Dila ŞİMŞEK

Yurttaşlar, ülke gündemine oturan ‘karantinasız özel uçuş izni’ ile ilgili konuştu, sitem ve kaygılarını dile getirdi.

YENİDÜZEN Mağusa’da halkın nabzını yoklayarak, özel izinle geldikleri söylenen özel uçakla ilgili düşüncelerini sordu, yurttaşlar: “Sorumsuzluk belirtisi, ayrımcalık, keyfi davranış” yorumlarını yaptı.

Pile’de yaşayan vatandaşların ve güneyde çalışan Kıbrıslı Türklerin sorunlarının altını çizen vatandaşlar, “Biz kendi vatandaşımızı ailesinden, işinden, evinden mahrum ederken başkalarına ayrıcalık tanıdık” dedi.

Yurttaşlar, halk sağlığının söz konusu olduğu bir salgın durumunda, ‘özel izin’ diye bir şey olamayacağını belirterek, hükümetin kendi aldığı kurala uymadığını kaydetti.

Net bir açıklama bekleseler de, hiçbir nedenle böyle bir izin verilmemesi gerektiğini vurgulayan vatandaşlar, yaşananları ‘kaos’ olarak nitelendirdi.

Ülkenin ‘sorma gir hanına’ döndüğünü savunan yurttaşlar, yetkililerden ‘ciddiyet’ talep etti.

Yurttaşlar, Temmuz itibariyle testle girişlerin mümkün olacağını hatırlatırken, neden birkaç hafta daha beklenemediği de merak konusu oldu.

YURTTAŞ NE DEDİ?

Zihni Özergin: “Vatandaşla alay eder gibi, ciddiyetsiz”

“Tamamen gayri ciddi bir uygulama, vatandaşla alay eder gibi, Ahmet’e başka, Mehmet’e başka bir kural. Bir kural konulduysa, buna istisnasız herkes uyacak. Biz kendimizi devlet ilan ediyoruz, ama yaptıklarımız buna uymuyor. Hep tutarsız uygulamalar, tutarsız açıklamalar... Biz Pile’deki kendi vatandaşımıza başka, yurtdışından gelecek olana başka davranıyoruz. İnsanlar evlerinden, işlerinden, ailelerinden mahrum kalıyor... Bu böyle olmaz.”

Keziban Celtek: “Keyfi bir davranış söz konusu”

“Yaşananları en başından beri takip ettim. Dün de tüm gün meclisi izleyerek, gündemi ve yapılan açıklamaları izledim. Bence burada ‘keyfi’ bir davranış söz konusu. Daha geçtiğimiz hafta güneydekilere üzüldük, inanın ki gözyaşı döktüm, insanlar evlerinden mahrum kaldılar. Uçuşla ilgili özel izin deniliyor ancak eğer konumuz hastalıksa, bir gün de olsa fark etmez, adaya girerse girmiş demektir. Ben daha kahvemi bile açmadım, risk ortamının geçtiğinden emin olmak için...”

Özkan Oza: “Bu şu anki hükümetin, bir telefonla her şeyi kabul edeceğini gösterir”

“Burası sorma gir hanı, canı isteyen özel uçakla gelecek! Bu tamamen hükümetin zaafiyetini gösterir. Bu gelen kişilerin taşıyıcı olup olmadığını nereden biliyoruz? Böyle bir salgın döneminde, kendi vatandaşımız işe gidip gelemiyorsa, gideni bir daha buraya almıyorsak, o zaman Türkiye’den milletvekili dahi gelse ya gelmeyecek ya da karantinaya girecek. Bu şu anki hükümetin, bir telefonla her şeyi kabul edeceğini gösteriyor. Böyle bir hükümet olamaz.”

Yüksel Altuner: “Karantinasız veya testsiz, her kim olursa olsun gelmemeliydi”

“Tamamen bir kaos ortamındayız. Salgın dönemindeyiz, tamam açılmalara başladık ama, bir karar var ki, karantinasız geliş olmayacak diyor. Karantinasız veya testsiz, her kim olursa olsun, ne nedenle olursa olsun gelmemeliydi. Nasıl ki güneyde risk bitmedi denilip gidiş gelişler kontrol altındaysa, karantina şart koşulmuşsa, alınan karara uymaları gerekirdi.”

Ece Balcı: “Tomografi cihazı için ekibin gelmesine izin verilmezken böyle bir izin kabul edilemez”

“Uçuşla gelen kişilerin liman inşaası için geldiğini okudum. Sabah Tabipler Birliği Başkanı Özlem Gürkut’un açıklamasını dinledim, tomografi cihazı için ekibin gelmesine izin vermeyen hükümetin bu iş için özel izin vermesine kesinlikle katılmıyoruz ve karşı çıkıyoruz. Salgın sürecinde şu anda iyi bir noktadayken, halk sağlığının riske atıldığını düşünüyorum.”

Batuhan Karatay: “Hiç vakamız yokken büyük bir tehlikeyle karşılaşmış olduk”

“Cuma günü özel izinle geldiği söylenilen uçuşun karantinasız bir şekilde adaya alınması bence kabul edilemez. Eğer bir karar alındıysa buna herkesin uyması gerekir. Kaldı ki gelen kişilerin taşıyıcı olup olmadığını bilmiyoruz. Salgınla mücadelemiz iyi ilerlerken, hiç vakamız yokken büyük bir tehlikeyle karşılaşmış olduk. Kesinlikle izin verilmemeliydi.”

Mahmut Kavaz: “Kendi aldıkları karara uymadılar”

“Ben hayatım boyunca kurallara uymayı prensip olarak gören biri oldum... Her zaman işimi düzgünce, tek çizgide yapmaya özen gösterdim. Bu yüzden eğer hükümet bir karar aldıysa, bir Bakanlar Kurulu kararı varsa, şartlar ne olursa olsun ona uyulması gerektiğine inanıyorum. Temmuz’a kadar karantina koşulları şart koşulmuşsa, gelen kişiler karantinaya girmeliydi, giremeyecek durumdaysalar Temmuz sonrası test ile gelebilirdiler... Hükümetin kendi aldığı karara uymaması bana göre yanlış.”

Bekir Karadoğan: “Tamamen sorumsuzluk göstergesi”

“Madem girişlerde karantina uygulaması konuldu, gelen herkesin karantinaya girmesi gerekir. Neden özel muamele yapılıyor? Şahsa özel izin diye bir şey olamaz, burada halk sağlığı söz konusudur. Karantinasız, istediği gibi adaya girmesi kabul edilemez. Hükümet kendi aldığı karara kendisi uymuyor, bu tamamen sorumsuzluk göstergesidir. Biz kendi ülkemizde yaşayan insanları kısıtlar, işlerinden mahrum bırakırken başkasına neden ayrıcalık tanınıyor?”