'Özelleştirme' değil 'sosyal devlet'tir kurtuluş...
Eğiten ve öğreten...
Koruyan, gözeten ve tedavi eden...
Gençliğinde yönlendiren, yaşlılığında keyiflendiren.
Temiz hava solutan...
Güvenli gıda tattıran devlet...

***

Ve 'ekonomik büyüme' değil...
Gelir dağılımındaki adalettir önemli olan...
Kimin, ne oranda pay aldığı büyümeden...
***

'Özelleştirme' ile ilgili şöyle bir 'saplantımız' oluştu.
Eğer Türkiye'nin emriyle özelleştirme varsa, karşıyız...
Ha 'kendi elimizle' olmuşsa, mutlaka haklı sebebimiz var.
Örnek mi?
Eğitim, çok önemli oranda 'özelleşti' ülkemde...
Hem de bir kısım 'tüccar' zihniyetli öğretmen eliyle...
Matematik de İngilizce de Kimya da hepsi özelleşti !..
'Hükümet çözsün' diyoruz.
Türkiye eliyle olsa, eyleme iniyoruz.
Sağlık, 'hekim' eliyle özelleşti, senelerden beri!
'Paket'le olmadı ya, 'yasa'ya uysa da olur, uymasa da, diyoruz.
En son Yakın Doğu'ya falan kızılıyordu ya, şimdi orada dahi 'kamu-özel bütünleşmesi' oldu, aldırmıyoruz...

***

Velhasıl 'özelleştirme'ye bakış şu ki, 'cebe girerse tamam, çıkarsa aman'...
Bu 'iki yüzlülük' de ne yaman (!)
Oysa 'tümüne' karşı çıkınca, ayrımsız, 'hinlik' arıyoruz içinde.

***

Sosyal adalet, adil paylaşım mı, dediniz!
Olur mu canım!
'Var' olanı 'paylaşmak' gibi bir derdi yok kimsenin...
'Benimkine dokunma, öteki de nereden bulursa bulsun...'
Yani...

****************************************************

Büyüklerimiz

Bilbay abi (Eminoğlu), ömrünü gazeteciliğe adamış, en kıdemli isimlerden biriydi... Dün, anılarıyla ışıklara yasladık başını... Güzel uyusun...
Özer Hatay, yaşayan en eski gazetecimiz... O da, çok sıkıntılı şu günlerde... ACİL ŞİFALAR...