK,  yavaş yavaş adadan çekilmeye başlayacak. Veya, sayı azaltılacak.
• Kısa süre içinde Kuzey’de, hem ticaret hem turizm’de hızlı büyümeler gerçekleşecek.
• TC’nin uluslararası politik arenadaki –Kıbrıs yüzünden-  damgalı-‘işgalci’ durumu ortadan kalkacak. AB yolundaki  Kıbrıs engeli de kalmış olacak.

Çözüm olmazsa...
• Adanın ikiye bölünmüşlüğü devam edecek. Hatta kesinleşecek.
• Belki de iki bölge arasındaki geliş-gidişler duracak veya zorlaşacak. Kıbrısın iki halkı, birbirine daha da yabancılaşacak.
• Rumlar, politik nedenlerle, Kıbrıs kökenli Türkleri doğal KC vatandaşı kabul etmekten vazgeçebilecek. Yani Kıbrıs Türklerin KC kimlik kartları ve pasaportları iptal edilebilecek.
• KKTC hiçbir zaman tanınmayacak ama ismen de olsa, varmış gibi yaşamaya devam edecek.
• Rum, 200 bin kadar Kuzey nüfusuna karşı çıkarken, bir süre sonra 400-500 bin Kuzey nüfusu ile düşman (!) komşu olacak.
• Kuzey’de, kökten Leymosunlu, Baflı, İskeleli, hatta Lefkoşalı, Mağusalı, yani Kıbrıslı Türk kalmayacak.

--------------------

Kısaltmalar

Hiç farkında değiliz ama ‘kısaltmalar’ da çok önemli bir yer tutmaya başladı günlük yaşamımızda.  Herhalde yakın bir gelecekte yazılanları anlamak her babayiğidin harcı olmayacak.  Okuduğumuz ve de dinlediğimiz haberlerde  gün geçtikçe çoğalan ‘kısaltmalar’ o kadar normal gelmeye başladı ki artık, açılımının ne olduğunu ne düşünmek istiyoruz ne de bilmek. İşte uydurma, bir anda aklıma gelen örnekler:
• TFF, TBF, TVF ortak bir açıklama yaptı...
• FIFA, FIBA, FIVA, UEFA deklerasyon yayınladı...
• ABD, İŞİD, DEAŞ, PKK ile doğrudan bağlantısı olmadığını açıkladı...
• MİT, MOSAD, CIA, KGB bundan böyle ortak hareket edecek...
• TBMM’den, FETÖ, DAEŞ, IŞİD ve PKK için karar çıktı...
• FB, GS, BJK , UEFA sınavında...
• YDÜ, DAÜ, GAÜ, ODTÜ’de öğrenci kayıtları tamamlandı....
• TC, KKTC için BM ve AB’ye başvuracak...

--------------------

Sokak Ağzı

• Kolombiya’da 52 yılıdır devam eden çatışmalar bitmiş.  Kolombiyalılar çok sevinmesinler, rekor  53 yıl ile bizdedir...
• Bizim zamanımızda panayır derlerdi. Şimdi panayırların adı oldu festival...Muluhiya Festivali, Alizavra Festivali, Hıyar Festivali, Golyandro Festivali da başlayacak yakında.
• Başbakanımız “Kilise 30 bin kişilik milisler ordusu kurdu”  dedi.  Biz da hemen “Cami Ordusu kuralım” derim ben. Ama dikkat ha..FETÖ Ordusu gibi olmasın...
• Siz da zannedin en büyük muhalefet partisi CTP’dir.  Yok öyle birşey. En büyük muhalefet partisi Ersin Tatar’dır be baylar...
• AB araştırdı. Güneyde 15-16 yaş grubu gençler, alkol tüketiminde  Avrupa’da üçüncü sıradaymış. 15-16 yaş grubunun % 7’si uyuşturucu kullanırmış. % 18’i de sigara tiryakisiiymiş.  Gerçi Kuzey’i hiç kimse saymaz bile ama,  çok merak ettim Kuzey’de acaba durum ne ?