Özersay Mesarya'yı ziyaret etti
Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Kudret Özersay, “tecrübemi hak ettiğimiz gibi temsil edilmemiz için kullanacağım” dedi.
Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Kudret Özersay, “tecrübemi hak ettiğimiz gibi temsil edilmemiz için kullanacağım” dedi.
Özersay dün, köy ve bölge ziyaretlerini Geçitkale, Akdoğan ve Vadili’yi ziyaret ederek sürdürdü ve vatandaşlarla bir araya geldi. Cumhurbaşkanlığı konusundaki düşüncelerini ve hedeflerini anlatan Özersay, vatandaşların sorularını da yanıtladı.
Basın bürosundan yapılan açıklamaya göre Özersay ziyaretleri sırasında yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde halkın tabi ki müzakere masasında “bizi en iyi kim temsil eder” sorusunu kendi kendine sorarak buna göre sağlıklı bir seçim yapması gerektiğini, Kıbrıs müzakerelerindeki 12 yıllık tecrübesiyle bu görevi çok iyi ve bu halkın hak ettiği gibi yapabileceğine inandığı için bu yola çıktığını, ancak cumhurbaşkanlarının sadece bu konularda değil, ülkenin içindeki sorunların çözümü konusunda da adım atmaları gerektiğine vurguladı.
Kıbrıs müzakerelerinde sonuca ulaşmanın yalnızca Kıbrıs Türk halkının iradesi ile mümkün olmayacağına vurgu yapan Özersay, şöyle konuştu:
“Ancak çözüm yönünde olumlu, yapıcı ve yaratıcı bir duruşa sahip olmamız gerekir. Sadece oturup izleyen değil, uygulanacak politikaları belirleyen durumunda olmamız gerekir. Uluslararası alanda sürekli girişimde bulunan, Kıbrıs Türkü’nün hayatının sadece müzakerelerden ibaret olmadığını, olmaması gerektiğini akılda tutarak aktif ve yapıcı bir diplomasi izlememiz şarttır. Genç, dinamik ama aynı zamanda da bu konuda tecrübeli bir cumhurbaşkanının dışarıda bizi iyi temsil etmesi, Kıbrıs Türkü’ne kazandıracaktır. Diplomasi, hukuk, siyaset bilimi ve genel anlamda uluslararası ilişkiler konusunda uzmanlığı olan, yabancı dile hakim birisinin bu ülkeye ve Kıbrıs Türk’üne çok şey verebileceğine, Kıbrıslı Türklerin bölgesel bir aktör olmasını mümkün kılabileceğine inanıyorum. İşte tam da bu alanlarda eğitim almış ve uygulamada da yıllarını bu konulara vermiş birisi olarak sizleri en iyi şekilde temsil edebileceğime inandığım için bu yola çıktım.’
Bugüne kadar cumhurbaşkanını seçerken cumhurbaşkanlarının Anayasa ve yasalarda yer alan yetkilerinin hep göz ardı edildiğinİ kaydeden Özersay, memleketin asıl sorunlarının çözümü ile ilgili olarak yeni seçilecek cumhurbaşkanının yapması gereken görevleri ve atması gereken adımlar olduğunu hatırlattı. Özersay şöyle dedi:
“Hükümet, atması gereken adımları atmıyor, sağlık ve kamu reformunu hayata geçirmekte gecikiyorsa, Kamu Hizmet Komisyonu olur da olması gerektiği gibi çalışmazsa bu konuda hükümeti zorlama taahhüdü veriyorum. Bugüne kadar hangi siyasi parti hükümette olursa olsun az ya da çok partizanlık ve adam kayırmacılık yapmıştır. Devletin kurumlarının içinin boşalmış olması ve hizmet üretemiyor olmasının en temel sebeplerinden birisi de budur. Bunu bir yerden düzeltmeye başlamak lazımdır. Tüm müdür ve müsteşarların atanmasında son söz yine Cumhurbaşkanınındır. Cumhurbaşkanı, kimin müdür veya müsteşar olması gerektiğini kararlaştıramaz belki ama kimin olmaması gerektiğini söyleyebilir, hak etmeyen, işinin ehli olmayan bir ismin atanmasını engelleyebilir. Bu yetkisi vardır. Sicili temiz olmayan, yolsuzluğa bulaşmış olan ya da belli bir bakanlıkta müdür ve müsteşar olmaması gereken kişileri, yeni müşavir yaratılıp da devleti zarara uğratacak atamaları Cumhurbaşkanı yasaların ve Anayasa’nın kendisine verdiği yetki çerçevesinde engelleyebilir.”
Özersay, Cumhurbaşkanı’nın devletin daha iyi çalışması için siyasi liderlik göstermesi gerektiğine vurgu yaparak, bunu belirli bir siyasi partiye ister üye ister kurumsal isterse duygusal olarak bağlı olmayacak, gerçek anlamda tarafsız olan bir ismin yerine getirebileceğini belirtti ve bugüne değin herhangi bir siyasi partinin üyesi olmadığını ve kimseye vefa borcu ile ayrıcalık tanımayacağını söyledi.
YUNANİSTAN’DAKİ SEÇİM...
Yunanistan'da, Radikal Sol İttifak (SYRIZA) Lideri Aleksis Çipras başkanlığında kurulan yeni koalisyon hükümeti hakkında ne düşündüğünün sorulması üzerine Özersay, seçim sonucunun sadece Yunanistan ile alakalı olmadığına, Avrupa’nın genelinde global krizler karşısında siyasetteki bir arayış sonucunda toplumların siyasette artık tükenmiş olan ve kendi kendini tekrar eden eski siyaset anlayışından farklı bir şeyler aradığına dikkat çekti.
Yunanistan’ın yeni başbakanının verdiği bazı sözlerin yerine gelmesinin çok da kolay olmayabileceğini gözlemlediğini söyleyen Özersay, “Ancak sadece Yunanistan’da değil, Avrupa’nın başka ülkelerinde de siyasetteki arayışa hak veriyorum. Bizde de 1970’lerin, 1980’lerin siyaset anlayışıyla yönetmeye çalışanlara karşı bir tepki vardır, haklı bir tepki vardır. Dünya değişiyor, bize artık sürekli geçmişi anlatan değil, gelecekten bahseden, vizyon sahibi liderler gerekir. Dünyadaki gelişmeleri doğru okuyabilecek yöneticiler gerekir” dedi.
“SEÇENEKSİZ DEĞİLİZ” DİYEBİLMEK İÇİN...
Rum tarafının masaya oturmaması durumunda neler olabileceği sorusuna cevap veren Özersay, dış ilişkileri iyi bir şekilde yürüterek bu bölgede dikkate alınan bir aktör olmak için diplomatik bir çaba ortaya koyulması gerektiğine vurgu yaparak, “Yüzde bir ihtimal dahi olsa çözüm için uğraşmaya değer” dedi.
Özersay, kapsamlı çözüm bulunamazsa oturup beklenemeyeceğini ya da oturup marazi şekilde ağlanmaması gerektiğini dile getirerek, “Devletin kurumlarına çeki düzen vermeliyiz, ‘seçeneksiz değiliz’ diyebilmek için, çözümsüzlük durumunda kendi kendimizi yöneteceğimiz bir yapı yaratmak ve bunun için uğraşmak zorundayız” diye konuştu.(tak)