Hamas’ın Cumartesi sabah başlattığı saldırı kabul edilebilir değildir…
Çünkü, sivilleri hedef almıştır… 
Ama unutulmamalıdır ki, Gazze'den başlatılan bu saldırıyı çok iyi analiz etmek için; anlaşılması gereken gerçekler söz konusudur…

-*-*-

Nedir bu gerçekler?
Önce, İsrail’in, Filistin topraklarını onlarca yıldır devam eden baskıcı bir şekilde ve zulümle sömürgeleştirmesidir… 
Akabinde de askeri işgalle birlikte baskı sistemi dayatmasıdır…

-*-*-

Evet, Hamas’ın saldırısı çözüm değildir ama başka çare de kalmamıştır…
İsrail’e karşı girişilen saldırıları Hamas’ın İslamcı kimliği nedeniyle “dışlamak”, haklı bir “konu” olamaz…

-*-*-

Evet, şiddet çözüm getirmeyecektir ve “terör örgütü” Hamas’ın yaptığı, kesinlikle İsrail yayılmacılığına fırsat vermiş olacaktır…
Ama, birileri çözüm istiyorsa ve ortada “zalimler ile mazlumlar” söz konusuysa, önce zalimin, sonra mazlumun şiddeti durdurulmalıdır.
Zalimin şiddetini durdurmak için, mazlumu “terörist” ilan etmek kolaylarına geliyorsa; bu çözüm olmayacaktır… 

-*-*-

Hem zalimin hem de mazlumun şiddetine son vermek isteniyorsa, ilk yapılması gereken, İsrail'in baskı sistemini şiddet yoluyla dayatmaya devam etmesini sona erdirmek için harekete geçmektir…

-*-*-

Böyle bir olasılık görüyor musunuz?
Hayır!
O zaman, Hamas ve tüm Filistinli gruplar için ölüme kadar savaş devam edecektir… 

Ak Parti’deki değişiklik KKTC’ye yansır mı?

Türkiye’de Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) 4. Olağanüstü Kongresi’nde 75 üyeli Merkez Karar Yönetim Kurulu’nun (MKYK) yaklaşık üçte ikisi değişti… 

-*-*-

Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bazı yorumculara göre daha önce kabinede yaptığını yaptı ve parti yönetiminde de kapsamlı değişikliğe gitti. 
Bir örnek verelim…
KKTC açısından “önemi” olan isimlerden biri, Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, yeni yönetimde yer almadı…

-*-*-

Şu anda bölge çok gerin…
Türkiye, Orta – Doğu’daki korkunç gerilimden çok uzak kalmak zorundadır…
Bir şekilde ateşin içine çekmek isteyenler elbette vardır ve olacaktır ve bunun da dışında, yakın gelecekte, AB ile ilişkiler başta olmak üzere, Türkiye’yi bekleyen çok önemli “belirsizlikler” söz konusudur…

-*-*-

Yaşanacak gelişmeler kapsamında, Kıbrıs sorununda da yakın bir gelecekte siyaset değişikliği söz konusu olabilir…
Kimse, “kesin olur” veya “kesin olmaz” diyemez…
Şimdi, ilk aşamada, KKTC’de çeşitli yolsuzluklara, usulsüzlüklere karıştıkları ya da en iyi ihtimalle göz yumup “pay aldıkları” iddia edilenlerin görevden alınıp alınmayacakları konusu var…
Takip ediyoruz… 

İki futbol yorumu

Önce İngiltere’den bir yorum… 
İngiltere’de Türk Ligi takımlarından Mehmetçik Galatya Futbol Kulübü’nü az çok herkes biliyor…
Bu kulübümüz, daha önce hem Türk Ligi’nde, hem de “Londra Futbol Ligi” yani “LFA” kısa adıyla bilinen Londra Futbol Federasyonu yönetimindeki bölgesel ligde başarılar elde etmiş bir takımımız… 
Ancak kadın başkanın yönettiği Mehmetçik Galatya FC, şu anda, ulusal futbol federasyonunun amatör Pazar ligi takımları arasında düzenlediği turnuvaya katılma hakkı kazandı…
Yani Türk Ligi ya da LFA değil, doğrudan İngiliz Futbol Federasyonu’nun, yani FA’nın organize ettiği ve 124 takımın yer aldığı “FA Sunday Cup”ta terk dökecek…
Gurur duyduk…
Sevgili Kulüp Başkanı Hamide Sarı, ekibine, sporculara ve Galatyalılara başarılar dileriz…

-*-*-

Gelelim ülkemizden bir yoruma…
Baf Ülkü Yurdu…
Baf’ın, Baflıların efsane kulübü…
Şu anda AKSA 1.Lig’de mücadele ediyor bu takımımız…
Ve üç maçta puan alamadı…
Ülkenin en büyük taraftar kapasitesine sahip Baf Ülkü Yurdu’na yapılabilecek en büyük “iyilik”, takıma sahip çıkmaktır…
Bu takım, federe liglerden gayr-ı federe liglere düşerse, Dünya’nın sonu mu gelir?
Evet, gelir!

Solcu olmak…

Akıllı olmak için illa ki solcu olmaya gerek yok…
Solcu olmak, akıllı olmaktır… 
Solcu olmak, barıştır, kardeşliktir, çözümdür…

-*-*-

Alın size bir örnek: İsrail Komünist Partisi (MAKİ) ve sol partilerin oluşturduğu Barış ve Eşitlik için Demokratik Cephe (Hadash), Hamas'ın silahlı kanadının İsrail'e başlattığı Aksa Tufanı operasyonuyla birlikte bölgede yaşananlara dair ortak açıklama yayımladı.

-*-*-

Açıklamada "aşırı sağcı Netanyahu hükümetinin canice işgal politikasının" bölgede yaşananlardan sorumlu olduğu ifade edilirken, bu politikanın bölge barışı açısından büyük tehlikeler yarattığı vurgulandı.

Bir ara oralardaydık, şimdi hiç yokuz!

Otomobil sporları, çok para isteyen bir şey… Bir ara, en azından Kıbrıs Rallisi’ne falan katılıyorduk… 
Lefkoşa’nın Kuzey kesiminde de özel etaptı, gösteri sürüşüydü derken, goftiden de olsa bir keyfimiz oluyordu, “aha biz de varık gardaccığım” mesajı falan veriyorduk…

-*-*-

Artık orada da yokuz…
Kıbrıs Otomobil Kurumu, geçtiğimiz hafta sonu 50’nci Kıbrıs Rallisi’ni düzenledi…
Üç gün devam eden ralliyi, Katarlı pilot Nasser Al-Attiyah (fotoğrafta) ile Andorralı yardımcı pilotu Mathieu Baumel, Volkswagen Polo GTi R5 araçlarıyla kazandı… 

-*-*-

Nasser Al-Attiyah'ın Kıbrıs Rallisi'nde 2010, 2012, 2013, 2015, 2017, 2019 ve 2020’den sonra 2023’ün de şampiyonu oldu ve tam sekizinci kez bu yarışı kazandı… 
Cuma gecesi start alan 23 ekipten 16'sı ilk ayağı, 15'i ise ralliyi tamamlamayı başardı…