Özeldekilerin halini soran var mı?
Aral Moral yazdı, sosyal medyada…
“Özel sektörde çalışan bir dostum var. Ayın 11'i oldu ve ödenmedi. Bugün maaşını "Ev sahibim, kirayı sorar, ödemeyecek misiniz?" diye sordu. Sonuç sizce ne oldu? 2 saat sonra işten durdurulma kağıdını verdiler. (Bu özel sektörü tümden karalama amacıyla yazılmış değildir. Lakin, durumun da özetidir) Ha bu arada da, 6aydır yatırımlarının yapılmadığını öğrenir…”
Evet bütünü deği belki ama, genelinde böyle bir sorun var özel sektörün…
Evet maaşlar çok düşük…
Evet birçoğunda sosyal yatırımlar yapılmıyor.
Ve evet, kimisinde de maaşlar çok geç yatırılıyor.
Aral “bir dostum” dedi, bir örnek verdi.
Benim de bir çırpıda sayabileceği birçok arkadaşım da bu kötü durumdan nasibini alıyor.
Üstelik bazıları medya sektöründen!..
Düşünsenize, her Allah’ın günü ona buna akıl veren, ahkam kesen bir sektör çalışanlarına sosyal yatırımlarını yapmıyor!..
Ya da geç maaş ödüyor.
Tefecilerde çek kıran gazeteci arkadaşlarımı bilirim!..
Ne olacak bu işin sonu, kimse bilmiyor.
Ama bir gerçek var ki özel sektörde emek sömürüsünün en alası yapılıyor.
Ve üzülerek görüyorum ki durum hiç de müdahale edilebilecek durumda değil…
Toplu işten durduranlar mı istersiniz, var!...
Çok düşük maaş mı, o da var!..
Yasal sınırın çok üzerinde çalışma saatleri, var var!..
Düşük maaş, o da var!..
Etrafınızda hiç mi tanık olmuyorsunuz?
Annede, kaynanada yenen yemeklerin…
Her gece açılmayan sobaların…
Ödenemeyen banka taksitlerinin…
Hiç bitmeyen kredi borçlarının hiç mi anlamı yok?
Var dostlarım var.
Özel sektördeki emek sömürüsünün kanıtı tüm bunlar.
Sahi, kamuda 13. maaşlar ödendi mi, HP artışı kaç?
Kamu dururken özelden bize ne?
Değil mi ama!..
---------------------------------------------
13. maaş ve 2016…
Türkiye Kıbrıs İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Tuğrul Türkeş'in Milliyet'ten Sefa Karahasan'a yaptığı açıklamalar ilginçti…
Türkiye diyor ki "Kıbrıs ödemelerinde bir sorun yok"…
Türkeş, ‘su nedeniyle KKTC’ye para verilmemezlik de yapılmadığını’ söylüyor.
Peki 13. maaşların da ödenememesine yok açan mali çıkmazın nedeni ne o zaman?
Mesele şu; 13. maaşlar Ekonomik Program’ın imzalanmaması nedeniyle ödenemiyor.
Zira 13. maaşlar program içinde yer alan ödemelerle yapılacak.
Yani 2016 döneminden yapılacak…
Çok daha açık söylemek gerekirse 2015 bütçesinde, ya da geçen yıla ilişkin maliye kasasında bu yönde bir kaynak yok!
Türkeş’in “ödememezlik yok” dediği aslında eski dönem…
Evet, Türkeş geçen yıl için doğru söylüyor.
Türkiye 2015 yılı için bütün mali mükellefiyetlerini yerine getirmiş.
Aksayan, tıkanan 2016 dönemi…
Ve Talat’a bakılırsa bu sorun “1-2 gün içinde” çözülecek.
Ekonomik Program’ın 1-2 gün içinde tamamlanması ile sorunun çözüleceği umuluyor.
Tabii buna paralel bekleyen o büyük sorun da hala masada: Su!..
Su konusunda bu hafta yaşanacak gelişmeler her şeyi sonuca götürecek.
Bunun için de ‘siyasi düzeyde’ konunun ele alınması ve müzakere edilmesi gerekecek.
Bekleyip göreceğiz…
------------------------------------------------------------------------
‘Ek mesailer’ neden arttı?
Genç TV'de konuşan Ersin Tatar ek mesailerin artması nedeniyle ilgili itiraf gibi açıklamalar yaptı…
Tatar "Ek mesailerin artmasının sebebi bizim dönemimizde (UBP Hükümeti döneminde) mesai saatlerinin düzenlenmesi konusunda yanlış yapmamızdır. 15.30'a kadar olan mesai yüzünden ek mesailerde büyük bir artış oldu. Bu konuda yanlış yaptık zamanında" diye konuştu.
Yorum sizin.
-------------------------------------------------------------------------
Gerginsin, gerginiz, gerginler…
Çok ‘gergin’ günlerden geçiyoruz.
Türkiye CTP’ye ayar çekme derdinde, elçilik ve Türkeş’in açıklamaları buna örnek.
Gergin gergin açıklamalar…
Malum, Ercan meselesinde Dizdarlı Ertuğruloğlu’na, Ertuğruloğlu Dizdarlı’ya…
Art arda yorumlar devam ediyor.
Turizm Bakanlığı konusunda Denktaş-Sucuoğlu kavgası hala sıcaklığını koruyor.
Ve dahası…
Gerginiz vesselam…
Çok gerginiz…
--------------------------------------------------------------------
Böyle giderse…
Memurun maaşı ya da su meselesi dışında sorunlarımız da var bizim.
Biz YENİDÜZEN’e bu konuları da ısrarla gündeme getirmeye çalışıyoruz.
Mesela ‘odun’ sorunu.
Hemen hemen herkesin evinde şömine var artık.
Ve odun sobası gerçeği…
Malum ‘odun ihtiyacımız’ da var hal böyle olunca.
Orman Dairesi Müdürü’ne göre oduncuların hepsi kaçak!..
Peki ne olacak şimdi?
Bu ihtiyaç nasıl karşılanacak?
Yurttaş da Orman Dairesi’nin odun satmadığından yakınıyor!
Hatta bazı daire çalışanların odun sattığına ilişkin iddialar da var, bu yönde çok şikayet geliyor.
Ne kadar doğru bilmeyiz ama rahatsız edici bir durum.
Zira iki ucu ‘otlu’ değnek misali bir mevzu bizimkisi.
Kim çözecek, kim ilgilenecek?
Umarım ilgilenen olur ve umarım ormanlarımıza yazık edilmez.
Çünkü böyle giderse 20 sene sonra ‘ormansızlık’ tartışması da başlar, hiç kuşkusuz.
Çok konuşur, çok tartışır, yine çözemeyiz o gün de…
Tıpkı bugünkü gibi…