Orman yangınlarının sebepleri
Arsa sahipleri ve/veya tarladan ormanlık alana dönüştürülmüş bölge sahipleri, kereste tüccarları, hayvancılar, çifçiler bu “yararlanan guruplar” dan bazıları ve dolayısı ile de muhtemel kundakçılardırlar. Kasıtlı olarak çıkarılan yangınlar vardır.
Yangınlar; savaş, dikkatsizlik ve kundaklama gibi insan müdahaleleri ile ortaya çıkmaktadır. Fırtına, sel ve kuraklık gibi aşırı uç doğa olaylarında olduğu gibi çıkan yangınların sıklığı kadar yoğunluğu da iklim değişikliğinin etkileri ile ilişkilendirilmektedir.
İnsan faktörünü göz önünde bulundurduğumuz zaman, orman yangınları probleminin her şeyden önce toplumsal bir olay olduğunu görürüz. İnsanların büyük bir çoğunluğu direk veya dolaylı yollardan çıkan yangınlardan yararlanmaktadır. Arsa sahipleri ve/veya tarladan ormanlık alana dönüştürülmüş bölge sahipleri, kereste tüccarları, hayvancılar, çifçiler bu “yararlanan guruplar” dan bazıları ve dolayısı ile de muhtemel kundakçılardırlar. Kasıtlı olarak çıkarılan yangınlar vardır.
Bunlardan bazıları imara açma, yanan bölgelerin gelişime ve değerlendirmeye açılması için çıkarılan yangınlardır. Çobanlar veya hayvancılıkla uğraşanlar bazı bölgeleri kuru otlardan temizlemek ve yenilenme sağlamak için yakarlar. Piromani (Pyromania < πῦρ + μανία) gibi kontrol bozukluğu ve psikolojik bir rahatsızlık olduğu söylenilen kasten ama amaçsız yangın çıkarma eğilimi sebebi ile çıkarılan yangınların yanında dikkatsizlik veya umursamazlıktan da çıkan yangınlar vardır (söndürülmeden atılan sigara izmariti ya da kırsalda kebap yapmak için yakılan ateş gibi).
Dünya Doğayı Koruma Vakfı (World Wide Fund for Nature) ağının yapmış olduğu ilgili araştırmalar gösteriyor ki; dünya genelinde 2019 – 2020 yılları arasında yangınlar 13% civarında artmış ve yangın mevsimleri 20% oranında uzamıştır. Avrupa Komisyonu’ nun Ortak Araştırma Merkezi (Joint Research Centre)’ ne göre 2019 yılında; AB’ nin 27 ülkesinden 11’ i yanmış alanlarda ve raslantısal olarak çıkan yangınlarda bir önceki on yılın ortalamasını geçmiş durumda.
Özellikle kuru otların temizlenmesi gibi kırsal alanda bulunan yerleşim yerlerinde yapılan bazı işlerde; Limasol ve Larnaka’nın dağlık bölgelerinde, Trodos’ ta ve Baf’ ta çıkan son büyük yangınlarda olduğu gibi dikkatsizlikten dolayı insan faktörü rol oynamıştır.
Yanan Ormanlık Alanların Doğuracağı Kötü Sonuçlar
Ormanlık ekosistemlerin yok oluşu, özellikle insan hayatı kaybından ve oluşturduğu vücutsal hasarlardan dolayı toplumsal bir meseledir. Yangınla mücadelede, yangına karşı alınacak önlemlerde ve yangın karşıtı sistemlerin kurulumunda harcanması gereken masraflar nedeni ile ekonomik boyutu da son derece önemlidir. Yangına müdahale için harcanan su kaynakları, tarım arazilerinin, ürünlerin ve besinlerin yok oluşu, koruma altındaki yaban hayatın yok oluşu nedeni ile de büyük çevresel bir felakettir.
Pek çok kereler yangından dolayı zarar gören, çevresel ve ekonomik olarak değer kaybeden bölgelerin eski haline geri dönüşü olmaz.
Hayvancılık tesisleri, tarım ve ekin alanları, evler, yemle beslenen hayvanlar, bal petekleri, turistik tesisler, araçlar v.b. özel veya kamu mülk kaybı yaşamsal ve varoluşsal kayıplardır.
