‘Özel sektör yabancılaşıyor’
Milletvekili Doğuş Derya KANAL SİM'de konuştu, ülkedeki nüfus yapısının değişimine işaret etti.
YENİDÜZEN-HABER MERKEZİ
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Doğuş Derya, KANAL SİM’de Gazeteciler Mert Özdağ ve Ertuğrul Senova'nın hazırlayıp sunduğu Haber Toplantısı programına konuk oldu, ülkedeki nüfus yapısının değişimine ve ekonomik düzenin sermaye sahiplerini koruyan bir yapıya dönüşmesine dikkat çekti.
“Biz uzun bir süredir ülkede neyi tartışıyoruz? Nüfus yapısı değişiyor ve heterojenleşiyor. Sermaye yapısını değiştirmeye çalışan bir hükümet var. Son organize sanayi bölgelerindeki anlaşmaya da bir kolaylık anlaşması dediler ama aslında bir kıyak anlaşması.” ifadelerini kullanan Derya, hükümetin yabancı firmalara KKTC'li firmalarla aynı muameleyi yapacağını ve bu durumun mülkiyetin el değiştirmesinin bir parçası olduğunu belirtti.
Sosyal sigorta verilerine değinen Derya, “Şu anda KKTC’de Sosyal Sigortalar Yasası ve Sosyal Güvenlik Yasası kapsamında toplam 151 bin 351 aktif sigortalı var. Bunların yüzde 50’si yabancı. Özel sektörde çalışanların ise yüzde 60-65’i yabancı iş gücü.” dedi. Derya, emeğin bu kadar yabancılaşmasının sosyal problemlere yol açtığını vurguladı.
“Düşünün, bir tane yerel gazete okumayan, program izlemeyen, belki de Türkçe bilmeyen insanlar, oy kullana hakkına sahip oluyor”
Yabancı iş gücüne dair veriler paylaşmaya devam eden Derya, “İlk üçü; Pakistan, Bangladeş ve Türkmenistan oluşturuyor. 10 bine yakın Pakistan’dan gelen yabancı işçi var” dedi, bu durumun etkilerini şöyle özetledi:
“İkamet üzerinden de bir yurttaşlık politikası oluşturuluyor. Ben hatırlıyorum, 2020 Cumhurbaşkanı seçimlerinde, 5 bine yakın KKTC yurttaşı yapılan Pakistanlı insan vardı. Ne oluyor? Aslında senin siyasal iradeni belirliyorlar. Bir matematik hesabıyla; 2020 Cumhurbaşkanı seçiminde Mustafa Akıncı ile Ersin Tatar arasındaki oy farkı, 4200 civarıydı. Düşünün, bir tane yerel gazete okumayan, program izlemeyen, belki de Türkçe bilmeyen insanlar, oy kullana hakkına sahip oluyorlar” dedi.
“Ayda 33 kişi iş kazalarında yaralanıyor, her ay 1 kişi ölüyor”
Derya, ülkedeki yabancı iş gücünün sömürüye maruz kaldığını belirterek, "Yabancı işçi getirmenin maliyetleri olmasına rağmen hala tercih ediliyorlar çünkü o kadar ucuz emek ki o kadar da sömürülüyorlar. Maruz kaldıkları sömürü koşullarına dair herhangi bir bilgilendirici kitapçık yok. Hukuki haklarını arayabilmeleri için bir mekanizma geliştirilmedi.” ifadelerini kullandı. Çalışma Dairesi’nin verilerine göre son bir yılda 417 iş kazası yaşandığını, bu kazalarda 405 kişinin yaralandığını ve 12 kişinin hayatını kaybettiğini belirten Derya, “Bu insanlar yabancı diye haber olarak okuyup geçiyoruz ama bunlar insan. Ayda 33 kişi iş kazalarında yaralanıyor, her ay 1 kişi ölüyor.” dedi.
“Yasak olmasına rağmen ajanslar kuruluyor, işçiler getiriliyor”
Pakistan’dan getirilen işçiler konusunda Dışişleri Bakanlığı bütçesinde Tahsin Ertuğruloğlu’na sorular yönelttiğini ifade eden Derya, "Ajanslar aracılığıyla Pakistan’dan bu kadar işçi getiriliyor. Ancak bu ajanslar iş gücünün haklarını korumuyor, aksine onları sömürüyor. 1992’de mevzuatın bir parçası olan iş yasasına göre bu yasak. Buna rağmen ajanslar kuruluyor ve bu durum cezalandırılmıyor." dedi. Derya, mevcut düzenin emeği değil, sermayeyi koruduğunu vurguladı.
Derya, "Biz emek en yüce değerdir diyen bir toplum olabilmeliyiz. Yoksulluğun ne olduğunu biliyoruz. Bu toplum yokluk gördü, savaş gördü.” İfadelerini kullandı.
“3’üncü ganimet dönemini yaşıyoruz”
Kıbrıs’ın kuzeyinde içinden geçilen dönemin, “3’üncü ganimet dönemi” olduğunu söyleyen Derya, “1970’lerin sonundan, 1980’lerin ortasına kadar, Rumlardan kalan mallar paylaşıldı. 1990’lardan 2005’lere kadar, kumarhaneler ve benzerleri aracılığıyla semirildi. Sonra da inşaat sektörü üzerinden üçüncü ganimet dönemi başladı” dedi.
“Yaşananlar tesadüf mü?”
Derya, “Türkiye’yi sömüren müteahhit zihniyeti el atmaya başladı. Yabancılara yap-sat hakkı vermekten tutun da Mesarya’nın pazarlanmasına geçildi. Türkiye’deki apartmanların asansörlerinde, Mesarya pazarlanıyor. Kıbrıs’ın tarımsal arazileri ayağa düştü… Instagram’da önüme çıkıyor; genç insanlar, gidin Kıbrıs’tan arsa alın, imara açık değil ama açılacak diyorlar. Neyi satıyorlar? Yurt bildiğimiz toprakları” şeklinde konuştu.
Derya, “Nüfus, mülkiyet, sermaye ve iş gücü yapımız bir anda değişiyor. Bunlar tesadüf mü?” diye sordu.