Stella Aciman

Arasta’nın dar sokaklarında dolanırken keşfettim Ambar’ı. Ahşap ve hasırın birleşmesiyle meydana çıkmış küçük masaları, raflara dizilmiş çeşitli baharatlar, çaylar, bakliyatlar, bal, kuru meyveler, ev yapımı kek ve kurabiyeleriyle sıcacık bir mekân… Burası Kıbrıs’ın ilk Organic Shop ve Cafe’si! Sahibi Mahmut Yıldırım; genç, bilinçli, hırslı ve sabırlı… 

120’den 85 kiloya…

Organik ürünlere ilginiz nasıl başladı?

Bir zamanlar çok kiloluydum ben. Şu anda 120 kilodan 85 kiloya düştüm. Diyetisyene gittiğim dönemlerde sağlıklı beslenmenin ne olduğunu öğrendim ve araştırmaya başladım. İşte o sırada organik çıktı karşıma. Kilo verdikten sonra yurtdışına gitmiştim ve o dönemde tekrar kilo almaya başlamıştım. Orada bu tarzda bir kafeye rastlamıştım. Orası bir zincirin parçasıydı. Brüksel’de çok gelişmişti organik. Düşünün ki; fincanlarından kaşıklarına kadar her şeyleri organikti ve hepsi geri dönüşümlüydü.

Peki, sizde öyle mi?

Kıbrıs’ta şu anda bu mümkün değil maalesef. Tabii oradaki ortamdan etkilendim ve “Kıbrıs’ta neden olmasın?” diye düşünmeye başladım. Son yıllarda organik ürünler moda olmaya başlamıştı ama ben kendim için burayı açmak istedim. Burayı yaparken de hep kendimi düşünüyordum.  “Ben ne istiyorum? Yurtdışında böyle bir mekâna gider otururum.” Bunları düşünerek bir yer yapmaya çalıştım ve güzel de olduğunu düşünüyorum.

Asıl mesleğiniz nedir?

Ben sinema ve iletişim mezunuyum. Kıbrıs’a döndüm, bizim dalda pek iş yok. Birkaç özel televizyonda çalıştım ama daha sonra “böyle olmayacak!” dedim. BRT’ ye part-time başladım ama bana göre bir yer olmadığına karar verdim. O sıralarda annem de emekli olmuştu. Beraber böyle bir yer açmaya karar verdik.

Sonra…

Önce Türkiye’den organik ürünler ithal etmeye başladık. İlk getirdiğimiz ürünlerin satışında başarılı olduk, şimdi ikinci partiyi getiriyoruz.

Fiyatlarda büyük fark yok

İthal ettiğiniz ürünleri marketlere veriyor musunuz?

Şu anda sadece kendi dükkânımda satıyorum. Belki zaman içinde başka marketlere de verebilirim.  İnsanlar henüz yeterince bilgi sahibi değil bu konuda. ‘Organik olunca pahalı oluyor’ sanıyorlar. Aslında çok büyük farklar yoktur. Özellikle çaylar, kuru meyvelerde hiç fiyat farkı yoktur. Bakliyatlar da biraz fiyat fazladır.

Ne gibi organik ürünler ithal ediyorsunuz?

Bakliyatlardan mercimek, nohut, kuru fasulye, pirinç, bulgur, börülce, soya fasulyesi ve buğdayımız var. Üç çeşit makarnamız, domates, acı ve tatlı biber salçalarımız, kuru meyveler, baharat ve çeşitli çaylarımız var. Dut, üzüm ve harup pekmezimiz de var.

Özel kurabiyeler de yapıyorsunuz…

Evet, diyabetliler için tatlandırıcı kullanarak kurabiye yapıyoruz. Pekmezli ve ballının dışında çeşitli baharatlar kullanarak yaptığımız tuzlu kurabiyelerimiz de var. Ürünlerimizde organik tam buğday unu kullanmaya özen gösteriyoruz. Alternatif olarak beyaz un da kullandığımız oluyor.

Un da mı ithal?

Şimdiye kadar öyleydi ama şimdi Eda ve Emin ile anlaştık. Artık onların ürettiği organik tam buğday ununu kullanmaya başlayacağız. Tercihim her şeyin yerli ürünle yapılması yönünde tabii ki.

Organik ürünlerin satışını çoğaltmak için birbirinizi desteklemeniz gerekiyor…

Kesinlikle… Ben şu an bir tavuk üreticisiyle görüşüyorum. Kendisi özgür tavuk üretiyor, gittim yerini gördüm.

“Kurabiyeler annemden…”

Bu üretici tavuklara yem mi veriyor?

Yem de veriyor, kendi tarlasından çıkan yeşilliklerden de veriyor. Bu arada bir de reçel üreticisi buldum. Şimdi onlarla iletişim halindeyiz. Henüz organik reçel yapmıyorlar ama ben organik yaptırmaya çalışacağım.

Kurabiyeleri ve kuru kekleri kim yapıyor?

Hepsini annem yapıyor. Dayanıklı olması açısından kekleri piştikten sonra kesiyor ve tekrar fırına koyarak kurutuyoruz, çok da lezzetli oluyor. Bu ürünlerimizi Diyetisyen Nezire İnce’nin kontrolü  altında yapıyoruz.

En çok hangi ürünü satıyorsunuz?

Paketli ürünlerden kuru dut, çaylardan melisa çok satılıyor.

Balların da var…

Evet, biri sertifikalı organik baldır. Diğeri ise Taşkent Bölgesi’nin dağ balıdır.

Müşteri kitlen kimlerden oluşuyor? 
Aslında herkes müşterim… Yurtdışında organik biliniyor ama onlar bio sözünü kullanıyorlar. Ben buraya Organik Shop yazdım. Dolayısıyla yabancılar için organik sözü pek bir şey ifade etmiyor. O yüzden biraz sıkıntı oluyor ama tabelamın altına bio yazacağım.

AMBAR
Arasta Sok. No.38 Lefkoşa