Yangından yara almış bölgelerin turizmindeki olumsuz etkileri, yanmış alanın restorasyonu (Temizlik, korozyon, sel ve su taşkını önleyici çalışmalar, yeniden ormanlaştırma) için harcanacak maddi kaynaklar, kereste kaybı, hayvan otlama alanı kaybı, ve hayvancılık için kullanışlı madde kaybı hemen geriye dönüşü mümkün olmayan şeylerdir. Telafileri için yıllar, hatta on yıllar gerekir.
Kilise, cami, arkeolojik alan, mimari ve doğal anıtlar gibi kültürel simgelerin zarar görmesi; yangınların medeniyetler için de olumsuz sonuçları olduğunu göstermektedir.
Su kaybı; tarım arazilerinin, tarım ürünlerinin ve besinlerinin yok oluşu; koruma altındaki yaban hayatı türlerinin kaybı gibi kayıpların da telafisi çok uzun zaman, on yıllar alır.
Orman Yangınları Önlemede Önerilen Tedbirler
Covid-19 Pandemisi’ nin bize acı bir şekilde gösterdiği; doğayı kaybetmekle sağlığımızı kaybetmenin arasındaki sıkı bağı unutmamalıyız.
Ormanlık alanları korumak için gerekli olan tedbirler şunlardır:
1- Gerekli miktarda Yangın İzleme Teçhizat Sisteminin ormanlık bölgelere kurulumunun yapılması. Kullanılabilir durumda olan mevcut Yangın İzleme Teçhizat Sistemlerinin sürekli olarak bakımının yapılması, güncellenmesi ve personelin de bu sistemleri doğru ve zamanında kullanması için sürekli olarak eğitilmesi.
2- Orman Dairesi’ nin ve İtfaiye’ nin vereceği eğitimle; yangın söndürme ekiplerinin olay mahaline gelinceye kadar geçecek olan süreçte yangına anında müdahale edebilmek ve zaman kazanabilmek için her köyde gönüllü yangın söndürme ekiplerinin kurulması.
3- Her köye kalıcı olarak yangın söndürme araçlarının tahsis edilmesi. Bu araçların haftalık bakımlarının yapılması ve gerekli miktarda suyla her köye küçük barajların oluşturulması.
4- Özellikle ormanlık alanların, ormanlık alanlarda bulunan ve yakacak olarak kullanılabilen malzemenin doğru yönetimi ve yangın önleme konusunda yapılan yatırımlar için ayrılan ekonomik kaynakların artırılması.
5- Yerel düzeyde yangına sebebiyet veren olayların kapsamlı analizi ve bu probleme yönelik bir yangın önleme planının uyarlanması.
6- Yerel düzeyde toplumun da (diğer sorumlu paydaşlarla birlikte) anlaşılır bir yönlendirme ile yangın önleme planına dahil edilmesi.
7- Sivil Savunma’ da gönüllülük sisteminin kapsamlı bir şekilde uygulamaya konulması.
8- Arazi niteliklerinin ve kullanım amaçlarının değiştirilmesine kolaylık sağlayan yasal boşlukların doldurulması (Örneğin: Ormanlık alanlar).
Vatandaşların sistemli bir şekilde bilgilendirilip duyarlı olmaları...
Yangından Zarar Görenlerin Tazmini ve Yanan Ormanlık Alanların Restorasyonu
Yangından etkilenenler; felaketten sonra ve bir kaç gün yoğun bir biçimde gündemde kaldıktan sonra ister-istemez hesapta olmayan “günlük yaşama” geri dönerler. İnsan kayıplarının, mülk kayıplarının, ürün (ekin) kayıplarının, konut kayıplarının, hayvan kayıplarının hesabını yaparlar. Hayatlarının bir daha eskisi gibi olmayacağını ve artık o yeşil alanın olmadığının farkına varırlar.
Ne kadarı yapılırsa o kadarı kâr olan tazmin ve restorasyon için öneriler:
Kaybettiğimiz 4 genç Mısırlı insanımızı bir daha geri getiremeyiz.
Mısırlı gençleri kaybeden ailelere, yangından etkilenenlere ve yangın bölgesinde ikamet edenlere acil tıbbi ve psikolojik destek.
Nüfusun yer değiştirmesini önlemek için yangında evlerini kaybeden vatandaşlara tüm konforu ile aynı bölgede barınma sağlama.
Ürün, ekin, mülk, küçük sanayi araçları ve konut kayıplarının tazmin edilmesi.
İşlerini kaybedenlere yeni iş teklifleri: Mülk, konut, ürün (ekin) restorasyonuna entegre olmalarını sağlamak gibi.
Yeni yatırım vizyonu ile taşra yollarının onaylanması.
Bekletilen şehircilik ve inşaat izinlerinin onaylanması.
Yeni sakinler için cezbedici koşullarla yeni arsaların yapılandırılması
Ekosistemin restorasyonu
Yanmış bölgeye her yerden erişimin sağlanması için temizlik
Yangından etkilenen bölgelerde yaşayanlar için yanan ağaç kütüklerinin kesilmesi ve onların kullanımına verilmesi
Korozyon, sel ve su taşkını karşıtı işler için araştırma ve çalışma yapılması
Ormanların doğal yenilenmesi ve ağaçlandırma için planlama yapılması
Biyo çeşitliliğin tüm detaylarının ve diğer tüm önemli konuların yönetimi
Vatandaşların yangınzedelere hemen yardım etmek için istekli olmaları kayda değerdir. Bazı vatandaşlarımızın yangından hayatını kurtaran hayvanlar için doğaya su ve yemek bıraktığını biliyoruz.
Karbondioksit (CO2) Depolayıcı olarak Ormanlar
Avrupa Konseyi 14/05/2018 tarihinde; sera gazı salınımının ve emiliminin Arazi Kullanımı, Arazi Kullanım Değişikliği ve Ormancılık (AKAKDO) aktiviteleri olarak sayacak çerçevenin yasalaştırılması için gereken düzenlemeleri; 2030 yılına kadar iklim ve enerji için planlanan çerçevede resmi olarak duyurdu.
Ekosistemin hemen yeniden birleşmesi ismindeki yeni bir platformun sürdürülebilir bir kalkınma politikasının uygulanmasına entegrasyonunun gerekliliği, ada genelinde Kıbrıs ormanlarının korunması ve gelişiminin karşılıklı etkileşime ve bağlılığa dayalı olduğundandır. Kıbrıs’ ın tümünde yapılacak olan profesyönel bir ağaç ekimi karbondioksit gazı (CO2) salınımını düşüreceği gibi yeni iş alanları da yaratabilecektir.
Avrupa Parlamentosu Kıbrıs Ofisi
Avrupa Parlamentosu Kıbrıs Ofisi Avrupa Yeşil Mutabakatı’ nın tüm Kıbrıs’ ta tanıtılmasını ve uygulanmasını destekliyor.
Kıbrıs Yeşil Mutabakatı
Kıbrıs Yeşil Mutabakatı; Kıbrıs sorununun çözümünden önce bile hazırlanıp yurdumuzun her köşesinde uygulamaya konulabilecek ve Kıbrıslı Türklerle Kıbrıslı Rumlar arasında olacak olan bir anlaşmadır. Bu anlaşma, yakın geçmişte Avrupa Birliği’ nin yeni stratejisi olarak resmen duyurduğu; doğal kaynak kullanımında Αvrupa Birliği sınırları içerisindeki üye devletleri modern, etkili ve rekabetçi bir yapıya dönüştürebilecek olan yeşil teknoloji ile:
Sera gazı salınımını 2050 yılına kadar sıfır düzeyine indirmeyi, Ekonomik kalkınmayı aşırı doğal kaynak tüketimi ile bağdaştırmamayı ve hiçbir insanın ve birlik üyesi hiçbir devletin sosyal olarak dışlanmamasını amaçlayan Avrupa Yeşil Mutabakatı’ na dayanıyor.
Mutabakat; üye devletler topraklarının birleşik bir ekosistem olarak kabul edilmesinden dolayı, hiçbir bireyin ve hiçbir bölgenin gelecekte yaşanacak olan dönüşümün dışında kalmaması için tasarlanmıştır.
“Kıbrıs ikiye bölünmüş olabilir ancak eko sistem bir bütündür”
United Medya-Politis Radyo İşbirliği: Çevre İçin İki Dilli Yayınlar